Seçime 20 gün kaldı, tansiyon iyice yükseldi.

Hiçbir dönemde böyle gerginlik yaşamadık.

Vatandaş diken üstünde.

Herkeste bir korku ve endişe hakim.

Kötü bir şey olacakmış hissi hepimizin ruh yapısını bozdu.

Böylesine kritik bir süreçte 20 gün sonra sandık başına gideceğiz.

Yerel seçimler yaklaştıkça sinirlerin iyice gerilmesi kaygı verici.

Kavgadan medet uman, nifak tohumları saçarak bundan siyasi ikbal elde etmeye çalışanlar yine sahneye çıktı.

Nazik ortamı sakinleştirmesi, vatandaşa güven vermesi gerekenler ise tersini yapmaya başladı.

Aydın’da 30 Mart yerel seçimleri sabote etmek için bazı kötü niyetliler, siyasi partileri, belediye başkan adaylarını, belediye meclisi üyesi adaylarını tahrik ederek havayı bulandırmaya çalışıyorlar.

Bunda başarılı olurlar mı, olmazlar mı tartışma konusu.

Bu çirkin oyunları tezgahlayanlar hedeflerine ulaşamadılar, Aydınlılar ve siyasi partiler ile adaylar bu oyuna gelmedi, bu çirkin tezgahlara prim tanımadı.

KİMSENİN HAKKI VE HADDİ DEĞİL

Kavgadan, gerilimden medet umanlar önce AK Parti Efeler Belediye Başkan Adayı Yalçın Pekgüzel’in  seçim araçlarına boyalı bir saldırıda bulundular.

Ardından bu satırların yazarına yazıları nedeniyle “hesap soracağız” demişlerdi, iki genci kandırarak kahpece saldırttılar, akıllarınca hesap sordular.

Sonra Aydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun seçim bürosu saldırıdan nasibini aldı.

Kentin işlek caddelerindeki duvarlar yazı ve işaretlerle kirletildi.

Son olarak da Başkan Çerçioğlu’nun seçim çalışmalarında kullandığı aracın lastiklerini bıçakla kestiler.

Geride kalan 20 günde neler olur şimdilik kestirmek güç ama Aydın’ın sağ duyulu sahiplerinin bunlara yol vermeyeceği düşüncesini taşıyanlar da çoğunlukta.

Burada öncelikle siyasi partilerin yönetimleri ile adaylarının duyarlı olması, yandaşlarını ve sempatizanlarını frenleyecek mesajlar vermesi önem taşıyor. Birinin siyasi ikbali adına Aydın’ın huzurunu bozmaya kimsenin hakkı ve haddi olamaz.

Aydınlılar gerilim yaşıyor, saldırıların sonu nereye varacak endişesi ile diken üstünde oturuyor, ortamı germek, kavgaya zemin hazırlamak, halkı kin ve nefret duyguları ile kışkırtmak kimseye bir şey kazandırmaz, başta kavgadan nemalanmak isteyenler olmak üzere herkese zarar verir.

Sorunlara bakış ve çözüm yolları konusunda da değişik hedefler seçilebilir.

Önemli olan Aydın’ın çıkarlarını ön planda tutmak. Ortamı germeden, oy kaygısı ile dedikodu üretmeden projelerini anlatmak, seçmene en iyi hizmeti vereceklerinin mesajını ulaştırmak durumundalar.

Unutulmamalı ki halk kavga istemiyor.

Seçmen gerginlik istemiyor.

Siyasi ahlaka aykırı davranışlar, istenmeyen olayların körükleyicisi olabilir.

Herkesin sağduyulu davranması, kişi ve hak ve özgürlüklerini yok sayan, tehdit eden olaylardan uzak durması lazım.

Bu kent bizim.

Bir kez daha vurgulamakta yarar var:

Başka Aydın yok.

NOT: Yazarımızın yazılarını her cumartesi günü Milliyet gazetesinden de takip edebilirsiniz.