Çocukluğumuzun hayal kahramanı Cüneyt Arkın. Geleceğimizde hayatın gerçeklerine dokunacak bu büyük aktrise çocuk dünyamızın duygusal geçişlerinde her zaman yer ayırdık. Toplumsal baskıların aile içi şiddetin ve sosyal sorunların yarattığı travmaların yegane ilacıydı Cüneyt Arkın. Bir yerde dayak yesek, bir konuda haksızlığa uğrasak, onun filmlerini izleyerek bizde Kara Murat gibi intikamımızı alırdık adeta. Hatta film bittikten sonra birbirimize onun yaptığı hareketleri yaparak bizde kendi çapımızda gösterinin bir parçası olurduk. O yıllarda filmlerini hiç kaçırmaz sabırsızlıkla beklerdik. Çocukken sosyal içerikli filmler çok ilgimizi çekmezdi tabi.

Sosyal içerik neydi? Anlamazdık devrimden adaletsizlikten. Altı yedi yaşlar..

Büyüdükçe filmlerde büyüdü bizimle. Tarık Akan ve Cüneyt Arkın. Maden filmi ve Yıkılmayan adam. Ve daha onlarcası. Eylemlerimizin fikirlerimizin kontrol altına alınamadığı yıllar…

Sömürünün ağalık düzeninin feodalizmin ne olduğunu yeni yeni çözüyoruz. Yokluk içindeki varoşların sıradışı yaşama itilmiş halkların dıramı bu filmlerde vücut bulmuştu. Kendimizi daha bir dik ve daha fazla özgüven içinde bulurduk bu filmleri izledikten sonra. Tabi ki başka hafızlarımızdan çıkmayan artistler de vardı. Kadir İnanır, Orhan Gencebay, Hülya Koçyiğit ve Filiz Akın gibi…

Ama Tarık Akan Cüneyt Arkın Fatma Girik gibi sahnenin önündeki karakterler çok farklıydı, bizleri heyecanlandırıyordu. Zaten bu artistlerin günlük yaşamları filmlerine etki etmişti. Siyasi fikirleri ise toplumun bir kesiminin fikirleriye eşleşiyordu. Sosyal içerikli filmlerin tamamına yakınında, haksızlıklar karşısındaki duruş ve tepkileri bizlerin ruhunda farklı çağrışımlar yapardı. Tarık Akan öldüğünde, Cüneyt Arkın "Adam gibi adamdı" demişti. Peki Cüneyt Arkın öldüğünde ne dediler?

Ediz Hun;

1963 yılında Cüneyt Arkın ile beraber sinemaya adım attıklarını söyledi. 59 yıllık bir geçmişe vurgu yaptı. Olağanüstü bir insan olduğunu her rolün üstesinden geldiğini överek anlattı. Emsalsizdi çalışkan ve azimliydi dedi. Her rolün üstesinden gelebilmiş başarılı bir sanatçı olduğunun üzerinde durdu. Hatta Arkın'ın Amerikan sinemasındaki kovboy filmlerinin usta oyunculardan bile yüksek melekelere sahip olduğunu, kıta Avrupasının James Bond filmlerindeki oyuncuların Cüneyt Arkın kadar önsezi ve yaratıcılığa sahip olmadıklarını söyledi.

Devamında, Fransa'da Alain Delon gibi isimler vardı, hepsi çok başarılıydı ama Cüneyt'teki melekeler onlarda gelişmedi dedi. İtalyan sinemasında mükemmel aktörler vardı. Cüneyt'teki emsalsiz enerjiye sahip değillerdi diye ilave etti.

Bedenimden bir parça kopmuş gibi hissediyorum. Zaman akıyor, tarih değişiyor. Tarihin yapraklarına Cüneyt Arkın ismi altın harflerle yazılacaktır. Aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyorum" diye konuşmasını bitirmişti Ediz Hun.

Prof Dr. Yılmaz Büyükerşan;

Bugün hepimiz büyük bir acı içerisindeyiz. Gençlik yıllarımız, Üniversite çağına kadarki yıllarımız bir arada geçirdiğimiz günler sinema şeridi gibi akıp gidiyor. Fahrettin sinema dünyasına doktorluktan vazgeçip girmiş değerli bir arkadaşımdı.

İstanbul Tıp Fakültesini kazandı. Fırsat buldukça Eskişehir’e gelir arkadaşlarıyla vakit geçirirdi. Çok büyük bir sanatçıydı. Fahrettin yalnızca büyük bir oyuncu değil, çok da iyi bir edebiyatçıydı. Lisede aynı sırayı paylaştık.

Eğer sinema dünyasına katılmasaydı, Türkiye’nin en büyük çocuk hastanesini yapacaktı. Bir diğer özelliği de katıksız bir Atatürkçüydü… Halk kahramanıydı, filmlerinde halk kahramanlarını temsil ederdi. Ben gençlere, yeni yetişen kuşaklara söylüyorum, Fahrettin’in bilinmeyen yönlerini araştıralım okuyalım.

Ruhun şad olsun dünyayı kurtaran adam.

Cüneyt Arkın filmleri:
Tüm zamanların en iyi 22 Cüneyt arkın filmi.