Metin AKOĞLU
Aydın Tekstil Park
Aydın Tekstil Park açıldı.
Hayırlı olsun.
Emeği geçenlere teşekkürler.
Küçük ama anlamlı dokunuşlarla o parkı kültür, sanat ve fuar olarak da kurgulayıp daha işlevsel hale getirmek mümkün olabilir.
Şöyle ki,
Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından 'Birlikte okuyoruz' sloganıyla düzenlenen 11. Antalya Kitap Fuarı 16-26 Ekim 2021 tarihleri arasında gerçekleştirilmiş. 206 yazar ve 234 yayınevinin katıldığı fuara ilgi çok büyük olmuş. Toplam 589.756 kişi kitap fuarını ziyaret etmiş.
Dönen parayı düşünebiliyor musunuz?
Kitaplar ve yazarları bir arada,
Cam Piramit Fuar ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen 11. Antalya Kitap Fuarı'nın açılışına Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Davut Çetin, ilçe belediye başkanları, yazarlar, yayınevleri temsilcileri, öğrenciler ve çok sayıda kitapsever katıldı.
Açılış töreninde konuşan Başkan Böcek, “11'incisini düzenledikleri fuarın herkese hayırlı olmasını dileyerek, arkadaşlarımızla beraber güzel projeler hayata geçirdik, çok teşekkür, takdirler aldık. Ancak kitap fuarıyla ilgili aldığım takdir, teşekkür hepsinden önemli ve fazlaydı. Bugünleri gördüğümüz için çok mutluyum. İlk olarak çadırlarda başladık, ilk birinci çadırımızda kitaplarımız ıslandı. 5'inci çadırda yer bulamadık ve sonrasında Büyükşehir Belediye başkanlarımız sayesinde Cam Piramit alanını aldık ve orada yapmaya başladık” dedi.
Kurum olarak birçok fuar açtıklarını ifade eden ATSO Başkanı Davut Çetin, kitap fuarlarının heyecan veren en önemli etkinliklerin başında yer aldığına dikkat çekti. Çetin, "Bu etkinliği çok daha da geliştirerek devam ettirmeliyiz. Eski binamızı kültür ve sanat merkezi yaptık. Elimizden gelen her türlü desteği yapıyoruz. Antalya'nın kültürünün ve sanatının geliştirilmesine katkısı olan kitapların basılmasına destek veriyoruz. Antalya'nın artık bir müzeler kenti, bir sanat kültür kenti olması için elimizden geleni yapmalıyız. Çünkü bu şehir bu sene 16 milyon turist ağırlayacak. 5-6 milyon da ülke içinden gelenler var. Onun için gelişimini çok iyi gerçekleştirmesi lazım. Kültür ve sanata çok ağırlık vermeliyiz. Bu kitap fuarı kentte çok önemli bir yer tutuyor. Bu fuar sadece bir kitap fuarı değil, aynı zamanda yazarların geldiği, çok ciddi derinliklerin konuşulduğu bir etkinlik. Biz her zaman desteğe hazırız. Burada emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.
Sayın ATSO Başkanı Sayın Davut Çelik son olarak şu müjdeyi de verdi. 12. Kitap fuarını daha büyük Fuar ve Kongre merkezi inşa edip bu güzel etkinliği orada yapmak için ellerinden geleni yapacaklarının sözünü de verdi.
Resimlerde görmüş olduğunu kitap fuarı mekân ve stantlarının modern olmadığını söylemek mümkün değil ama Sayın ATSO Başkanı bunu yeterli görmüyor ve daha güzelini yapma sözü veriyor.
Güzel olan da budur.
Kentin kültür sanat hayatına katkı verme düşüncesinin ne kadar üst seviyede olduğunu görüyor musunuz?
Her şey Antalya için!
Halkın seçilmiş belediye başkanları ve sermayenin temsilcilerinin bir araya gelebildiklerinde nelerin başarılabileceğini gösteren bir tablo var karşımızda!
Ne diyelim, darısı güzel Aydınımıza!
Benimkisi bir eleştiri değil.
Bir bakış,
Bu kent konseyleri ne yapar.
Bağımsız mıdır?
Seçilmiş olanların yerel yönetimle ile olan ilişkilerini kim belirliyor.
Kimler ne üretmiş/üretememiş.
