Orhan ERDEM
Dünya Kadınlar Günü
8 Mart Kadınlar Günü dünya kadınlarının hak hukuk ve toplumsal durumlarının hatırlanıldığı ve konuşulduğu gündür. Oysa kadınların sorun ve problemleri bütün zamanların gündeminde olmuş ve olmaya devam ediyor.
Dünya nüfusunun yarısı kadın nüfusudur. Her toplumun kadın problemleri farklıdır. Özellikle gelişmiş, gelişmekte ve az gelişmiş ülkelerin kadın problemleri farklılık göstermektedir. Gelişmiş batı ülkelerinde kadın hakları denilince siyasal, sosyal, ekonomik, ailevi sorumluluk ve hakları gündeme gelmektedir. Kadınların bir birey olarak, anne olarak ailenin kurucu unsuru olarak sorumluluk ve problemleri vardır. Her devrin her coğrafyanın kadın problemleri farklılık arz etmektedir. Ülkemizde Cumhuriyetle beraber kadınlara siyasi, sosyal, ekonomik haklar gündeme gelmiştir. Türk milletinin kültürel yapısında kadının hak ve hukuku aile hukuku içinde tanımlanmış ve gündeme gelmiştir. Aile toplumumuzun temelidir. Ailedeki bunalım toplumsal bunalıma dönüşme eğilimindedir. Son zamanlarda batı toplumlarındaki aile hayatında görülen problemler endişe verici boyutlardadır. Özellikle ülkemizde kadına yönelik şiddet, gün geçtikçe çoğalmakta toplumsal bir sorun olmaktadır. Aile bireyleri arasındaki uyuşmazlık yaygınlaşmakta, boşanmalar artmakta, boşanan eşler arasında şiddet endişe verici boyutlara varmaktadır. Bu durum polisiye tedbirlerle önlenmeye çalışılmakta her geçen gün işin vahameti artmaktadır. Burada asıl problem, ailenin kuruluşu aşamasında bazı hususların sorgulanması gerektiği ve bunun devlet kurumları tarafından yapılması görüşü yaygınlaşmaktadır. Evlenecek olan bireylere nikah aşamasına gelmeden önce karakter testi yapılması, zorunlu hale getirilmelidir. Evlenecek çiftlere evlilik öncesi eğitim verecek kamu kuruluşları, aile eğitimi ve psikolojisi kursları faydalı olacaktır. Yerel yönetimler, bu hususta görev üstlenebilir. Meselenin temeli bireyin ve toplumun eğitimdir. Bizim kültürümüzde kadın her şeyden önce annedir. Annelik ise en yüce makamdır. Anneye saygı Allah’a, insanlığa saygıdır. “Cennet annelerin ayakları altındadır.” Peygamber buyruğu her zaman hatırlanılması gereken bir husustur.
Mevlana hazretleri der ki.
-Allah kadını erkeklere munis olmak üzere yarattı. Adem nasıl olur da Havva’dan ayrılabilir? Kişi yiğitlikte Zaloğlu Rüstem bile olsa Hamza’dan bile ileriye geçse yine hükmetme hususunda karısının esiridir.
-Kadınlar; akıllı kişilere, ehli dil olan kişilere fazlasıyla galip olurlar. Fakat cahiller, kadına galebe ederler.” Çünkü onlar sert ve kaba muameleli olurlar. Onlarda acıma, lütfetme, sevme azdır. Çünkü tabiatlarında, yaratılışlarında hayvanlık üstündür. Sevgi ve acıma insanlık vasfıdır. Kadın, hak nurudur. Sevgili değil. Sanki yaratıcıdır, yaratılmış değil! O adamın karısına kendisini teslim etmesi kadının istek ve itirazını hakkın emri bilmesi gerekir.
- Canı inciten kişinin, bu incitmenin Allah’ı incitmek olduğundan haberi yoktur.
Kadınla ilgili güzel sözler.
“Sizin en hayırlınız ailesine en çok faydalı olan ve iyi davrananızdır. (Hz.Muhammed).
-Kadın her şeyi affeder ama asla unutmaz. (Konfiçiyus.)
-Yeryüzünde gördüğünüz her şey kadının eseridir. (Mustafa Kemal ATATÜRK)
-Okumak kadın ve erkek her müslümana farzdır. (Hz.Muhammed)
-Kadın bilmeyene nefs, bilene nefestir. (Şems-i Tebrizi)
-Kadın olmak çok zor bir iştir, çünkü erkeklerle uğraşmaktadırlar. (Josefh Condrat)
-Kadınlar bizi sevdikleri zaman her suçumuzu bağışlarlar.(Honorio de Balzac)
Kadına yönelik şiddetin son bulduğu özlediğimiz günlere ulaşmak dileğiyle.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.