Behruz FARUKOĞLU
12 Kabile, 12 Havari, 12 İmam ve AB bayrağında 12 yıldız
Aziz ve Büyük Türk Milletim!
Bugün dinimizi yaşarken problem olmus mezhepler hakkında yazmak istedim.
Türkiye ve Azerbaycan’daki genç nesil bir çok problemlerle boğuşmaktadır. Adeta kaos içindedirler. Buradan çıkabilmek mümküdür ve bu konu yaşadığımız toplumun öncelikleri olmalıdır. Teşhisin doğru konarak halkın ve gençlerin ne yapması gerektiği hususunda ve fitnecilerin siyasi oyunlarına alet olunmaması yönünde yazmayı bir borç biliyorum.
Tarih boyu biz Türk Milletinin esas büyük problemi İslam dininde Sünni ve Şii mezheplerinin bizi, birbirimize düşman yapması ve ayrıştırmasıdır.
Milli mehfkurenin , milli düşüncenin yok olmasi ve Arap ve Fars şövenizmine oyuncak olmasını kısa da olsa anlatmak isterim.
Sünni adıyla Arablaşmanın, Şii adıyla Farslılaşmanın hem siyasi hem de dini olmak üzere tarihi kökenleri vardır.
Biz Oğuz Türklerini (Azerbaycan) Fars şövenistleri , 6 yüz yıldan beri Şii mezhebi adıyla kendi emellleri için masa gibi kullanmışlar.
Biz Türklerin milli kimliğinin , milli mefkuresinin, milli suurunun yok edilmesini istemişler ve yüzde doksan oranında da başarılı olmuşlar.
Osmanlı’yı da Sünni mezhebiyle Araplaştırmışlar.
Biz Türkler Arap kültürünü, Fars kültürünü din olarak görmüşüz. Öz kendi Türk kültürümüzden, medeniyetimizden, töremizden uzaklaştırılmışız.
Oysa tarihe baksak, İslamiyetten önce biz Türklerin töresi, medeniyeti, kanunları bugün kendilerini medeni sayan milletlerin insan hakları dediği, bazı devletlerin kanunlarının, biz Türklerin 5 bin yıl önceki töremizdeki kanunlarımızdaki kurallardı.
1897 yılında Rus cografya bilgini Yelzaveta Nikolayevna Klemintski terefinden araştırılmış olan Orhun Yenisey alfabesi, ismi verilen taş levhalalara yazılmış (630-681) olan Bilge Han ve Tanyukuk’un eski Türk toresinde ki kanunlar buna örnektir. Eski göktürk alfabesiyle yazılmıştır.
Efendiler,
Gelelim esas meseleye;
Şii mezhebi, şimdiki İran olarak adlandırılan coğrafya, M.Ö. zaman diliminde Persiya Atropetena, Persopateniya isimleri alması tarihi gerçektir. Bu coğrafyada Fars milletiyle diğer karışık milletlerin bir yerde yaşaması büyük bir medeni kültürün ortaya çıkmasıyla ince sanat, şiir, yazı yazılmasında gelişmelere neden olmuştur. Biraz daha ilerlersek, İslam halifeliği Sasani Fars İmparatorluğunu mağlup etmesi (Sasani devleti 226-651 şimdiki İran, Afqanistan,Irak, Azerbaycan, Pakistan ve Suriya), 3 Yezdegirdin halife Ömer ibn Hattab taaından savaşı Arapların kazanması ve Sasani Fars devletinin yıkılmasıyla meydana çıkan bugünkü mezhep probleminin ortaya çıkmasının başlangıcı olmuştur.
Öyle ki o zamanın kanunlarına göre yüksek tabaka aileler, oğullarını diğer tarafın kızlarını almak suretiyle devletler birbirlerine bağlanmışlar, bu Avrupa halklarında da böyle olmuştur.
Ali ibn Talibin oğlu Hüseyin, 3 Yezdegirdin kızı Sehruba ile evlenmiştir.
Esas mesele bundan sonra başlıyor. Farslar kendi kimliklerini, etnik özelliklerini koruyup geliştirmek için daima Araplara mesafe koyma gereği duymuşlar. Bu dusunceler neticesinde bir sonuca varmışlar ve Farslar, bir nefer gibi Şii’liği kabul etmiş tek millet olmuşlar.
