Aydın’ın dört bir köşesinde yer alan bilboardları süsleyen bir afiş dikkatimi çekti. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun fotoğrafının yer aldığı afişte “Bereketli Aydın’a becerikli belediye” notu düşülmüş.

Evliya Çelebi’nin “Dağlarından yağ, ovasından bal akan” şehir olarak tanımladığı Aydın’ın bereketli topraklarında zeytin, incir, kestane, pamuk, çilek gibi tarımsal üretimde birinci yada ikinci. Dünyanın en bereketli toprakları üzerine kurulu bu şehir, insanoğlu tarafından tarih boyunca bereketi nedeniyle hep tercih edildi.

Aydın’ın turizm, tarım ve termal olmak üzere “3 T” diye özetlenen sektörlerle atağa kalkabileceği gün gibi ortadayken, çapsız siyasiler yüzünden bu potansiyelimizi kullanamıyoruz. Bugün Aydın hak ettiği yerde değil maalesef… Üreticinin mahsulünü devede kulak sayılacak miktarda satın alıp, halka dağıtmayı, ürüne ödediğimiz paranın 100 katı reklam bedeli ödemekle tarımı desteklediğimizi sandık. Kentin büyümesine paralel arıtma tesisi kurmadık. Var olanları yenilemedik. İşin kolaycılığına kaçtık, kanalizasyonu Menderes Nehri’ne akıttık, o suyu tarımda kullanarak ürünlerimizi kirlettik. Görüldüğü gibi üreticiye destek, göstermelik. Tarımda marka ürünümüz yok. Olması için niyet de yok.

Aydın’da 21 antik kent var, deniz var, eşsiz yaylaları var. Hiçbirini doğru dürüst değerlendiremiyoruz. Antik kentlere yerel yönetimlerin kayda değer destekleri yok. Kanalizasyonu denize akıtarak dünyaya rezil olduk ama rezaleti yaşatan çapsız yöneticilerimiz utanmadılar.

Jeotermal kaynaklarında Avrupa birincisi olan Aydın'ın jeotermal kaynaklarını da yeterince kullanamıyor. Jeotermali tarımla bir araya getirerek buradan bir sinerji doğurabiliriz. Organize seralar kurabiliriz. Tarımla olduğu kadar turizmle termali, enerji ile termali birleştirmeliyiz. Bu potansiyeli harekete geçirdiğimizde seracılığın başkenti Aydın olacak, kentin çehresi değişecekti. “Jeotermal potansiyelimizin tamamını kullanmak istiyoruz” demek varken, el altından çapsız siyasilerin jeotermal karşıtlarına verdikleri desteğe tanık olduk. Kızılcaköy’de “jeotermale hayır” derken Sultanhisar’da sesimizi çıkarmadık, çifte standart uyguladık.

Siyasi polemikler, algı operasyonlarını bir kenara bıraktığımızda ve Aydın’da büyük fotoğrafa baktığımızda şehrin her yanında hiçbir yatırımın yapılmadığını görüyorsunuz. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, reklam ve algı yönetimi üretiyor. “Bereketli Aydın’a becerikli belediye” afişi bu algının bir parçası.

Ayrıca “Bereketli Aydın” tamam ama “Becerikli belediye” söylemini anlayamadım. Türk Dil Kurumu “becerisi olan, elinden iş gelen, işi iyi sonuçlandırabilen, ustalaşmış, usta kimse” olarak tarif ediyor “becerikli”yi. Bu durumda belediyeyi yönetenlerin olur ama belediyenin beceriklisi-beceriksizi olmaz. “Becerikli belediye” sözündeki kasıt Özlem Çerçioğlu ise yüzde 50 haklılar. Reklam ve algı yönetimi konusunda becerikli ama Aydın’a hizmet konusunda beceriksiz bir başkan yönetiyor Aydın’ı.