Servet TÖZ
Organize suç örgütlerinin uzantısı: Çerçioğlu
“Organize suç örgütleri, sadece suç örgütleri değildir. Çünkü suçları tek başlarına işlememektedirler. Organize suç örgütlerinin en büyük müttefiki, siyasettir. Organize suç örgütleri, siyaset içindeki uzantılarıyla siyaseti kendi çıkarlarına göre yönlendirmekte, kullanmakta ve kontrol etmektedirler.”
Organize suç örgütlerinin siyaset içindeki uzantılarından biri Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’dur. Bilerek ya da bilmeyerek organize suç örgütlerinin güdümüne girmiş, çamurdan kurtulayım derken başka bir çamura batmıştır.
Çamura batmakla kalmamış, başta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener olmak üzere Millet İttifakı’nın Aydın’daki bileşenleri buna alet olmuştur. Millet İttifakı açısından ‘kazanç’ gibi görülen bu durum, Dağlarından yağ, ovalarından bal akan şehir Aydın için ‘kayıp’ olmuş, şehrimizin yağı ve balı organize suç örgütlerine Çerçioğlu eliyle peşkeş çekilmiştir. Bir başka deyişle, siyasette hizmet ötelenmiş, “AK Parti gelmesin” düşüncesiyle suç örgütleriyle işbirliğinin üstü örtülmüştür.
Biraz konuyu açalım…
Başkan Çerçioğlu’nun belediye bütçesinden milyon liralar aktardığı, sözünü ikiletmediği, dahası belediyenin anahtarını teslim ettiği danışmanı Erkan Karaarslan, “organize suç örgütü yöneticiliği” suçlamasıyla halen cezaevinde tutuluyor.
Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'nun prenslerinden biri olan ve belediyeye ait İmar A.Ş. ve Aytermal A.Ş. şirketlerinin genel müdürlüğünü yürüten Ümit Erkan ile birlikte Aydın Büyükşehir'e ait Aybel ile Ege Et A.Ş. şirketlerinin eski genel müdürü Muharrem Şanlı da suç örgütü üyesi olduğu iddiasıyla sanıklar arasında yer alıyor.
“Organize suç örgütü” sanığı Erkan Karaarslan’ın, halen görevde olan Aydın Büyükşehir Belediyesi bürokratlarına aktardığı milyonlarca lira MASAK raporuna yansıdı.
Atatürk Spor Kompleksini şaibeli bir şekilde verdiği iş insanı Ahmet Kurtuluş İzmir’in Narlıdere ilçesinde polis yeleği ile evine gelen şahsın silahlı saldırısında hayatını kaybetti.
Çerçioğlu, Erkan Karaarslan ve ekibini “hukuki sorumluluk almamak” için getirmişti. Aklınca “imza atmayacak”, sorumluluk almayacaktı. “Bu bileklere kelepçe taktırtmam” diyerek Çerçioğlu’nun ‘bazı isteklerini’ geri çeviren bürokrat emekliğe zorlandı. O uyarılara kulak asmadı. Devlet, erteler ama unutmaz. Eğer unutursa devlet olmaz. Çerçioğlu döneminde yapılan şaibeli işler geçte olsa İçişleri Bakanlığı ve savcılık soruşturmalarına neden oldu. Şimdi adam boyu dosyaları var, Aydın Cumhuriyet Savcılığı’nda.
Çerçioğlu baktı ki pabuç pahalı. Erkan Karaarslan dönemindeki şaibeli işlerden kurtulmak için Mustafa Levent Göktaş’ı avukat tuttu. Hiç duruşmaya katılmadı ama milyonlar aktarıldı, Levent Göktaş’ın şirketine…
Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu’nun Ankara’da 18 Aralık 2002’de evinin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmesiyle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında, suikastın faillerinden olduğu gerekçesiyle kırmızı bültenle aranırken Bulgaristan’da yakalanan, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Özlem Çerçioğlu'nun avukatı Mustafa Levent Göktaş Marmara Cezaevi’ne gönderildi. Buna rağmen Çerçioğlu avukatını azledemedi.
Özetle, Çerçioğlu’nun danışmanı organize suç örgütü yöneticisi, avukatı cinayet faillerinden olduğu gerekçesiyle cezaevinde, şaibeli bir şekilde ihale verdiği iş insanı mezarda yatarken, Çerçioğlu pişkin pişkin makamda oturuyor.
Tam bu noktada Çerçioğlu’na şu soruyu yöneltelim:
Cinayet sanığına ‘direk’ parası diye aktarılan milyon lira, ‘vekalet ücreti’ olabilir mi?
Zira…
Siyasetin arkasında ve üstünde organize suç örgütlerinin gölgesi ve gücü olduğu zaman, orada hukuktan, demokrasiden ve özgürlükten söz edilemez.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.