İran Müslüman olmaktan ziyade Şii’dir. İran’da ibadet, bayramlar ve ictimai idarecilik halkın her birinin ruhunda kristalleşmiş Fars kültürünün ve mevcut medeniyetin mahsuludur.
Sasaniler sülalesi Araplarla halifelik bağlamında akrabalık kurmak için arayış içindeydiler. Sonunda da buldular. Ali İbn Talib’in oğlu Hüseyin, Sasani hükümdarı 3 Yezdigirdin Fars kızı Şahrubani ile evlendi. Bu evlilikten doğan erkek çocukları mukaddes kıldılar ve İmam olarak adlandırdılar. Buraya dikkat etmenizi isterim. Hasan da Ali İbn Talib’in oğlu ama Hasan’dan olan erkek çocuklara Seyyid denmiştir. Neden? Çünkü Hasan, Arap ile evlenmiş ama Hüseyin Fars kızı Şahrubani ile evlenmiş ve onlardan gelen soy Fars soyunun karışımıydı. Ona göre de Farslar İmam dediler ve ilahlaştırdılar. 12 İmam anlayışı da buradan gelir.
Farsların Ali sevgisi, esasan 3 yezdigirdin kızı Sehrubanu ile Hüseyin’in evliydi.. Sünnilerden farklı olarak Farslı Şiiler hakimiyetin, varislik prensibiyle oturtulması taraftarıydı.
Burada Salman el Farsi’yi de kayda geçirelim ki karakterce maceracı olan Farsi, ilk önce Suriye’de budizmi, sonra Filistin’de hristiyanlığı kabul etmiş, sonra da Arabistan’a gelerek Peygamberimiz taraftarı olmuş ve en yakınlarından biri olmuştur. Peygamberimizin vefatından sonra Ali İbn Talib’e yakın olmuş ve Ali’nin halifeliği zamanı yüksek makamlarda görev almış Salman el Farsi.
Kadım İran’da Dahgan soyundan insanlar vardı. Dahganlar eski İran’da Fars tarihine yakın duran ve onu nesilden nesile aktaran şahıslardı.
Dahganlar Fars kültürünü sahada yaşayan ve diğer milletlerin asimlasyonunda başarılı çalışmalar yapmışlar ve katkı sunmuşlardır. Firdevsi’nin dünya şöhretli “SAHNAMESI’’ de esas aldığı “HUDAYNAME’’ (Allah’ın kitabi) den tertip edilmiştir. Ona göre Farslar Ali ve Hüseyin’in kültünün ilahilesmesini eski İran Fars inançlarıyla İslamı, yeni İslam mezhebiyle birleştirmişler.
Sii’liği devletin ideolojisi haline getirdiler. Ne kadar acı gerçek olsa da bunu Şah İsmail Hatayi Türk olmasına rağmen, Farslılaşmış Türk olarak bilinir. 16. asırda şii’liği, Safevi devletinin dini yaptı.
Bu, Oğuz Azerbaycan Türkleri’nin etnik gelişmesine negatif etki yaptı ve hala yapmaktadır. Böylece Azerbaycan Türkleri Şii’liği o zaman tam kabul etmiş ilk Türk halkı olmuştur.
19. asrın ortalarında bu gidişat en üst seviyeye çıkmıştır. Azerbaycan Türkleri’nin tam Farslaşma asimlasyonu pik halde iken, o zamanın Türk aydınları, bilgeleri bunun yanlışlığını dile getirmeye başlamışlardı.
Bu işin ilk mücadelesini Azerbaycan Türk oğlu daramatür M.F.Axundov vermiştir. 19.asrın sonu, 20.asrın öncesinde aydınlar, Ahmed Agaoglu, Celil Memedguluzade, Ahmed Cavad, Hüseyn Cavid, Hasan bey Zerdabi, Cafer Cabbarlı, E. Topcubasev ve Ali Bey Hüseyinzade ve 20. asrın sonlarina dogru Bahtiyar Vahabzade, Halil Rıza ve diğer fedailer, yazarlar, aydınlar mücadele ederek Türk milletinin milli şuur ve ahlakını, kimliğini, ruhunu uyardılar.
