Mürşit Canbeldek

Mürşit Canbeldek

İçiniz Götürüyor mu Ey Vicdan Zenginleri!

İçim yanıyor içim.

Bu memleket uğruna canını vermiş, gözünü vermiş, bacağını vermiş, oğlunu vermiş, bilcümle fedakârlar; Müslüman’ım diye önümüze düşenlerin sebep olduğu bu zillet karşısında söyleyecek söz bulamıyorum.

Sizlerin yüzünüze bakacak halimiz yoook biliyorum. Utanıyorum, utanmayanları görüyorum, öfkeleniyorum. Barış adına katledilen insanlık, senden sıyrılıp alınmaktadır; seyredenler..

Hani ; “bir kötülük gördüğünde eliyle düzeltenlerden ol. Ona gücün yetmiyorsa dilinle müdahale et. Ona da gücün yetmiyorsa içinden buğz et” derdik ya bir zamanlar.. Sen onu bile yapamıyorsun. Ki; “buğz edebilmek imanın en zayıf halidir” buyurmuş tu peygamberimiz efendimiz.

Sen de bunu her fırsatta söylerdin ya. Ne oldu da şimdi susuyorsun. Bir kafir devletin emrinde olduğunu bildiğin dinsiz ırz düşmanı eroin taciri PKK elebaşısı ve onların eli vıcık vıcık kana bulaşmış yardımcıları gözüne masum ve hoş mu görünüyor?

Televizyon kanallarına bakamıyorum. İçim kıyılıyor. Yakalanıp getirildiğinde hepimizin suratına iğrenerek baktığımız APO alçağını bugün çok değer verdiğiniz bakanlar ve başbakan hangi akılla? Hangi imanla ibra etmeye çalışıyor? Bu kibrin sürüklediği cinnet hadisesidir. Allah’ın yeryüzündeki gölgesi sayılan devlet cinayet şebekesine madalya verir gibi, rütbe verir gibi pişkin, pişkin seyirci kalıyor yaaa. Ya rabbi ben bunlardan değilim. Bu katledilen hukuk karşısında “Napalım savaş dursun kan akmasın yeter ki” lafındaki şeytanlıktan biz uzağız Allah’ım!

İsmi Celalin hürmetine bu çıldırmış ve ne yaptığını bilmez topluluğun üstündeki afsunu kaldırıp atacak bize bir “akil adam” gönder yarabbi. Korkularına esir olmuş, kafasındaki istiklal savaşını kaybetmiş yığınları mü’min ve müheymin diliyle ikaz edecek bir heybet sahibi istiyoruz senden… Emniyet veren ve koruyup gözeten sıfatıyla tecelli ettiğin heybet sahibini istiyoruz senden ya cebbar. Sen istediğini zorla yaptıracak gücün sahibisin.

Bugün dünyalık kavgasına kendini kaptırmış dava sahiplerinin şerrinden sana sığınıyoruz. “Dostlarımdan olmayayım, aman rızkımda azalma olmasın da gideceğim yeni umre sevabından mahrum kalmayayım” diyen abit, zahit eski dostlar.. Aman;…. “saş idare heyetinde yer alan oğlumun ayağına diken batmasın da ben zararı yok birkaç gün daha susmaya devam ederim” diye düşünüp kendini avutan ulema …  Kaygılarınıza değecek hedefiniz nedir? Söyleyin Allah aşkına susmanın katlanmanın akabinde gelecek B, C, D planlarınız mı var? Varsa söyleyin biz de susalım. Dört bi taraftan kuşatıldık. Ordumuz hapiste, PKK eskisinden daha canlı ve daha saldırgan ve 50 bin kişiyle halk savaşı başlatacak kadar cüretkar vaziyette meydan okurken bizim bilmediğimiz ve size bildirilen alternatif planlarınız mı var?

Rasmussen Peygambere hakaret etti, sen yutkundun ve Nato genel sekreteri yapmayız diyerek yiğitlik yaptın! Amma sana inat genel sekreter oldu. Marmara gemisinde 9 Müslüman Türk öldürüldü. Sen yine yutkundun ölenlere tazminatı bırak kınama cezası verdirmeye yetecek diplomatik güç bile gösteremedin. Libya’da Nato gücünün ne işi var dedin ilk ağızda ve vicdanın sesiydi o ses. Sonra o sesi kendin bile hatırlamadın Müslüman Müslüman’ı öldürsün diye Amerikan ajanlarının kışkırttığı olaylarda taraf oldun fakir halimizle para gönderip buradaki cinayetlere bizi de karıştırdın. Aynı olay Suriye’de cereyan ediyor oradaki sünnetsizlerin cinayetlerine de Türk parasını karıştırdın. Şimdi Hollanda sanki Türkiye Cumhuriyeti Devleti yokmuş gibi davranıp onlarca Türk ailesinin çocuklarını sapık ailelere işkence etsin diye koparıp veriyor biz sadece “bak mahkemeye verdik canlarına okuyacağız” diyoruz. Başka yaptırıma aklımız mı yetmiyor? Yoksa biz de korkularımıza esir mi olduk ??? Üç buçuk soysuz adamın yaygarasını ilmi veri zannedip çarenin en has’ından uzak duruyoruz… Neden? Sayın başvekilim sizin vicdan ehli bir Müslüman olduğunuzu hala düşünmeye çalışıyorum. Lütfen Allah rızası için yanınızda yalakalıktan başka hüneri olmayan heykel dikici zatın ve diğerlerinin dediklerini kaale almayın. Şeytanın dostluğu nereye kadar biliyoruz. Bizim içimiz yanıyor: Yeminle söylüyoruz tüp mazot et yoğurt pahalanmış umurumuzda değil.

Bakın ey dava adamları; eğlence sektörünün arsız adamları ve kadınları size acı manzarayı göstermemek üzere yayın yapan sizin kanallarınızdan beslenmeye para kazanmaya devam ediyorlar. Yaptıkları “Yarışma kılıklı” programlarla “türban hassasiyetinize” inat özgür tercihlerini sürdürüyorlar.”Başbakanım bir tanedir” mürailiği size yeterli geliyor olabilir. Ama bize samimi gelmiyor.”Kapkara bir gecede kapkara bir karıncanın kapkara bir kaya üzerindeki yürüyüşü” kadar sinsi yaklaşan bir saldırı var.

Ölüm bir son değildir. Tabloya vurulan son fırça darbesi gibidir. Çok güzel başlayan fırça oynatışlarına, bu son fırça; ya güzel dedirtecek yumuşak bir dokunuşla atılır ve tabloya güzel denir. Veya ressam son demlerinde kendini inkar edecek darbelerle tablosunu berbat eder ve emekleri zayi olur. "Müflis kime denir bilir misiniz" diye soran peygambere selat ve selam olsun.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum