Esen yel, 
Bir tarih getirdi, 
Orta Asya ovalarından. 
Oraları, 
Ata yurdumuzdu. 
At koşturup, 
Yiğitleri harmanladığımız yerlerdi. 
Gökçe kızın, 
Saçlarına kır çiçekleri taktığı yaylalardı. 
Esen yel 
Bir tarih getirdi. 
Orta Asya ovalarından 
Oraları 
Alpaslan’ın, 
Kefeniyle at sürdüğü yerlerdi. 
Alpaslan’ın kılıcıydı. 
Aman dileyen Dıyojen’ın çığlığıydı. 
İki yüz bin kişilik ordusunun dize gelişiydi. 
Okyanuslar kadar engin dağların bile, 
Türk’ün yiğitliğine selam durduğu topraklardı. 
Türk’e yeni vatan topraklarının 
Önüne serildiği gündü. 
Alpaslan, 
Yeni vatan toprakları işte! 
“İlerleyin, durmayın, durmak töremize denk düşmez” dedi. 
Anadolu’ya yiğitler aktı 
***
Çiçekler renk renk açıp, yiğitlere selam durdular. Sular daha serin aktı. 
Kuşlar düğün varmışçasına çığrıştılar 
Yolculuk yolculuğu, kervanlar kervanları kovaladı. 
Yine Atatürk adında bir Türk yiğidi kılıcını çekti.
Yine onun buyruğuyla şahlandı Türk yiğitleri. 
Atatürk “ilk hedefiniz Akdeniz’dir” diye haykırdı., 
düşmanlar can havliyle kaçtılar. 
Türk yiğitleri Ege Denizi’ne aktılar 
Türk yurduna kanlarıyla mühürlerini vurdular. 
Sınırlarını çizdikleri vatana Türkiye dediler. 
Özgürlük dediler. 
Namus dediler. 
Bayrak dediler.
Bu yurt bizim, 
Bize kimse kem göz bakamaz dediler.. 
Tarihe ve tarihteki yiğitlerimize, 
Söz verdik. 
Gerekirse yine gereğini yaparız dediler.