Osamanlı’da da Sünni adıyla Türkleri Araplaştırdılar. Türk demek alçaltıcı bir kelime olmuştu. Osmanlı’da da milli kimlik ruhu veren şahıslardan Ahmed Vafik Pasa , Mustafa Celaleddin pasa , Buharalı Şeyh Süleyman(lugeti-cagatay), sonraları Akcura Yusuf, Necib bey, Tunalı Hilmi, Ziya Gökalp, NIhat Atsız, Mehmet Akif Ersoy ve diğerleri millet, devlet vatan anlayışını her şeyden üstün tutan fedakarlar oldu.
Efendiler, bugün neden böyle aydınlar, bilgeler, yazarlar meydana çıkmıyor. Akıllı, entellektüel insanlarımız ne fikirleşiyorlar? Bugün hem Türkiye’de hem de Azerbaycan’da giTüden siyasi hadiselere bakacak olursak, tarikatların, mezheplerin genç neslin milli ruhunu zehirlemekte olduğunu görüyoruz.
Esas dikkat edilmesi gereken konunun genç neslin milli ruhunu , milli kimliğini anlatmak, öğretmek, milletin ve devletin zor gününde ileri çıkıp yol göstermek, aydınlatmak entellektüellerin işi değil midir?
Bugün gül, çiçek, böcek yazma günü değildir. Milli düşüncenin genç nesiller üzerinde şahlanışını yazmak, fikir söylemek her ilim sahibi akıllı insanlarımızın manevi borcudur. Halkı aydınlatmak, halkı karanlıktan aydınlığa çıkartmak, bilgili kılmak, ilimle uğraşmanın gereklerini anlatmak lazımdır.
Bu sizlerin borcudur. Bu işlerle ilgili olarak herkes taşın altına elini koymalıdır.
Bir milli ruh bir asker, bir asker bir ordu, bir ordu bir general, bir general bir devleti düşmandan kurtarır.
Eğer bunu akıllı ve entellektüel insanlar yapmıyorsa o korkak, yaltak bir mankurttur. Birikimli insan olmaya layık değildir.
Ben yapmayayım, sen yapma, biz yapmazsak peki kim yapacak? Buradan bunu okuyan her kese sesleniyorum. Vicdanın sesine kulak ver. Türk milletinin ruhunu, mefkuresini, kimliğini fikirleş. Bugün Suriye, Irak, Libya’yı gözünün önüne getir. Devletlere sızmış tarikatların, mezheplerin ürünüdürler. Batı ve ABD emperyalistleri tarafından düşünülmüştür. Bugün bölgede baş veren siyasi hadiseler, Türkiyemiz’de, Azerbaycan’da, Ortadoğu’da, Hazar havzasında, Türkistan Bölgesinde yürütülmekte olan jeosiyasi ve jeoiktisadi oyun ile alakalıdır.
ABD, ÇİN,RUS ve İRAN, bu bölgede kimin kiminle dost veya düşman olduğuna bakılmaksızın herkes kendi çıkarını peşindeler.
Aziz Türk Milletim;
Daima uyanık olacağız, bölgede gelişen siyasi olaylara kayıtsız kalmadan, hadiselere düzgün kıymetlendirmek ve analiz etmek mecburiyetindeyiz.
Saygılarımla. DIFAI.
AZERBAYCAN TÜRKÇESİ İLE
Eziz ve Boyuk Turk milletim.
Bu gun hem siyassi ve hemde dini qeosiyasi bir problem olmus mezhebler hakda yazmagi qerara aldim.bu gun basilica olan gec neslin
Esas problem bu qaranlikdan bu xaosda cixmasini hakkin duzgun anlamasini ozume borc bilerek genclerimiz duzgun yolla getmesini hec bir kenar fitnekarlarin siyasi oynuna getmemesini ozume borc bildim.
Tarix boyu biz turk milletinin esas boyuk problem islam dininde sunni ve sie mezheblerinin bizi bir birimize dusmen etmesi ve ayri salmasi,
Milli mehfkurenin , milli dusuncenin yok olmasi v arap ve fars sovinizmine oyuncak olmasini qisada olsa anladacam.
Sunni adiyla arablesmeni , sie adiyla farslasmanin tarixi kokenleri vardir hem siyasi hem de dini.
Biz oguz turklerini (azerbaycan) fars sovinistleri 600 yuz,700 ilden cox sie mezhebi adiyla oz meqsedleri ucun masa kimi kullanmislar.
Biz turklerin milli kimliyinin , milli mefkuresinin, milli suurun yox edilmesine nail olmak istemisler demek olar ki,90% buna nail olmuslar,
Osmanlidada sunni mezhebiyle ayni seyi araplesdirmisler.
