CHP’li Bülbül’den İmamoğlu’nun tutuklanmasına tepki: “Ne yaparsanız yapın yenileceksiniz”
CHP Aydın Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu CHP Grup Sözcüsü Süleyman Bülbül, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasına tepki göstererek “Ne yaparsanız yapın yenileceksiniz” dedi. CHP’li Bülbül, Pir Sultan Abdal’ın sözlerini hatırlatarak, “Yürü bre Hızır Paşa, senin de çarkın kırılır; güvendiğin padişahın, o da bir gün devrilir” diye konuştu.
CHP Aydın Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu CHP Grup Sözcüsü Süleyman Bülbül, TBMM Genel Kurulu’nda iktidarın yargı eliyle siyasete müdahale etmesinin araştırılması önergesinde konuştu. CHP’li Bülbül, şunları söyledi:
“İktidarın yargı eliyle siyasete müdahale etmesinin araştırılması. Evet, konumuz bu. Gerçekler ne? Açıkça yargı eliyle siyasete müdahale var mı? Var çünkü Ak Parti iktidarı kayyumlar iktidarı haline geldi. Milli irade, sandık karar veriyor; belediye başkanını seçiyor, siz ne yapıyorsunuz? Alıyorsunuz, kayyum atıyorsunuz. Neyle bağlantı kuruyorsunuz? Terörle bağlantı kuruyorsunuz. Yahu, hiç aklınız alıyor mu? ‘Ekrem İmamoğlu suç örgütü lideri’ diye ortaya çıkarıyorsunuz. Yazık ya. Düşünebiliyor musunuz, Bin 200 tane araştırma; mülkiye müfettişleri gelmiş, Sayıştay denetçileri gelmiş, araştırma yapmış ama siz, bir ay içinde yapılan denetlemelerden bir suç çıkarıyorsunuz, örgüt çıkarıyorsunuz. Ondan sonra, karşınızda bulunacak ve sizi yenecek, üç defa yenmiş, dördüncü defa yenecek
“DAYANIŞMA SANDIKLARINDA AK PARTİ VE MHP’LİLER SIRAYA GEÇTİ”
Ekrem İmamoğlu'nu yargı eliyle siyaseten yasaklı hale getiriyorsunuz ama halk biliyor. Halk nereden biliyor? Cumhurbaşkanı ön seçimini yaptık. Pazar günü Cumhurbaşkanı ön seçiminde 15,5 milyon kişi oy kullandı. Kendi memleketimde, o dayanışma sandığına gelenlere bir baktım; AK Parti’ye, MHP'ye diğer partilere oy verenler sıraya geçti, upuzun sıralar oldu. Niçin geldiklerini biliyor musunuz? Haksız, hukuksuz ve hukuka aykırı bir şekilde Ekrem İmamoğlu'nu siyaset dışına itmenize karşı ‘Hayır’ dediler. ‘Hayır’ demeye devam ettiler.
“ANAYASA’NIN İÇİNİ BOŞALTTINIZ”
Sonra ne oldu? Sadece Ekrem İmamoğlu'nu siyaset dışına itmeye kalkmadınız ki Anayasa’nın da içini boşalttınız. Anayasa’nın ikinci maddesi açık: ‘İnsan haklarına saygılı, laik, sosyal bir hukuk devleti’ diyor. Hukuk kalmadı, insan hakları kalmadı, demokrasi kalmadı. Orada tamamen kendisini anlatan ve çıkıp da toplantı ve gösteri yürüyüşünü barışçıl bir şekilde ortaya koyan, sağdan sola her türlü fikre sahip gençlere ne yaptınız? Biber gazıyla, suyla ne yaptınız? Haklarını kullanmalarını engellediniz. O çocukları bir araştırın; o çocuklar içinde sizin çocuklarınız da vardı. Diğer siyasi partilerde bulunan babaların, annelerin çocuklarıydı. Ne yaptınız? Haklarını, özgürlüklerini ortadan kaldırdınız. Yahu, kuralsızlık ortada şimdi.
“NE YAPARSANIZ YAPIN YENİLECEKSİNİZ”
İzmir'de eski baro başkanı, 6 avukat ve 4 stajyer avukatı alıyorsunuz; dört gün TEM'de gözaltına alıyorsunuz, ondan sonra bugün sabah çağırıyorsunuz ‘Serbestsiniz’ diyorsunuz. Vay canına, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nda ‘Serbestsin’ lafı var mı? İfadesini almadan bırakıyorsunuz. Neden dört gün onların özgürlüklerini kısıtladınız? Baro başkanlarını, İstanbul Barosu’nun yöneticilerini görevden aldığınız davada yürüyüş yapmak istiyorlar. Baro başkanları, Barolar Birliği Başkanıyla beraber Çağlayan'dan Beyoğlu'na onları engelliyorsunuz. Bir memlekette avukatlar, baro başkanları, bir memlekette siyasetçiler, bir memlekette gençler özgürce demokratik haklarını kullanmadığı bir ülke hukuk devleti olabilir mi, demokrasi olabilir mi? İşte getirdiğiniz nokta bu, getirdiğiniz nokta bu. Ama unutmayın, yenileceksiniz, ne yaparsanız yapın yenileceksiniz. Bu şekilde bir söz var: ‘Yürü bre Hızır Paşa, senin de çarkın kırılır; güvendiğin padişahın, o da bir gün devrilir”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.