Son günlerde İYİ Parti Aydın İl Başkanı Ahmet Ertürk’ün ismi yeniden gündemde. Kamu Politika Uzmanı ve Siyaset Bilimci Gülizar Şengül Peçen’in CHP’li Efeler Belediyesi’nin Kent Lokantası projesine yönelik eleştirileri üzerine, Ertürk yaptığı açıklamalarla tartışmaları alevlendirdi. AK Parti’ye ekonomi üzerinden sert bir dille yüklenen Ertürk, konu CHP’ye gelince adeta yandaş kesildi. Bununla da kalmayıp, Aydın 24 Haber Genel Yayın Yönetmeni Servet Töz’e, “Meslekteki tecrübesini göz önüne alınca iyi niyetinden şüphe etmekteyiz” ifadelerini kullanarak eleştiri oklarını yöneltti.

Ertürk’ün bu çıkışı üzerine, kendisini bir kez daha hatırlamak ve siyasi geçmişine bir göz atmak istedik. Ahmet Ertürk’ü tanıyoruz, evet, ama iyi bildiğimizi söylemek zor.

SİYASİ YOLCULUĞUN ÇALKANTILI HİKAYESİ

Anavatan Partisi Günleri:

Ahmet Ertürk’ü, Aydın Belediye Başkanlığı döneminde Anavatan Partili Hüseyin Aksu’nun yanından ayrılmayan bir isim olarak tanırız. O dönemlerden itibaren, güven vermeyen adımlarıyla dikkat çeken bir profil çizdi.

MHP’ye Geçiş ve Dalgalanmalar:

Hüseyin Aksu’nun MHP’den aday olmasıyla Ertürk de aynı rotayı izledi ve belediye meclis üyesi oldu. Ancak İmar Komisyonu üyeliğine alınmayınca MHP’den istifa etti. Çok geçmeden yeniden MHP’ye döndü. Bu tür dalgalanmalar, Ertürk’ün siyasi istikrar konusundaki eksikliğini gözler önüne serdi.

Şaibeli İşlemler:

Aydın Büyükşehir Belediyesi Atatürk Spor Kompleksi’nin arazi alımındaki şaibeli işlemler, Ertürk’ün siyasi geçmişindeki kara lekelerden biri olarak hafızalarda yerini aldı.

İYİ Parti’ye Geçiş:

MHP’den ayrılıp İYİ Parti’ye katılan Ertürk, burada da tartışmaların odağı olmaktan kaçamadı. Milletvekilliği adaylığı için girdiği önseçimde “para” karıştırdığı iddiaları, siyasette ahlak anlayışına ne kadar sadık kaldığını sorgulatır nitelikteydi.

Kongre ve Koltuk Oyunu:

2024 yerel seçimleri öncesinde Aydın Milletvekili Sivaslı Ömer Karakaş ile yaptığı katakulli, parti içindeki dengeleri alt üst etti. Kongrede kazanamadığı il başkanlığı koltuğuna tepeden inme oturması, demokratik teamüllere aykırı bir adım olarak kayıtlara geçti. Belediye başkaşkanlığı için Aday belirleme sürecinde, “kaç paran var?” sorusuyla partililerin önünü kesen Sivaslı Ömer ile işbirliği ise siyasetteki güvenilirliğini daha da zedeledi. Paralı aday bulamayınca eski iki CHP’liyi aday yapması, tepkiyle karşılanan diğer bir hamlesi oldu.

Seçimlerdeki Büyük Hezimet:

Ahmet Ertürk, İYİ Parti Aydın İl Başkanlığı döneminde büyük bir başarısızlığa imza attı. Partisinin önceki seçimde aldığı 100 bin oyu, kendi döneminde 30 bine düşürdü ve bu hezimetle adını tarihe yazdırdı. Ne var ki, bu çarpıcı sonuç karşısında herhangi bir sorumluluk almayı tercih etmedi.

Siyasetteki bu başarısız tablo, Ertürk’ün liderlik ve strateji konusundaki yetersizliğini açıkça ortaya koyarken, para işlerine olan yatkınlığıyla siyaseti idare edemeyeceğini de gözler önüne serdi. Kendi adıyla anılan şaibeli süreçler ve tartışmalı kararlarla dolu geçmişi, siyasette sadece para yönetimiyle başarılı olunamayacağını bir kez daha kanıtladı.

SORULMASI GEREKEN SORULAR

Ahmet Ertürk’ün siyasi geçmişi, manevralar ve şaibelerle dolu. Hüseyin Aksu’dan Ömer Karakaş’a kadar uzanan süreçte, hep birilerinin gölgesinde ilerledi. Partiler arasında dolaşarak kazandığı pozisyonlar, başarısızlıklar ve ahlak dışı adımlarla taçlandı.

Bugün çıkıp Servet Töz’ün iyi niyetinden şüphe ettiğini söyleyen Ahmet Ertürk’ün, öncelikle kendi siyasi ahlakını ve iyi niyetini sorgulaması gerekmez mi? Unutmamalı ki halk, bir koltuğa otururken arka plandaki ilişkilere değil, liyakate önem verir.

Evet, Ahmet Ertürk’ü tanıyoruz. Ama iyi bir şekilde tanımak, ne yazık ki mümkün değil.