Kamu hizmetlerin hızlı sunulması, yatırımların zamanında hayata geçirilmesi elbette önemli. Ama maalesef  bu beklenti zaman zaman yanlış algılanıyor ya da hayata geçiriliyor…

Misal çok önemli ve zamanlı bir yatırım olabildiğince geciktiriliyor…

Fakat o kadar acil olmayan bir yatırım için de olabildiğince acele ediliyor. Hatta o kadar acele ediliyor ki mevzuatlar bile tanınmıyor…

Bunun Aydın’da pek çok örneği var…

Gündemde olması nedeniyle Efeler’den örnek vereceğim…

Aydın Büyükşehir Belediyesi, Şubat Meclis’i apar topar konuyu karara bağlıyor…

Zafer Meydanı ile eski otogar alanından bir bölüme DİM adında iş merkezi kurmak isteyen Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, bu alanları İMAR A.Ş.’ye devri için meclisten yetki istiyor…

CHP, AK Parti ve MHP’li üyelerin destekleriyle oybirliğiyle de konuyu geçiriyor…

Konu mecliste görüşülüp karara bağlanması gerekirken, neye oy verdiğini bilmeyen meclis üyelerinin kalkan elleriyle apar topar mecliste kabul ediliyor…

Meclis gündemini inceleme zahmetine katlanmayan meclis üyelerinin itirazlarımıza kulak tıkayarak aldıkları kararla Özlem Çerçioğlu’na 35 milyon lira değerindeki bu alanları İMAR A.Ş.’ye devir yetkisi veriliyor.

Bu yetkiyle, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın danışmanlarının bile aylık 9 bin lira maaş aldığı günümüzde, 250 bin lira gibi dudak uçuklatan bir ücretle Özlem Çerçioğlu’na danışmanlık yapan Erkan Karaarslan’ın yakınlarının yönetiminde bulunduğu İMAR A.Ş. eskiden şehirler arası otobüs terminali olarak kullanılan alanda DİM 1, Zafer Meydanı’nda eskiden minibüs terminali olarak kullanılan alanda ise DİM 2 projelerini yükseltecek.

Şahıs olarak da gazeteci olarak da şehrin dokusuna zarar veren projelere karşıyım. Halkı rahatsız edecek, mutsuz edecek yatırım yapma ihtimalimiz yok. İş merkezlerinin yer alacağı çok katlı binanın rantabl olmayacağı konusundaki düşüncemi nedenleriyle birlikte bizzat Özlem Çerçioğlu’na anlattım. Birkaç kez değişikliğe uğrayan proje konusundaki çekincelerim hala devam etmekle birlikte, alanın Erkan Karaarslan’ın kontrolündeki bir şirkete devrini şüpheli buluyorum. Biri bana DİM projelerini belediye değil de, neden şirket yapacak izah etsin...

Hatırlayalım...2013 yılında Zafer Meydanı’ndaki yere zemin üstü 2 katlı otopark üstüne konferans salonu, nikah salonu, 10 katlı ofis binası için ihaleye yapıldı. Aydın Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan açıklamada, 7 Şubat 2013’te ihalesi yapılan Zafer Meydanı Projesi'nin ihalesinin iptal edildiği açıklandı.

Aydın Valiliği Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu’nun yapmış olduğu paylaşım sonucu Aydın Büyükşehir Belediyesi ve Efeler Belediyesi’nin tasarrufuna geçmesi gereken kimi hizmet binalarının devrinin yapılmadığı ve her iki belediye için de fiziki alan eksikliği iptal gerekçesi olarak gösterildi.

Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu’nun bu alanları Aydın Büyükşehir Belediyesine vermişti. Ama Özlem Çerçioğlu’nun komisyon toplantılarına alınmaması komisyon kararlarının iptaline neden oldu.

Şimdi Nisan ayında Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu yeniden toplanarak mal paylaşımını yeniden yapacak. Belki de bu yerler Efeler Belediyesi’ne verilecek. Zaten Çerçioğlu için zurnanın zırt dediği yer burasıdır. Gayretinin iki nedeni vardır. Birincisi yerin Efeler Belediyesine verilmesini önlemek, ikincisi alanda yapılacak işlerde olası denetimleri devre dışı bırakmaktır. Özlem Çerçioğlu’nu yangından mal kaçırır gibi davranmaya iten neden budur.  Meclis üyeleri de bu duruma çanak tutmaktadır.

Belediyeler hizmet ve yatırımlarını halkın öncelikli ihtiyaçlarına göre belirlemelidir. Bunda hemfikirsek soru şudur:

Her iki belediyenin fiziki eksikliği giderilmiş midir?

Hayır!

İş merkezi ve konut halkın öncelikli ihtiyacı mıdır?

Bence hayır!

Eğer ihtiyaç var deniyorsa; halkın 3 milyon lirasını sokağa atma pahasına, Ilıcabaşı Mahallesindeki kentsel dönüşümden neden vazgeçilmiştir?

Bu soruların yanıtı endişelerimi kat be kat artırıyor…

Burada Efeler Belediye Başkanı Mesut Özakcan’a da büyük görev düşüyor. Özakcan’ın öncelikli görevi 265 bin nüfuslu Efeler halkının çıkarlarını korumaktır. Nisan ayında toplanacak olan Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu’nun kararından önce “ben yaptım oldu” anlayışıyla yapılacak bu alanlardaki her türlü tasarrufa Efeler halkı adına “dur” demelidir.