Aydın’ın Efeler ilçesi Umurlu Mahallesinden Arap Selahattin’in oğlu Emre’yi biliyor musunuz? Ya Germencik’ten inşaatçı Ferhan ustanın oğlu Cengiz Aslan’ı?

Aydın’da yaşayan Aydın’ın suyunu içen, havasını teneffüs eden herkesi bir an olsun düşünmeye davet ediyorum.

Aydın halkı, Bu şehrin yerel dinamikleri STK’lar, spor camiası, yerel yönetimler belki yeterince bu isimleri yakında görüp tanımamış olabilirler işte bu yazı bir fırsat olsun. Bu iki isim, iki kahraman milli güreşçimizi bütün Türkiye tanıyor. Avrupa ve dünya tanıyor ve başarılarını alkışlıyor. Biri Dünya güreş şampiyonu, diğeri de Avrupa güreş şampiyonu. Aydın’ın Efeler diyarının iki gururu..

Türkiye’nin büyük Türk milletinin medar-ı iftarı. Üzerindeki taşıdığı ay yıldızlı formanın hakkını veren, Ay yıldızlı şanlı bayrağımızı göklerde dalgalandıran uluslar arası güreş müsabakalarında bizleri gururla temsil eden, Umurlu kasabamızdan ve Germencik ilçemizden iki başarılı güreşçimiz Emre Muyanlı ve Cengiz Aslan…

Gurur tablosu bu başarı her Aydınlı vatandaşımızın göğsünü gere gere mutluluk duyacağı hepimize armağan edilmiş övünç madalyalarıdır. Aydınlı hemşerilerimizin, delikanlılarımızın bu gurur tablosu başarılarından acaba hiç haberleri oldu mu diye düşündüm. Eğer güreşle, sporla ilginiz yoksa haberiniz olmamış olabilir.

Benimde bir önceki “Ben adamın ciğerini sökerim” başlıklı yazımda Bursalı Yücel Bodur beyin Uludağ Baraklı köyünden başpehlivan olan büyük dedesi Mehmet Bodur’un efsane hikâyesini anlatmıştık. Bu yazılarımla güreşimize sevgili gençlerimize bir nebze katkım, motivasyon desteğim olursa bundan büyük mutluluk duyacağım.

Sonra güzel şehrimiz Aydın’da böyle efsane kahramanları yetiştiren milli güreşçilerimiz, hocalarımız yok mu diye merak etmiştim. Bu konuyla ilgili merakımı ve yeterli bilgilenme ihtiyacını uzun yıllar Güreş Federasyonu İl Temsilciliği görevini yürütmüş, deneyimli bir güreş otoritesi olan hocamız Sayın Mahmut Yörük’le yaptığımız bu söyleyişiyle gidermeye çalıştım.                                           

Aydınlı milli güreşçilerimizin başarılılarını öğrenince tüylerim diken diken oldu. Bu yiğit güreşçi genç kardeşlerimizi tebrik ederken, ata sporumuz güreşi sahip çıkan, çok kısıtlı imkânlar içinde fedakârca, çalışmalarda büyük başarılara imza atan başta hocalarına teknik ekibe ve sektörün sivil resmi emeği geçen bütün görevlilere şükranlarımı sunuyorum.

Her alanda çok büyük potansiyele sahip Aydın ilimizde ne baba yiğitler varmış da kimsenin haberi yokmuş. Bu gençler bu kabiliyetler memleketimizin yetiştirdiği değerlerdir. En kıymetli insan hazinelerimizdir. O zaman gelin, Aydınımıza, ülkemize, milletimize altın tepside analarının ak sütü gibi helal alın terleri olan bu altın madalyaları getiren dünya ve Avrupa şampiyonu milli güreşçilerimizi sahip çıkalım, destek olalım, sponsor bulalım. Hiç olmazsa bu hazır başarı Aydınımızın katkısı olsun. Böylece dünyada ve Türkiye’de Aydın ilimizin sesini daha çok duyurmuş olalım.

Aydın’da ata sporumuz güreşin durumu ve yaşadığı durumu konuştuğumuz sohbetimizi öylesine kaptırmışız ki; sanki Mahmut Yörük Hoca bir dokunmuşuz, bin ah işitmişiz gibi oldu. Mahmut Hoca meğer çok dertliymiş. Güreşçilik uğruna uzun yıllar yaşadıkları, yaptığı mücadele, başarılar, hizmetler ve ilgisizlikler… Başladı anlatmaya, bilhassa yerel yönetimler, Aydın Büyükşehir Belediyesinin ilgisizliği, güreşçi sporcularını sahip çıkmadığından, temsilci ve görevlilerdeki yetersizliklere kadar derdini döktü. BŞB’nin imkânlarına rağmen varlık içinde yokluk çektiklerini, bizim Aydın’da yetişen sporcularımızı İstanbul, Ankara gibi BŞB spor kulüplerinin sahip çıkarak şampiyonluk kazandıklarını, bu şerefi de o kulüplerinin taşıdığını içi burkularak anlattı.

Çok güzel bir spor potansiyeli olan Aydın’da ata sporumuz güreşin üvey evlat muamelesi gördüğü, futbola olan ilgi kadar güreşe değer verilmediğini üzülerek ifade etti. Sözlerini, pirimiz, üstadımız Hz. Hamza ile başlayan bu güreş sporunu anlattıkça heyecanlanıyor ve coşuyordu. Atalarımız, tarihi Kırkpınar güreşlerini, Kurtderelerini, Bodur Mehmetleri, Gazenfer Bilgeleri, Hüseyin Çokalları Mehmet Güçlüleri anlattıkça duygulanıyor ve gözleri dolu dolu oluyordu.

Hele Aydın’ın yetiştirdiği kendi çocuklarımız Umurlu’dan Arap Selahattin’in oğlu Emre’den, Germencik’ten inşaatçı Ferhan Ustanın oğlu Cengiz Arslan’dan bahsederken milli güreşçilerimizin hocası olmanın haklı gururunu yaşıyordu.

Demek emek verilir, çalışılır sahip çıkılırsa dünya şampiyonu Avrupa şampiyonu, Türkiye şampiyonu ne baba yiğitler, ne milliler, ne sporcular çıkacağını görüyoruz.

İşte milli gururumuz güreşçilerimizin resimleri biri dünya şampiyonu, biri Avrupa şampiyonu. Bütün Aydın halkı olarak bu başarı dolu gurur tablosunu saygıyla selamlayalım, coşkuyla alkışlayalım. Daha nice başarılara imza atmak ve müjdeli haberler vermek dileğiyle kalın sağlıcakla.