Halk arasında Sevgi Yolu olarak bilinen özgün adıyla Kazım Karabekir Caddesi, trafiğe açık asfalt bir caddeydi. 1960’lı yıllarda Aydın’ın nüfusu 30-35 bin civarında idi. İnsanlar birbirini yakından tanır, selamlaşırlardı.

Her sabah bu caddenin yukarısından aşağıya doğru, uzun boylu, heybetli bir adam elleri pardösüsünün cebinde, mütevazı bir şekilde yürüyerek Ziraat Bankasını döner, Gençlik Caddesine doğru gözden kaybolurdu. Bu şahıs Aydın Devlet Hastanesinin ünlü cerrahı Opr. Dr. Nazmi Boratav’dı.

Nazmi bey aslen Konyalıydı. Uzun yıllar Aydın Devlet Hastanesinde genel cerrah olarak hizmet etti. O hep hizmet edendi. Yaptıklarının karşılığını beklemeyen, insan sevgisi ile dolu halkına şefkatle muamele eden bir sevgi adamıydı.

Nazmi Boratav’ın heybetli fiziğine ve cerrahlık mesleğine rağmen çok ince bir ruh yapısı vardı. O bir iyilik meleğiydi. İnsanlara hep güler yüzlü davranır, ağzından kırıcı bir söz çıkmazdı. Sabırlı, vefalı bir dosttu. İpek kadar yumuşak hitabıyla hastalarına şifa ve umut dağıtırdı.

Nazmi Bey’i çocukluğumdan beri tanır, uzaktan saygı duyardım. 1980’li yıllarda bu muhterem insanla komşu oldum. Evi benim mağazamın üzerindeydi. Uzaktan tanıdığım Dr. Nazmi Bey, artık benim “Doktor abim” olmuştu. Onu yakından tanıma imkanı bulmuştum.

Zaman zaman yaptığımız sohbetlerimizde, kendisinden çok şeyler öğrendim. İstifade ettim. Bilge bir kişiydi. İleri yaşına rağmen tevazu gösterir ziyaretime gelirdi. Gönül adamıydı. Maddeye asla değer vermez, paranın kölesi olmazdı. Çok okuyan, çok kitabı olan bir zattı.

İnançlı bir insandı. O hep kendisinde olanları başkasıyla paylaşırdı. Bilgisini, mesleğini, gücünü halkın mutluluğuna ve hizmetine vakfetmiş erdemli bir kişiydi.

Mesleğinin son günlerinde Sağlık Koleji müdürlüğü yaptı. Birçok öğrenci yetiştirdi. Onlara ışık oldu. Bir türlü çözülemeyen sağlık sorunlarımızın temelinde çok daha fazla Dr. Nazmi Boratav’lar yetiştiremediğimizin sebepleri yatar. Genç nesillerin ve doktorlarımızın Nazmi Boratav’lar olması dileğiyle..

O şimdi aramızda yok. Ama gönüllerde ve hatıralarda yaşıyor.

Ruhu şad olsun.

Bu vesile ile korona virüs salgınına karşı en ön saflarda mücadele eden değerli doktorlarımıza ve sağlık çalışanlarına en derin saygı ve sevgilerimizi ve şükranlarımızı arz eder, hayatını kaybetmiş değerli doktor ve sağlık personeline Allah’tan rahmet dilerim. Ailelerinin ve milletimizin başı sağolsun.