Belamiz o ki, arap kulturunu ve fars kulturunu din hesab etmisik biz turkler.Oz kendi turk kulturumuzdan, medeniyetimizden toremizden uzaklasdirilmisik
Qisa tarixe baksak islamiyyetden once biz turklerin toresi medeniyyeti ,kanunlari bu gun ki kendilerini sivil sayan milletlerin
Insan haklari dediyi bezi devletlerin devletcilik qanunlarinin biz turklerin 5000 il once toremizdeki qanunlarimizdaki yasalardi.
1897 ilde rus cografiyasinin kurumuna aid elmi xadimi Yelzaveta Nikolayevna Klemintski terefinden arasdirilmis orhun yenisey alifbasi ismi verilen das lovhelerde yazilmis (630-681) Bilge xan ve
Tanyukukun eski turk toresinde ki,kanunlar buna misaldi. Eski goyturk elifbasiyla yazilmisdi.
Efendiler gelek esas meseleye sie mezhebine.Indiki iran adlandirilan erazi o zamanlar m.o. persiya atropatena, persopateniya adlari almasi tarixi faktdir.Bu erazide fars milletiyle digger
Qarisik milletlerin bir yerde yasamasi boyuk medeni kulturun ortaya cixmasi incesenet, seir,yazi,ve s. olmusdur.bir azda ireli gelek.
Islam xelifeliyi sasani fars imperiyasini meglub etmesi (sasin devleti 226-651 indiki iran,afqanistan,irak,azerbaycan,Pakistan ve suriya) 3 yezdegirdin xelife Omer ibn Xettab terefinden savasi arablerin qazanmasi ve sasani fars devletinin suqutu iyle meydana cixan bu gunki mezheb probleminin baslankici olmusdur. Belaki o zamanin kanunlarina gore ali zadegan aileler o zaman ogullarina digger terefin kizlarini almakla evlendirmekle devletleri bir birine baglamislar, bu avropa xalklarindada bele olmus.
Ali ibn Talibin oglu Huseyine 3 Yezdegirdin kizi Sehrubaninin evlenmesi.
Esas mesele bundan sonar baslamis. Farslar oz kimlikliyini etnik ozelliklerini qoruyub saxlamak ucun,daim araplerle mesafe saxlamak ucun yollar uzerinde dusunmusler.Bu dusunceler
Ona getirib cixarmis ki,farslar bir nefer kimi sieliyi qebul etmis tek milletdi.
Iran musalman olmakdan cox siedir. Iranda ibadet ,seir, bayramlar ve ictimai idarecilik her bir xalkin ruhunda kristallasmis, fars kulturunun movcud medeniyyetinin mehsuludur
Sasaniler sulalasi qohumluq elaqesi olan munasib bir sexs axtarisi Peygenberimizin(sas) emisi oglu Ali ibn Talib oldu.Hemde o devirde Aliden onceki 3 xelife Ali i yle arasinin gergin olmasindan, ireli gelmisdi.
Farslarin Ali sevgisi esasan 3 yezdigirdin kizi Sehrubaniyle Huseyinin evliliyiydi.Sunnilerden ferkli olarak farslar sieler hakimiyyetin varislik prinsipiyle oturulmesinin terefdari iydi.
Burada Salman el Farsinide qeyd edim ki,xarakterce avanturust olan Farsi ilk once suriyada iudaizmi sonar felestinde xristyaligi qebul etmis ve sonradan arapistana gelerk Peyqenberimiz terefdari olmus en yaxinlarindan biri olmus. Peygenberimizin vefatindan sonar ALI ibn Talibe yaxin olmus ve Ali- nin xelifliyi zamani yuksek meqamlarda gorev almis.Salmam el Farsi
Qedim iranda dahqan neslinden iydi. Dahqanlar eski iranda fars tarixi irsinin,kesiyinde duran ve onu nesilden nesile oturen cavabdeh olan sexslerdi.
Dehqanlar fars kulturunun erazide yasiyan digger milletlere asimlasiya olmasinda ugurla calismislar.Firdovsinin dunya sohretli ,,SAHNAMESI’’ de esasini aldigi,, XUDAYNAME’’ (allahlarin kitabi) esasindan tertib edilmisdir. Ona gore farslar Ali ve Huseyinin kultunun ilahilesmesini kohne iran fars inanclariyla islami yeni islam mezhebini birlesdirmisler.
