İZKİTAP okurları yazarlarla buluşturmaya devam ediyor

İZKİTAP okurları yazarlarla buluşturmaya devam ediyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ev sahipliğinde, İZFAŞ ve TACT Fuarcılık iş birliğiyle "Sinema ve Edebiyat" temasıyla düzenlenen İZKİTAP-4. İzmir Kitap Fuarı, 3 Kasım'a kadar ziyaretçilerini ağırlamaya devam ederken, yazar ve şair Ahmet...

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ev sahipliğinde, İZFAŞ ve TACT Fuarcılık iş birliğiyle "Sinema ve Edebiyat" temasıyla düzenlenen İZKİTAP-4. İzmir Kitap Fuarı, 3 Kasım'a kadar ziyaretçilerini ağırlamaya devam ederken, yazar ve şair Ahmet Ümit ile oyuncu, yönetmen ve yazar Ahmet Mümtaz Taylan İzmirlilerle bir araya geldi.

İZKİTAP-4. İzmir Kitap Fuarı'nda önemli isimler, kitapseverlerle buluşmaya devam ediyor. Ülkemizde polisiye roman denince ilk akla gelen isimlerden Ahmet Ümit, İZKİTAP'ta okuyucusu ile buluştu. Başkomiser Nevzat'ın hikayelerini anlatan yeni romanı Yırtıcı Kuşlar Zamanı'nı okurlarla buluşturan Ahmet Ümit, bir sonraki romanı hakkında da ipuçları verdi. Yırtıcı Kuşlar Zamanı'ndaki Nevzat karakterinin çok sevildiğini ve artık bizden biri ve bir kahraman olduğunu ifade eden Ahmet Ümit, roman kahramanlarını öldürmediğini, Nevzat'ı da hiç öldürmeyeceğini söyledi. Ümit, "Başkomiser Nevzat zamansız, yaşlanmayacak, emekli olmayacak, o devam ediyor. Romanın zamanı, gündelik hayatın zamanı değil, o nedenle Nevzat devam edecek. Her kitabımda Başkomiser Nevzat olmayacak, çünkü aynı karakteri yazmak sıkıyor, bir süre başka şeyler yazmak gerekiyor. Özlediğim zaman, eski bir dost, akraba gibi Nevzat ile tekrar bir araya geliyoruz. Bir roman yayımlandıktan sonra yeni bir roman düşünmeniz gerekiyor ve aklımda bir şey var" dedi.

Yeni romanda Başkomiser Yıldız Karasu hikâyesi anlatacağım

Yeni romanında asıl karakterin, Kayıp Tanrılar Ülkesi kitabındaki karakterlerden, Berlin Emniyet Müdürlüğü'nde görev yapan Başkomiser Yıldız Karasu olmasını planladığını söyleyen Ahmet Ümit, "Yıldız Karasu, Berlin'de yaşayan bir başkomiser. İki kere ayrımcılığa uğruyor, Türk ve kadın olduğu için. Şimdi yeni romanda bir Yıldız Karasu yazalım mı? Anadolu, Berlin, Roma arasında geçen, kaçırılan tarihi eserler olsa. Bu kadın polisi yazmak istiyorum. Kadın yüzyılı ve kadınlar uyanıyor, varız diyorlar, biz artık ikinci sınıf vatandaş olmayacağız, sadece anne değiliz, biz insanız, diyorlar. Erkekler neyi yapıyorsa onu yapıyoruz diyorlar. O yüzden Yıldız Karasu'nun olduğu bir karakter yazmayı düşünüyordum, siz de olur diyorsunuz" diye konuştu. Ümit, okurları için kitaplarını da imzaladı.

Ahmet Mümtaz Taylan Ara Toplam kitabını anlattı

Ünlü oyuncu, yönetmen ve yazar Ahmet Mümtaz Taylan da İZKİTAP'ta okuyucu ve okurlarıyla bir araya geldi. "Ara Toplam" isimli kitabını pandemi döneminde yazdığını söyleyen Taylan, "Bugüne kadar meslekte, aile hayatımda ne yaptım, arkadaş, dost, evlat, baba, yurttaş olarak bugüne kadar nasıl geldim, işte bunları anlattığım bir kitap. Önceki yıllarda dergicilik yaptım, Radikal ve Hürriyet'te yazılar yazdım. Her zaman yazıyla ilişkim oldu. Konservatuvar yıllarından bu yana kağıt kalemle aramızdaki ilişki hiç kopmadı ve Ara Toplam onun bir hediyesi, geniş kitlelere ulaştı. Güzel bir şey, bir de bu yolla iletişim kurmak çok keyifli. Kendim için bir şans olarak görüyorum" dedi.

Dizilerin uzunluğu için 45 dakika ideal

Soruları da yanıtlayan Ahmet Mümtaz Taylan, "Dijital platformlar ve beyazperde ayrımını nasıl buluyorsunuz" sorusuna "Sinemaya mani bir şey olduğunu düşünmüyorum. Sinema bambaşka bir alan. Dijital belki TV'yi baltalayabilir, zorlayabilir. Zaten bu televizyon anlayışının gerçekten bitmesi lazım. Saat 20.00'de özetle başlayan 24.00'te biten dizileri üretmek de çok zor. Dünyada 45 dakika ideal, bizde 140 dakikaya kadar çıkıyor. Umarım bu anlayış biter" dedi. Nuri Bilge Ceylan'ın Bir Zamanlar Anadolu'da filmiyle ilgili de konuşan Taylan, "Dünyanın birçok sinema eleştirmeni tarafından, gelmiş geçmiş en iyi 10 filmden biri olarak gösteriliyor. Nuri Bilge'ye çok şey borçluyuz" ifadelerini kullandı.

Taylan, Hakan Günday'ın Daha adlı romanının beyazperde uyarlaması olan, yönetmenliğini Onur Saylak'ın yaptığı Daha filmiyle ilgili olarak da "Daha filmi, içinde olmaktan çok mutlu olduğum, gurur duyduğum bir iş. Hakan Günday harika bir romancı. Bir romanı perdeye taşımak neredeyse imkansız bir şeydir, o kadar güçlü bir romandı ki onun perdeye taşınmasını önemsedik. Onur Saylak ile yüzümüzü kızartmayacak, Hakan'ın da onayladığı bir film ortaya çıktı" diye konuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.