Kentin ihtiyacı, kentin sağlığı, kentin mimarisi, peyzajı ve estetiği ile ilgili olarak yapılan/yapılamayanların kamuoyu ile paylaşılması hususları ile ilgili bir yazı okuyamadık.
Böyle bir tablo içerisinden kültür, fuar ve kongre merkezi ihtiyacı bulunup bulunmadığı nerelerde tartışılacak.
İyi ki Tariş’in depoları var orası bize yetiyor mu diyeceksiniz?
Bunun için siyaseten seçilmiş kent konseylerine ihtiyaç var mıdır?
Antalya Kitap fuarının yapıldığı mekânın ne kadar işlevsel ve medeni bir ortam olduğunu resimlerden anlayabiliyoruz.
Benim hatırladığım kadarıyla Aydın Kent Meydanında büyük çaplı bir genel maksat çadırı içerisinde iki defa kitap fuarı yapıldı. Salgın nedeniyle de son üç yıldır da yasak kapsamındaydı.
Çadır yağmura karşı dayanıklıydı. Güneş ışınlarının sera etkisi yaratmasıyla oluşan ısı ile birlikte kitapseverlerin soludukları havanın birleşmesiyle çok sağlıksız bir ortam yarattığı inkâr edilemez. İlk yıl bu tecrübe edilmiş olmalı ki ikinci yıl bazı yerlere vantilatörler konmak suretiyle çözüm üretildiği izlenimi verilmeye çalışılmıştır.
İnsanlar çadırın içerisinde temiz hava alamıyordu. Oluşan pis kokuyu teneffüs etmek akıllara zarar; bu yüzden salgın nedeniyle yapılamayan kitap fuarları büyük bir kayıp değil.
Ankara’yı bilenler hatırlayacaktır. 12 Eylül 1983 yerel yönetim seçimlerinde Rahmetli Mehmet Altınsoy Ankara Belediye Başkanı seçildi. Esenboğa havaalanı yolu üzerinde Aydınlık evler mevkiinde, içinde yeşil alanları, gölleri, kafeteryaları, fuar alanları ve kongre merkezleri olan bir park yapmıştı. Altınsoy, parkın İsmini Turgut Özal olarak yazdırmak istiyordu. Rahmetli Özal’da Mehmet Altınsoy’a kendi ismini vermesini rica etmişti. Altınsoy, Özal kadar mütevaziydi ve parkın ismini Altınsoy değil, Altınpark olarak koymuştu. Bu sayede Ankara; uçak, tank ve helikopterlerin sergilenmediği küçük çaplı savunma sanayi fuarları da dahil olmak üzere çok maksatlı bir fuar ve kongre merkezine kavuşmuştu.
Şimdi ağaç ve yeşillikten binaları göremiyorsunuz.
ABB Başkanı Sayın Özlem Çerçioğlu, ATSO Başkanı Sayın Hakan Ülken, AYSO Başkanı Sayın Mehmet Yunus Şahin ve İl kültür Müdürümüz Sayın Umut Tuncer’e önerimdir.
Üç gün önce açılışı yapılan Aydın Tekstil Park tesislerine veya uygun göreceğiniz bir yere kitap fuarları da dahil olmak üzere çeşitli kültür etkinliklerinin yapılabileceği kapalı çağdaş bir tesise ihtiyaç bulunduğunu görmezden gelmemeliyiz.
Çadır tiyatroları, çadırlı sirkler artık çok gerilerde kalmış olmalı. İlber Ortaylı hocamız, Aydın’daki kitap fuarına geldiğinde bunun önemini dile getirmişti.
Her görüşten insanımızın sevgi ve sempatisini kazanmış olan Sayın İlber Ortaylı, çadır içindeki kitap fuarının Aydın’a yakışmadığını, İran’da bile mermerle döşenmiş alanlarda kitap sergilerinin yapıldığını dile getirerek, okuyuculara büyük saygı duyduğunu, ancak konsept ve mekânın değişmemesi durumunda Aydın’a yeniden davet alsa bile gelmeyeceğini beyan etmiştir.
Aydın’a gelecek olan yazarların her birinin, Aydın’ın tanıtımı için misyoner olduğunu hatırlatmaya gerek var mı?
Antalya’da var bizde de olsun anlayışından dolayı değil, gerçekten ihtiyaç olduğundan yola çıkarak Aydın ve Aydın halkı da bu tür mekanlara sahip olabilmelidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.