Nurhayat Yılmazer

Nurhayat Yılmazer

Kadınlar, Bizim Kadınlarımız

Geçtiğimiz hafta 25 Kasım'da bütün ülkede kadına şiddete ‘hayır’ dedik. Dedikte ne değişti.. Şiddet yine sürmeyecek mi..Sürecek tabii ki..

Ne gariptir ki, şiddet yapan erkeği de, bir kadın yetiştiriyor..Kadınlarımız gelişmedikçe eğitilmedikçe önleyemeyeceğiz şiddeti.. Hiç unutamıyorum yıllar önce bir Hakim bey mahkemede; ‘Kadının sırtından sopayı, karnından sıpayı eksik etmeyeceksin’ demişti.. Hemen annesi gelmişti aklıma..

Ulu Önder Atatürk’te öngörü çok fazlaydı.. Yıllar önce ‘Kızlarını okutmayan ulus,çocuklarını manevi öksüzlüğe mahkum etmiş demektir..’ demişti.. Kadınlarımıza bakış açımız da çok çelişkili..Bir yanda ‘cennet analarının ayağı altındadır’ denilen güzel bir söz, diğer yanda hiçbir dilde söylenmemiş ana avrat küfür...

Edebiyatta kadını, kadın duygularını erkek yazarlar anlatıyor.. Siyasette kadın olmak en zoru.. Siyaset yapmak isteyen kadınlar geleneksel yapının içersinde eşi ve çocukları ile ilgilenmekten siyasete vakit ayıramamaktadırlar..

Büyük şair Nazım Hikmet’in dediği gibi ‘Soframızdaki yeri öküzümüzden sonra gelen kadınlarımız..’ Hala miras hakkı olmayan kadınlarımız var.. Bugün toplumda başarılı adından söz ettiren kadınlarımız varsa, bunu öncelikle aileden aldığı eşitlikçi bir eğitime borçludurlar.. Dünyada Sanayi Devrimini yapmış ve laiklik ilkesini yerleştirmiş ülkeler, kadına verilen hakları da geliştirmiştir..

Bizim ülkemizde tespitler mükemmel fakat, çözüm yok..Hala gündemde olan Cumhurbaşkanın sözü kadınları hayrete düşürdü..Ne diyor.. ‘Kadınla erkek eşit olamaz fıtratında yok..’ Biz kadınlar diyoruz ki, kadınla erkek eşittir, çünkü Cumhuriyetin fıtratında var.. Her konuda gayretli özverili olan kadınlarımız hakları konusunda da gayretli olacaklar..Hayatın içinde az da olsa görüyoruz başarılı kadınları.. Bir şekilde eşleri veya babalarını yitirmişler, işletmenin içinde kendilerini bulmuşlar.. Fevkalade şekilde işleri geliştirdiklerini görmüşler.. Dernekler kurup adlarını duyurmuşlar..

Bu gün kadını geliştirmeyen, ötekileştiren bir yönetimle idare ediliyoruz... Çalışan nüfus içerisindeki kadın sayısı sürekli azalıyor. Doğurganlık teşvik ediliyor ve çalışma hayatında kadının yaşamını kolaylaştıran etmenler yok ediliyor.. Açıkçası toplumun yarısını oluşturan kadınlar yok sayılıyor.. Kırsal kesimde kadının yükü daha da ağır.. Kadın, tarlada, bahçede evde, hayatın her alanında yoğun işgücü olarak var..

Ünlü şairimiz Bedri Rahmi Eyüboğlu ne demiş kadın için:

Karadutum, çatal karam, çingenem

Nar tanem, nur tanem, bir tanem

Ağaç isem dalımsın salkım saçak 

Petek isem balımsın ağulum 

Günahımsın, vebalimsin. 

Dili mercan, dizi mercan, dişi mercan 

Yoluna bir can koyduğum 

Gökte ararken yerde bulduğum 

Karadutum, çatal karam, çingenem 

Daha nem olacaktın bir tanem 

Gülen ayvam, ağlayan narımsın 

Kadınım, kısrağım, karımsın.

Bizler toplum olarak hayatın her aşamasında kadına destek olacağız.. Eşler kadınlarına, amirler kadın çalışanlarına, iktidarlar tüm kadın nüfusuna sahip çıkacak Ulusal Projelerle kadınlarımızı güçlendirecektir..

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum