Seçimi Kim Kazandı?

30 Mart 2014 yerel seçimlerinin  kazananı yok. Ama kaybedeni var. O da “DEMOKRASİ”. En çok ve en tartışmasız kaybeden “demokrasi” oldu elbette. Üstelik öyle kaybetti ki, bundan sonra bir demokrasimiz olduğundan söz edebilmek, bu güne kadar olduğundan daha da zor olacak. İleri demokrasi diye diye yasaklar ülkesi olduk. Seçime giderken sosyal medyada yasaklıydı. Hiç kuşkusuz, demokrasinin tükenişi, aynı zamanda iktidarın da tükenişidir. Bütün demokratik ülkelerde Demokrasi kaybediyorsa, iktidar da kaybediyordur.

Cumhuriyet’in ilk yıllarında açık oy, kapalı sayım olduğu dönemlerde belki böyle şaibeler olmuştur. Ama son seçimde bu kadar şaibenin, bunca itirazın, bunca usulsüzlük ve suçüstünün ardından hiç kimse kazandığını iddia edemez. Seçimlere giderken gelişmiş ülkelerin hiç birinin güvenli olmadığı için kullanmadığı  SEÇSİS sistemi tartışıldı. Güvenlik sertifikası olmadığı söylendi. Bu konuda yetkili kurumlar başta ODTÜ olmak üzere sistemin zafiyetleri olabileceğini açıkladılar. Ama sadece SEÇSİS değil, seçimin tümü tartışılıyor.

Demokrasiyi tahrip edebildiği ölçüde kendini başarılı bulan ve her fırsatta bağıra çağıra bunu ilan eden bir iktidarla karşı karşıyayız. Bunca şaibeye, bunca itiraza, bunca usulsüzlük iddialarına hiç aldırmadan zaferini ilan ediyor. Bir siyasi iktidar, iktidarını sürdürebilmek için tüm güç ve olanaklarıyla seçim sonuçlarını bu kadar çok manipüle ediyorsa ve bunu olağan görüyorsa, oyunun sonu çoktan gelmiştir.

İktidardaki Parti Kendi iktidarını da borçlu olduğu hukuka, demokratik usullere saygı duymuyor. Ülkeyi “mutlak” iktidarına taşımak için her şeyi mubah görüyor.

Siyasi iktidar, cemaatin yargı ve emniyet bürokrasisindeki kritik kadrolarından her nevi “hizmet”i, her ihtiyaç duyduğunda bir güzel almış, işi bitince hepsini bir kenara atmış ve cemaat onca afrasına tafrasına rağmen bunun hesabını soramamıştır. Burada ayrıca belirtmek isterim ki bu seçimde aslında en büyük yenilgiyi Cemaat almıştır. Cemaat mensuplarına söz geçirememiştir. Cemaat son dakikada iktidarla  bir uzlaşı yaptı mı bilmiyoruz. Ancak kerhen de olsa cemaat mensupları İktidara oy vermiştir. Yarattıkları “dağ” algısı, “fare” doğurmuştur.

Eğer seçim sonuçlarının üzerine bunca şaibenin gölgesi düşmeseydi, bu seçimlerde hiç kuşkusuz muhalefetin CHP ve MHP’nin sayfalarca yenilgisinden söz edebilirdik. Kendilerini sorgulamalarını aynaya bakmalarını nerede hata yaptıklarını sorgulamalarını isterdik. Ama bunca manipülasyonun ardından, bu pek insaflıca olmaz. Elbette, seçimlere katılıp, şu ya da bu biçimde kaybetmiş “muhalif” siyasi partilerin, seçimlerden ve güzel ülkemizde son iki yıldır yaşanan toplumsal olaylardan çıkarması gereken dersler var.

Üzgünüz. Bu seçimlerde özgürlük kazanmadı. Aydınlanma kazanmadı. Haklı olan kazanmadı.

Ama başka iyi bir şey oldu. Bunca zorlamaya karşın, iktidarın dilinden düşürmediği o “yüzde elli” artık onunla değil. Ülkenin “yeni çoğunluğu” iktidarın arkasında değil.

Güzel ülkemiz eğer yeniden normalleşebilecekse, yeniden demokrasi kapısını aralayabilecekse, bu toplumsal duygu durumundan doğru ilerleyerek başaracağız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum