Mehmet EROĞLU
6 Mayıs yurtseverlerin dramı
1965 yılında Ankara Dil, Tarih Coğrafya fakültesi Arkeoloji bölümünde öğrenci idim. O günlerde tanıma onuruna eriştiğim 3 fidandan yakından tanıdığım Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’la şahsen tanışırdım. Yusuf Aslan Yozgatlı Hüseyin İnan’da Kayserili idi.
3 Fidan’ın yüreklerimizi yakarak sonsuzluğa uğurlanışının yıldönümü 6 Mayıs.
Bu Yurtsever 3 fidanın idam edilmemesi için çok ama çok çabalayan bir yüce ulu çınar olan Halit Çelenk de bu 3 fidanla buluştu 5 Mayıs 2010 da.
Bu kez, mahkeme koridorlarında veya idam sehpası önünde değil, sonsuzluğun ışığında buluştu 3 Fidan o koca çınar Halit Çelenk.
Ağabeyleri, Halit Çelenk’le birlikte, tarihin yarım bıraktığı “Tam Bağımsız Türkiye!” destanına ışık olacaklar yeniden! Ülkemde.
Onların aydınlanma ışıkları hiç sönmeyecek her gün yeni bir güneş gibi ülkemizi aydınlatacaktır.
Günler o destana muhtaçtır!..*
Sıradan bir gün değildir 6 Mayıs.
Hem Ölümsüzlüğe; hem ihanetlere milat bir 6 mayıs!..
O zamanın faşist yöneticileri İntikam uğruna, acımadan canice zamansız soldurulan üç güzel gülün, ölümsüzlük adına; yüreklerde; tazelenerek açtığı gün olacak 6 Mayıs…
Halkın bağımsızlığı ve özgürlüğü uğruna; darağacında onurluca can verenlerin, geçen yarım asra rağmen, faşistlere inat; yüreklerde o günlerin tazeliğiyle yaşatıldığı gündür 6 Mayıs.
Acımasızlığının zalimliğin tüm hünerleriyle yüklendi faşizm gençlerin haklı taleplerine!…
Ne yazık ki; işbirlikçiler kazandı!.., Darağaçları kuruldu,
Sade gençler değildi darağaçlarında can veren!.. Hukuktu!.. Demokrasiydi… Özgürlüktü, ülkenin yurtseverliği ve aydınlık geleceğiydi.
Bağımsız bir ülke yaratma yürekliğinin, mahkeme kararıyla yok edildiği tarih 6 Mayıs!..,
Ülke servetlerinin ve dahi kalelerinin, limanlarının; bankalarının, topraklarının rahatça satılması için yaratılan ortamın da miladı 6 mayıs!..
Çuval geçirme küstahlığının, parmakla çağrılma onursuzluğunun, mektupla tehdit aymazlığının, demokratik, laik sosyal hukuk devletini katletmenin peşinden koşanların cirit attığı ortamların oluşturulması adına kurulan tezgahların da miladıdır 6 Mayıs!..
Bir 6 Mayıs’tır ki o, 1972’nin; kör gecesinin saat; 01.00’i ile 03.00’ü arası; yaşanan; onurlu ve unutulmaz bir drama sahne olmuştur.
Geçen 48 yıllık süre bile, bu 6 Mayıs’ta yaşanan acıyı küllendirmeye yetmemiş, ipin ucunda ölüme giderken yaşanan onuru gölgeleyememiştir.
Onlar tüm yurtseverlerin yüreklerinde yaşıyor ve yaşayacaklar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.