Burcu Yeliz Özer
Dombıra
Bizler olurda bir gün akşam haberlerinden, sosyal medyadan ya da televizyon dizilerinden öğrenmezsek önemsiz sandıklarımızı; Dede Korkut’u okutmak yerine geceleri,
Avrupai değer ve hükümlere dayalı hikayeleri ezberletmekten vazgeçersek
çocuklarımız için, belki de daha güçlü ve bilinçli yarınlar bizleri bekliyor olacaktır.
Ne dersiniz?
Şimdi tartışması olmasaydı gündemde o telli Türk çalgısından daha kimler kimler bihaberdi sizce.
Nogay ve Kazak Türklerine aslı dayanan Orta Asya kültür çalgısı Dombıra’nın diğer bir adının Dutar oluğunu kim bilecekti mesela.
Saza benzediğini, ahşaptan gövdesi ve sapı olduğunu;
Tellerinin liflerden veya naylon tellerden yapıldığını vs. vs.
Evet işte Dombıra! Ama bu kadar değil.Şöyle ki sözleri Arslanbek Sultanbekov tarafında yazılmış ve Türkler arasında adeta marş şeklini almıştır. Eserin sözlerini şahsen çok kıymetli buluyorum.
Bir kısmında denir ki,
Nogayların derdi sayısız her gününde
Yiğitlerin uyumadığı günlerde
Yürüklerini cesaretlendiren
Savaşlarda güç veren
Görüp geçirmiş dombıra…
Sözler aşikar. Bestelenmiş haliyle insanın kanını coşturan türden.
Bir Moğol sinema filmi olan Cengiz Han filminde savaş sahnesinin müziği olduğunu hatırlarsınız. Aynı zamanda Kazakistanlı ünlü folk-rock müzik grubu Ulıtav’ın kliplerinde de eser dünyaya açılmıştı.
Türkiye’de de mutlaka bilinen ve benimsenen bir eserdi fakat bu kadar konuşulmasının nedeni siyasi bir zemine hapsedilmekten ziyade eserin, milli mirasa bırakılacak kalitede olduğunu duyurmak olmalıydı diye düşünmekten alıkoyamıyorum kendimi.
Türk dünyasının cevheri paylaşılmakla bitecek kadar sınırlı değildir.
Hizmet(!) Türklüğe ulaştığı sürece…
Bir Kırgız atasözü der ki;
Qazaxı soruşsan dombıranın qolundadır.
Ne yazık ki tam anlaşılması için;
Kazağı sorarsan dombıranın başındadır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.