Sieliyi devletin idyoloji bazasi halina ne qeder aci gercek olsada bunu Sah Ismayil Xetayi turk olmagina baxmiyarak farslasmis turk 16 esrde sefevi devletinin devlet dini etdi.
Bu oguz turklerinin azerbaycan turklerinin etnik inksafina oldukca neqatif tesir etdi ve heledi tesir etmekdedi.Bele ki Azerbaycan turkleri sieliyi o zamandan tam qebul etmis ilk turk xalki oldu.
19 esrin ortalarinda bu proses pik hedde catmisdi. Azerbaycan turklerinin tam farslasma asimlasiyasi pik hedde iken o zamanin turk aydinlari, bilgeleri bunun qarsisini almaga basladi.
Ilk bu isi dahi Azerbaycan turk oglu dramaturk M.F. Axundov mucadile etdi, sonradan 19 esrin sonu 20 esrin evveli aydinlari Ahmed Agaoglu,Celil Memedquluzade ,Ahmed Cavad, Huseyn CAVID, Hesen bey Zerdabi,Cefer CABBARLI, E. Topcubasev ve ALI BEY HUSEYINZADE ve 20 esrin sonlarina dogru Bahtiyar Vahabzade, Xelil RZa ve digger fedailer yazarlar aydinlar mucadile ederek turk milletinin milli suur ve exlaqini kimliyini ruhunu oyatdilar.
Osamanlidada sunni adiyla turkleri arablesdirdiler, Turk demek bele alcaldici kelme oldu, Osmanlidada milli kimliyi ruhulandiran sexsilerden AHMED Vafik Pasa ,Mustafa Celaleddin pasa , Buxarali Seyx Suleyman(lugeti-cagatay) sonlarinda Akcukra Yusif, Necib bey, Tunali HIlmi, Ziya GokKALP, NIhat ATSIZ , MEHMET AKIF ERSOY ve digerleri millet, devlet veten anlayisini her seyden ustun tutan fedakarlar oldu.
Efendiler bu gun neye gore bele aydinlar , bilgeler, yazarlar meydana cixmir?Ziyalli ismini dasiyan insanlarimiz ne fikirlesir? Bu gun esas hem Turkiyede hemde Azerbaycanda geden siyasi hadiseler terikatlarin, mezheblerin genc neslin milli ruhunu zeherlemekdi.
Esas diqqet merkezi genc neslin milli ruhunu , milli kimliyini basa salan, milletin zor gununde hemde devletlerimizin zor gununde ireli cixib yol gostermek aydinlatmak ziyallilarin isi deyilmi?
Bu gun gulden cicekden yazmak yox esas milli dusuncenin genc nesilde ruhlanmasindan yazmak, fikir soylemek her bir elmli ziyyalinin menevi borcudur. Xalki aydinlatmak karanlikdan isiga cixarmak , bilgili etmek, elme dunyaviliye , medeni irsine sahib cikmaki oyretmek
Sizin bir basa borcunuzdu. Her kes bu isde elini dasin altina qoymalidi. BIr milli ruh bir esger, bir esger bir ordu, bir ordu bir general , bir general bir devleti dusmenden xilas edir.
Eger bunu ziyalli etmirse o qorxaq yaltak bir mankurtdu. Ziyalli ismine layik deyildir.
Men etmeyimn, sen etme , biz etmiyek bes kim? Burdan bunu oxuyan her kese seslenirem vicdaninin sesine kulak as gelecek Turk milletinin ruhunu mefkuresini kimliyini fikirles.Bu gun suriya, irak, libiya goz qabaginda.Devletlere sizmis terikatlarin mezheblerin mehsuludu. Bati ve Abd imperiyalist guclerin dusunulmus siyasetidir.Bu gun reqionda bas veren qeosiyasi hadiseler hem Turkiyemizde hem de Azerbaycanda ve yaxin serqde xezer hovzesinde, Turkistan bolgesinde geden qeosiyasi ve qeoiktisadi oyunu gormemek olmaz.
ABD, CIN,RUS ve IRAN bu bolgede kimin kiminle dost vey a dusmen olmasi bilinmez. Her kes kendi cikarlarinin basinda.
Eziz milletim ve Turk Xalkim oyak olmak siyasi hadiselere duzgun kiymetlendirmek, analiz etmek esas sertdir.
Saygilarimla. DIFAI.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.