Stratonikeia’da unutulan meslekler yeniden yaşatılacak
UNESCO Dünya Mirası Geçici listesinde yer alan dünyanın en büyük mermer antik kenti Stratonikeia antik kentinin girişinde yer alan birinci köy meydanındaki tarihi yapılar restore edilerek günümüzde unutulmaya yüz tutmuş meslekler yaşatılacak.
Helenistik dönemden Cumhuriyet dönemine kadar tüm medeniyetleri içinde barındıran, içinde hala yaşamın devam ettiği ender antik kentlerden birisi olan Stratonikeia antik kentinde antik döneme ait alanlarda kazı, restorasyon ve konservasyon çalışması yürütülürken, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemine ait yapılarda da titiz çalışma yürütülüyor.
Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile kamulaştırma
Stratonikeia antik kentinin girişinde yer alan Selçuklu Hamamı ve Şaban Ağa Camii restore edildikten sonra 1'inci köy meydanında çalışmalar başladı. Köy meydanında yer alan dükkanlar taş ustaları tarafından aslına uygun olarak tekrar yapılırken, dükkanlara geçmişte bu alanda yer alan meslekler tekrar burada yaşatılacak. Stratonikeia antik kenti 1'inci köy meydanında kahve ve bakırcı dükkanı faaliyete geçerken, özel mülk içinde kalan yapılar da Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile "acil kamulaştırama" yapılıyor. Kamulaştırılan işyerlerinde çalışmalar sürürken, bu alanlarda, berber, manav, terzi, kunduracı, fırın, marangoz gibi unutulmaya yüz tutmuş meslekler tekrar burada yaşatılacak.
Antik kentte ekonomi tekrar canlanacak
Yılın 12 ayı kazı, restorasyon ve konservasyon çalışmasının yapıldığı Stratonikeia antik kentinin girişindeki köy meydanında çalışmaların tamamlanmasının ardından ziyaret için gelen vatandaşlar, hem kahvede oturup çay molası verecek, hem de tekrar faaliyete geçen işyerlerinden alışveriş yaparak antik kentte tekrar ekonomiyi canlandıracaklar.
"Unutulmaya yüz tutmuş meslekleri yaşatmak istiyoruz"
Stratonikeia ve Lagina Antik kentleri kazı başkanı Pamukkale Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilal Söğüt, geçmişte burada yer alan mesleklerin hepsini de bu alanda yaşatmak istediklerini söyledi. Söğüt, "Buradaki köy meydanındaki dükkanlar 1950'li yıllarda görülen haliyle ayakta tutmak istiyoruz. Bakırcıları gördünüz. Kahvehaneler var, ayakkabıcılar var. Sandaletçiler var, terziler var. Küçük dükkanlar var. Buradaki dükkanların hepsini yaşayan bir köy meydanı nasılsa, zeytinyağı satandan tutun da, sebze-meyve satan, ekmek satandan tutun, taşbaskı kumaş dokumaya varıncaya kadar tüm o eskiden var olan meslekleri marangozundan bakırcısına kadar o mesleklerin hepsini burada yaşatmak istiyoruz. Yaşatmalıyız da, çünkü biz bunları burada sahip çıkmazsak burada korumazsak bu meslekler yavaş yavaş azalıyor, yapanlar da azalıyor. Biz onların hepsini buraya davet ediyoruz. Aşama aşama biten dükkanları düzenliyoruz. Tamamen yaşayan bir köy meydanı, yaşayan bir tarihi dokunun içeresindeki yerleşim alanı ve ticari alan oluşsun istiyoruz. O yönde çalışmalarımız devam ediyor ve çok da güzel gidiyor şimdilik" dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.