Nermin AKKAN
Yayla Rüzgârı
Aslın neslin bir merkep niçin ulursun
Sahibine yük devret rahat solursun
Yok, eğer rızadaysan merkepliğine
Anırmaya devam et semer bulursun
***
KIZIL GÜL!
Yüreğimdeki aleve eşsin.
Kızıl, kıpkızıl gül.
Özüme özel ödül
Dil dudak denkleminde
Aşağıdaki üç değil
Yukarıdaki beşsin
Kızıl, kıpkızıl gül
Gülüşlerim ol gül
Yüreğimin alevinin temsilinde
Yok senden özge misâl
Bebek dudaklarımda sendin
Son nefesimde de sen kal
Kızıl, kıpkızıl gül
Son gülüşüm de sen ol
Dudaklarım da sen gül.
Yare hasretimin adısın
Vuslatımın tadısın
Kızıl Ötesi gül
Yüreğime gömül
NEDENSİZ KIZARSINIZ ONLARA
Bazı kimlikler özenti merkezidirler ve aynı zamanda gizli bir öfkenin de paratoneridirler.
Nedensiz kızarsınız onlara, içinizde ki yetersizliğin yeterlilik halleridir çünkü onlar.
Üstelik içinizde ki kısıtlanmış " ben " olmasına izin verilmemiş bir çocuğun benlik kaygısıdır bu.
Oysa onlar farkında bile değillerdir sizde uyandırdıkları bu duygunun ve merak ta etmezler hiç onlara olan bilenik dişlerin ısırma arzusunu.
Ancak alenen bir haksızlığa uğradıklarında sözel veya fiilen zarar gördüklerinde savunma merkezleri saldırı konumuna geçer hemen ve sonucu alana kadar da pes etmezler hiç.
Uğradıkları haksızlığı sineye çekmek veya kadere sığınıp pısmak onlara göre değildir.
Bilirler ki bireyden öte davranışa hakedilmiş doğru tepki verilmediğinde bireylerden oluşan toplumun değişme ve gelişme şansı yoktur. Bu inançla ve özgüvenle kendi adlarına bir öncü beklemeden beklentisiz doğru tepkiyi verirler.
Bilindik korkuları yoktur onların. Saklı duygular da yaşamazlar yaşayamazlar asla. Alenidir her adımları, kristal küre şeffaflığında yaşadıkları için kırıklarına ağıt yakmadan keserler kıranlardan yürek bağlarını.
Taşıdıkları o kanıt gerektirmeyen güçlü dürüstlük ve sahipsizlik özelliklerine endeksli zenginliklerinin kıyısızlığını ve bu yetkinlik için seve seve ödedikleri bedelin farkındalığıyla meydan okurlar dünyaya.
Şans eseri bu insanlarla yolları kesişenler " dost " sözcüğünün anlamını bu kimliklerden öğrenirler ve dostlarıysa bu endemik türdeki insanlardan biri gerçekten şanslılar demektir.
Hasb-el kader karşı karşıya gelmişseniz bunlardan biriyle, haksızlık etmişseniz bile isteye başınıza iş açmışsınızdır kesinlikle.
Ucuz manevralar ve çekinik hamleler yapmayı bilmedikleri için Yaradan tarafından kesinlikle korunacaklarına olan inançlarıyla üstüne üstüne giderler muhataplarının.
Bu insanları düşman seçerken bir kez daha düşünmelisiniz aslında.
Dostunuzsa eğer böylesi biri ne mutlu size ki dostlukları hazinedir bilene.
Ne mutlu bana ki adı bende saklı her yaşlı bir dostum var benim ve şükründeyim.
KUTLAYALIM CAKİHAV' DA
Göbeğini hep birlikte kestiğimiz bebek Elim
Kırk yaşında ey ahali kutlayalım Cakihav'da
Makasları ellerinde ebeleri ünleyelim
Kırk yaşında şimdi vali mutlayalım Cakihav' da
***
Elim bebek İsa ile vaftiz edilip aklandı
Kulağına ezan ile adı okunup taklandı
Hahamların cübbesiyle yıllar boyu kundaklandı
Kırk yaşında hadi gali putlayalım Cakihav' da
***
Atın kurdun güvercinin emeğiyle ergen Elim
Arıyla serpilsin dedi sahiplendi her Ege'lim
Aklı ayağa indirdi her kim varsa aklıselim
Kırk yaşında ehl-i bali utlayalım Cakihav'da
***
Çimen der ki bu çakallar " gün bu gündür " narasıyla
Birlikte necis sakallar kalplerinin karasıyla
Döktüler masum kanları bir kaç saat arasıyla
Kırk yaşında ki şu lâl/i şutlayalım Cakihav'da
***
Ehl-i bali: Bali çeken /koşulsuz kulluk eden
Utlamak: gururlandırmak, onore etmek
Cakihav: Ca/mi ki/lise hav/ra karışımı, vatan hainlerinin mekânı
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.