Vekil kendine ayrıcalık tanır mı?

Demokratik temsil ilkesi, Parlamento/Meclislerde görev yapan milletvekillerine görevlerini tam bağımsızlık ve etki altında kalmadan yerine getirebilmeleri için çeşitli Anayasal ve yasal hak ve olanaklar tanımayı amaçlar.

Bu haklar ise; yasama dokunulmazlığını ve yasama sorumsuzluğunu gibi yasama bağışıklıkları ile maaş yerine verilen ödenek ve yolluklar, emeklilik hakları ve diğer imkânlar olarak sayılmaktadır.

Milletvekillerine sağlanan bu hak ve olanaklar demokrasinin gerçekten uygulandığı ülkelerde olduğu gibi sadece gerektiği kadarıyla tanınmalıdır ki, milletvekilliği ayrıcalıklı bir görev halini almasın.

Aksine olan durumlarda ve hele bir de o (aksine) anlayış hâkimse, milletvekilliği halkı temsil görevinden uzaklaşır, herkesin (liyakatini ve yeterliliğini sorgulamadan) yapmak isteyeceği, güç ve nüfuz unsurunu barındıran bir meslek haline getirirlir ki, şaşılıp yadırganılmamalıdır.

Ülkede fiili durum ve anlayış açısından bakılınca, kim güç sahibi olmayı istemez. Kim farklı bir konumda statü elde edip farklı imkân ve imtiyazlardan yararlanmak istemez.

Türkiye'de milletvekillerine sağlanan hak ve imkânlar ise, zamanında yüksek yargı birimlerince birçok kez iptal edilmiş olmasına karşın ekonomik ve sosyal açıdan ayrıcalıklı bir aşamaya ulaşmıştır ki, bu hal, yönetilenler/halk nezdinde TBMM üyesi milletvekillerine karşı haklı eleştiriler getirmektedir.

Google’dan şöyle bir bakayım dedim. “2024 yılı milletvekili maaşı 110 bin TL oldu” diyor. “Hem emekli hem vekil maaşı alan bir kişinin aylık geliri 230 bin TL'ye yükseldi” iğini öğreniyorum.

Meclis'te hem emekli olan, hem de vekil olarak görev yapan yaklaşık 300 milletvekili bulunuyormuş. Bu vekiller 2023'ün ikinci yarısında 147 bin TL maaş alıyorlarmış. Yapılan son zamlarla maaşları 230 bin TL'ye yükseltilmiş.

Sadece milletvekilli olanların maaşı ise 73 bin 329 TL'den, yaklaşık 110 bin TL'ye çıkmış.

Sadece Emekli Milletvekili maaşı alanların ise 51 bin 970 lira olan maaşı ise yeni artışlarla birlikte 77 bin 565 lira olmuş.

Varın siz; 12 bin 500 Lira alıp ta 25 bin lira ev kirası ödeyebilmek için kıvranan emeklileri düşünün!

Vekillerimize tanınan kıyaklar bununla da bitmiyormuş,

Meclis Lokantasında,

Çay 1.50 TL.

Soda 1.50 TL,

Kola 3.75 TL,

Çorba 2.50 TL, Sütlaç 4 TL,

Vişneli Tayfır 6 TL ,

Kıymalı Pide 12 TL,

Adana Kebap 18 TL

Kuzu Şiş 22 TL imiş.

Biz sıradan emekliler, sıradan salaş bir pideciye gidip bir porsiyon kıymalı pide yemeyi ve yanında bir bardak ayran içmeyi de unutmuş haldeyiz, iyi mi?

Daha bitmedi,

Bir milletvekilinin etkinliklerinde kendisine yardımcı olmak üzere üç personel çalıştırma hakkı varmış.

Bunlar; Danışman, İkinci Danışman ve İlave (Yardımcı) Personelmiş. Bunlar için kadro şartı aranmıyor ve diğer kanunların sözleşmeli personel çalıştırılması hakkındaki hükümlerine bağlı değilmiş.

Bunlara yapılacak ücret ise; özgü düzenleme ve statüye bağlıymış ve devletçe ödenen maaşlardan ibaretmiş. Yani,6253 sayılı Kanun'un 30'uncu maddesine göre görevlendirilir. Bu personelin çalıştırılma usul ve esasları ile mali ve sosyal hakları TBMM Başkanlık Divanı'nca belirleniyormuş.

Milletvekili personeli olabilmek için,

“ * Danışmanın; en az iki yıllık yüksek öğrenim görmüş olması ve herhangi bir milletvekili ile ikinci dereceye kadar (bu derece dahil) kan ve sıhri akrabalığı bulunmaması,

* İkinci danışmanın; kamu kurum ve kuruluşları ile kamu tüzel kişiliğini haiz kurumlarda çalışan personel olması ve en az lise mezunu olması,

* İlave (yardımcı) personelin en az ilkokul mezunu olması ve herhangi bir milletvekili ile birinci dereceye kadar (bu derece dahil) kan ve sıhri akrabalığı bulunmaması,

* 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 48'inci maddesinde aranılan genel şartları taşıması,

* Her ne suretle olursa olsun gelir getirici bir faaliyette bulunmaması,

* Görevlendirilmelerine ilişkin milletvekilinin yazılı talebinin olması, gerekmektedir.” gibi şartları taşımak gerekiyormuş?

5335 sayılı Kanun'un 30'uncu maddesinin ikinci fıkrasına istinaden emeklilik aylığı kesilmek şartıyla açıktan sözleşmeli personel statüsünde milletvekili danışmanı veya milletvekili (ilave) yardımcı personeli olarak görevlendirilebilirmiş.

Yani Emekli aylığı alan bir kişi milletvekili personeli de olabilirmiş.

Bunların göreve başlatılmasında hiçbir sınav uygulaması yokmuş. Şuana kadar da hiçbir kimse bunların alımlarında sınav şartı getirilsin teklifinde bulunmamış.

Bu personellerin göreve başlatılmasında sınav şartı da yokmuş.

(Dileyen, dilediğini dilediği şekilde atama serbestîsini haizmiş, keyfiyete bak sen! istismara ve suiistimale açık değil diyorsanız o da sizin bakış açınız)

Danışman, ikinci danışman ve ilave personelin sözleşme veya görevlendirmeleri milletvekilinin ilgili yasama dönemi içinde milletvekilliği sıfatını kaybettiği tarihte veya tüm sayılanlar açısından milletvekili genel seçimlerinin ardından yapılan ilk seçimle TBMM Başkanının seçildiği tarihte hiçbir işleme gerek kalmaksızın sona ermiş sayılırmış. Bunların kadroya geçme hakları yokmuş.

Bir zahmet o kadar da olsun be ya!

Demokrasinin olmadığı ve ısrarla, inatla uzaklaşılan ülkelerde böyle durumlar normal sayılır, vekillerde kendilerine ayrıcalığı bir hak olarak görür!!!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum