Ali AKSÜT
Sözün bittiği yer!
Konuşmak, yazmak ve ölüm…
Ölümü görmek, şahadeti tatmak ve o hali, o mücadeleyi tanıklık etmek ne kadar zor olur bir düşünün. Sözle yazıyla kelimelerle anlatmak hiç de öyle zannedildiği kadar kolay bir iş değil.
İnanır mısınız şu an elim kaleme varmıyor. Bir şeyler yazmaya, söylemeye içim el vermiyor. İçim nasıl rahat olsun ki, sekiz can gitmiş içimizden. Sekiz taze fidan, sekiz yiğit, sekiz can. Kardeş, oğul, yeğen, amca, abi, kuzen, nişanlı, evli sevdiğimiz sekiz can gitmiş. Yüreklerimiz kan ağlıyor. Sekiz şehirde yüz binler, Türkiye’de seksen milyon yiğitlerimizi bağrına basmış. Uğruna can verdikleri vatan toprağına uğurlamışlar. Tekbirlerle, dualarla, Fatihalarla… Hepimiz “Mehmet’iz” diye haykırarak tek bir yürek, aynı iman ve aynı cesaretle. Hep bir ağızdan Şehitlerimizin, Kahramanlarımızın adlarını sayarak:
Abdullah Taha KOÇ
Arif DEMİREL
Burhan AÇIKKOL
Mehmet DİNEK
M. Ozan GÖKÇE
Recep ÇETİN
Rıdvan ÇELİK
Uğur PALANCI
Diye tek tek haykırdılar. “Şehitler ölmez vatan bölünmez” diye yeri göğü inlettiler.
Sekiz şehrimize sekiz ateş düştü. Sekiz yiğidin, canın ateşi topyekün seksen milyon Türk milletinin kalbine düştü. Türk Silahlı Kuvvetlerimizin “zeytin dalı operasyonuyla vatanımızı terör saldırılarından korumak için PKK, PYD, YPG, DEAŞ hain terör örgütlerine karşı, çarpışarak şehit oldular. On üç de yaralı gazimiz var.
Sisli puslu bir havada pusu kuran hain teröristler sekiz Mehmetçiğimizi kalleşçe kıydılar Şehit ettiler. Dostlar, lafla sözle konuşmak kolay. Bu yiğitler düğüne gider gibi ölüme gittiler. Bu vatan bu bayrak uğruna seve seve şehit olmaya koştular. Hele tim komutanı yaralı üsteğmenin cesaretle, metanetle şu telsiz anonsu “Bizim uçaklarımız teröristlerle birlikte hepimizi bombalasın” diyerek, hain teröristlerin kurşunlarıyla değil, kendi askerimizin, uçaklarımızın bombalarıyla ölmeyi, şehit olmayı yeğliyecek kadar iman ve cesaret sahibi.
İşte Türk askeri bu!
Dünyada eşi ve benzeri böyle başka bir kahraman mert bir asker var mı?
Sekiz şehidimizden biri olan Şehit Astsubay çavuş Abdullah Taha KOÇ’un Afrin’e gitmeden önce Gaziantep İslâhiye ilçesinde şair Erdem BEYAZIT’ın;
Ölüm bize uzak,
Bize ne yakın ölüm.
Ölümsüzlüğü tattık,
Bize ne yapsın ölüm.
Dediği gibi, ölüme meydan okuyan bu şiirle ve Aydın’ın Nazilli ilçesinden şehidimiz Mehmet DİNEK’in şehit olmadan önceki sabah, duvarlara “Biz öldük mü ki vatan bölünsün. Afrin’den Nazilli’ye selam olsun” mesajı daima hatırlanacak ve şehitlerimiz rahmetle anılacaktır. Çünkü onlar Çanakkale’nin, Kurtuluş Savaşı’nın, Sarıkamış’ın, Dumlupınar’ın, Kocatepe’nin, Mekke’nin, Medine’nin, Yemen’in ruhunu taşıyan Bedrin Arslanları gibiydiler.
Milli şairimiz Mehmet Akif ERSOY’un Çanakkale şiirinde söylediği gibi;
“Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana agûşunu açmış duruyor Peygamber.”
Yüce Peygamberimizin sancağı altında toplanmaya inanmış aziz şehitlerimize selam olsun. Ruhlarınız şad, mekânlarınız cennet olsun.
Bütün şehitlerimize, Allah’tan rahmet, yüce Türk milleti ve kederli ailelerine baş sağlığı, metanet ve sabırlar diliyorum. Kalın sağlıcakla.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.