Nevzat ARSLAN
Aydın’da Suriyeliler
Efeler Bey Cami’de namaz sonrası Suriyeli olduğu anlaşılan genç bir adam yanında küçük bir çocuğu ile ayağa kalkıyor ve ağlamaya başlıyor. Bu genç adamın ağzından ayet ve dualar dökülüyor, avucunu uzatıyor…
Kozdibi camiinde bir başka Suriyeli ise, yanında yine kendisine sarılmış çocukları ve yine aynı şekilde Arapça ayet ve dualar ile avuç açıyor. Yine caminin bahçesinde çocuklu bir Arap kadın da aynı şekilde sızlanmakta…
Atatürk Bulvarında bir ara uyduruk örtü altına sığınan Suriyeli aileler de vardı. Aydın’ın bazı ilçelerinde de Suriyeliler var. Hem ucuz gündelik işçisi olarak çalışmaktalar.
Yine Aydınımız köylerinde Suriyeli transfer gelinlerimiz de var, babası yaşında adamla evli olanları da. Nazilli’de anlatılanlara göre bu kızlardan birisinin babası, kızını bıraktığında yürek burkan bir cümle kurar.
“Kızımın karnı doysun yeter…”
***
Son on günde kadınlarımızla ilgili iki önemli gün yer almakta.
İlk olarak 25 Kasım “Kadınlara Yönelik Şiddete Karşı Uluslar arası Mücadele ve Dayanışma Günü” idi. İkinci olarak önümüzdeki 5 Aralık günü ise, “Dünya Kadın Hakları Günü” yerini almaktadır.
***
Geçtiğimiz hafta 24 Kasım 2014 günü İstanbul’da düzenlenen KADEM 1. Uluslar arası Kadın ve Adalet Zirvesinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanına soru sormak isteyen Fikriye Yılmaz, bakanın isteği üzerine nezaketle dışarı alınmasının ardından Taksim Polis Merkezi’nde ifadesinin alındığından söz edilmektedir.
Aynı zirvede konuşan Sayın Cumhurbaşkanı ise yine gündem yarattı.
“Kadın ile erkeği eşit hale getiremezsiniz o fıtrata ters…” diyerek…
Meseleye dini açıdan baktığını dinimizde kadına “Annelik makamı” verildiğini söylemesinin ardından gündemde tepkiler oluşur. Filistin ve Mısır’da yaşananlardan söz eden Cumhurbaşkanımız,“Batsın Bu Dünya!” demiştir.
Sarıkeçili Yörükleri Dernek Başkanı Pervin Çoban Savran anlatıyor…
“Çumra'yı ziyaret eden Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu'na sorunlarımızı içeren dosyayı kalabalık arasından bizzat verdim ve taleplerimizi aktardım. Ancak, 'sizin erkekleriniz yok mu, onlar nerede?' diyen Sayın Bakanımızın ifadeleri beni son derece rahatsız etti, üzdü. Benzeri ifadeleri Orman Bölge Müdürlüğü yöneticilerinden de duydum. Bir kadın olarak sorunlarımızın çözümü için uğraşıyor olmamdan rahatsızlık duyulması anlaşılır gibi değil. Bizim kültürümüzde kadın erkek ayrımı yoktur."
***
İşte Orta doğuda annelik…
Üniversiteli bir Arap gencinin teşhisi;
Arap erkeği 4-5 kadın ile evlenir. Her kadından bir o kadar çocuk. Kadınlar cahil ve de eğitimsiz. Kadın annelik makamının görevini yerine getirir tamam da…
Bu çocukların çoğu vatan-millet-bayrak kavramını bilmeden büyüyorlar. Çölde kimi çevresinden başka kimse görmemiştir bile.
Bu gençler nitekim İsrail Savaşında tüfek atamaz, roketi ateşleyemez, tankı bırakır kaçar… Çünkü bir ülküsü yoktur.
Orta doğu kan gölüdür, eğitim-öğretim desen yetersiz…
İşte Orta doğu gerçeğidir,
Eğitimsizlik…
Ve de bize yansıması…
***
Genç Türkiye Cumhuriyeti birçok Avrupa ülkesinden daha önce Türk Kadınına seçme ve seçilme hakkı vererek ülke yönetiminde söz almasının sağlamıştır.
Kadınımızı sosyal ve siyasi hayattan koparma çabalarından sakınmalıyız.
Orak, kürek, çapa, kazma, pipi, kuku derken…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.