İlçe kongreleri tamamlandı.

Tarih belli… 

CHP İl kongresi 7 Ocak 2018 günü yapılacak.

Bu nedenle de…

"CHP’de malum üçlünün il başkanı?” arayışları başladı.

Kulislerde mevcut il başkanı Bayram İnci’nin yanı sıra eski milletvekili Fatih Atay, eski il başkanı Barkan Kalınomuz, Söke eski belediye başkanı Necdet Özekmekçi, Zekayi Bilgili ve Ali Çankır isimleri konuşuluyordu. Anılanlar arasında ele avuca sığmayacak isimlerin olması Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'nu harekete geçirdi. 

17 ilçe başkanından 13’ünün katılımıyla Efeler’deki Turistlik Park’ta toplantı yapıldı. Özlem Çerçioğlu, Aydın milletvekilleri Metin Lütfi Baydar ve Hüseyin Yıldız ile 12 ilçe başkanı bir de ilçe yöneticisi katıldığı toplantıya Söke, Kuşadası, Didim ve Sultanhisar ilçe başkanları katılamadı.  

Toplantıda il başkan adayları konuşuldu. Sonuçta Hüseyin Yıldız’ın desteklediği Ali Çankır isminde karar kılınırken, yönetim kurulu üyeleri ile kurultay delegelerini Çerçioğlu ile Baydar’ın yazması konusunda anlaşmaya varıldı. Bu duruma ilçe başkanları itiraz etmedi ama çoğunun içine sinmedi. Adayın Salı gününe kadar açıklanmaması kararıyla toplantı sona erdi.

Yerel seçimler yaklaşırken, ellerini ovuşturmuş, milyarlarca liralık muazzam bir bütçesi olan Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin başına yeniden geçmek için çırpınan Özlem Çerçioğlu; ifşa edilen usulsüzlükler, ortalığa saçılan yolsuzluk dosyalarına rağmen arzı endam etmekte olduğu görülüyor. Bu uğurda her şeyi mubah görüp, aday gösterilmek için CHP’yi dizayn etmeye çalışıyor.

 “Nasıl bir yönetim oluşması gerektiğini örgütün önderliğinde konuşup belirleyelim, herkes de ortaya çıkan ortak karara uysun” prensibindeki bir toplantıya itirazım olmaz. Örgütün güçlü olabilmesini sağlamak, 2019’da iki kritik seçim olacağını göz önünde bulundurarak uzlaşmacı yapıda güçlü bir yönetim oluşturmak başka şey, cumhuriyeti kuran partiyi güdümlü hale getirmek başka şeydir. “Yönetim kurulu üyeleri ile kurultay delegelerini biz yazacağız” demek CHP’yi güdümlü hale getirmekten başka bir şey değildir.

Çerçioğlu’nun ihtirası partiyi bölüyor, zarar veriyor. Hâlbuki siyaset, bütün kişisel ihtiraslarından arınmış, dürüst ve ahlaklı olmanın yanında donanım, birikim, politik vizyona ve çapa sahip olanların yapabileceği iştir.