Fuat Tütüncüoğlu

Fuat Tütüncüoğlu

Ölüm Aylığında Bilinmeyen Şartlar

Değerli okurlarım,Şu anda masamda 1998 yılında vefat eden Aydınlı Fikri E.isimli bir vatandaşımızın dul eşinin bana incelemem için getirdiği bir dosya var.Yıllardan bu yana aşındırmadığı kapı,sorup soruşturmadığı kişi kalmamış.

Sosyal Güvenlik Kurumuna gide-gele saçlarına ak düşen bu vatandaşımızın dosyasındar hareketle Özellikle Ölen Bağ-Kur’luların geride kalan dul yetimlerine nasıl aylık bağlanıp bağlanamayacağını sizlere ayrıntıları ile açıklamaya çalışacağım.

Sorun Şu ; 1998 yılında vefat eden bu kişinin 730 gün Bağ-Kur prim ödemesi var. Bu Rahmetlinin geride kalan dul ve yetimlerine maaş bağlanır mı ? bağlanmaz mı ?

İdeal bir sosyal güvenlik anlayışında ölüm halinde aylık bağlanması için prim şartı aranması doğru değildir. Ne zaman ve nereden geleceği belli olmayan ölüm durumunda hak sahiplerine şartsız olarak aylık bağlanması, sosyal devlet olmanın maliyeti olarak görülmeli ve ölen sigortalının hak sahipleri, bu sosyal tehlikenin zararları ile baş başa bırakılmamalıdır. Ancak, Devletin, personel politikasını belirlemede büyük önemi olan emeklilik düzenini aktüeryal dengeleri gözeterek bilimsel verilere göre belirlemesi ve buna göre gerekli yasal düzenlemeleri yapması da zorunludur. Bu düzenin korunması, Anayasa’nın 60. maddesinde yer alan sosyal güvenlik hakkının güvenceye alınması için de zorunlu bir gerekliliktir. Sağlam temellere oturtulmayan bir sosyal güvenlik kuruluşunun emeklilik nedeniyle aktüeryal dengesinin bozulması, sosyal güvenlik sisteminin sürdürülemez bir duruma gelmesine sebep olabilir. 
Bu bakış açısıyla değerlendirme yaptığımız takdirde, ölüm aylığına hak kazanmada belirli bir süre sigortalı olarak çalışmış olma şartının aranması doğal görülmelidir. Belirtelim ki; Sosyal sigorta sistemini yani primli rejimi benimsemiş ülkelerde, ölen her kişinin hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanmaz. Mutlaka belirli bir süre sigortalı olma ve prim ödeme şartı aranır. Bu şartlar ülkemizde geçmiş yıllarda yasalarla sıkça değiştirilmiştir. Böylesi köklü değişiklikler birçok dul ve yetimimizin emeklilik hakkı olmasına rağmen yeterli bilgi sahibi olmaması nedeniyle emeklilik müracaatında bulunmaması sonucunu da beraberinde getirmiştir. 
 

ÖLÜM AYLIĞI ŞARTLARINI ÖLÜM TARİHİ BELİRLER 

Sigortalının ölümü sonrası geride bıraktığı hak sahiplerinin diğer bir ifade ile aile efratlarının ölüm aylığına hak kazanabilmesinin şartları ölüm tarihi ve hak sahipleri yönünden farklılıklar göstermektedir. En son sigortalılığı 4/a kapsamında bulunan kişinin ölüm tarihi 1 Ekim 2008 tarihinden önce gerçekleşmişse, 506 sayılı Kanun hükümlerine göre ölüm aylığına hak kazanmada aranan şartlar geçerli olur. Sigortalı 1 Ekim 2008 tarihinden sonra ölmüş ise 5510 sayılı Kanunun ölüm sigortası şartlarının sağlanması halinde aile bireylerine ölüm aylığı bağlanır. 
1 Ekim 2008 tarihinden sonra ölen ve ölmeden önceki son sigortalılığı 4/a kapsamında olan kişinin hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanabilmesi için, sigortalının ölüm tarihinde; 
- En az 5 yıl sigortalılık süresinin bulunması, 
- Her türlü borçlanma hariç en az 900 gün sigorta primi ödenmiş olması veya borçlanma dahil olmak üzere en az 1800 gün prim ödemiş olması, 
- Ölen kişinin malullük veya yaşlılık aylığı almakta iken ölmesi veya malullük veya yaşlılık aylığı bağlanmasına hak kazanmış ancak henüz işlemi tamamlanmamış olması, 
- Sigortalı olarak çalışmaya başlamaları sebebiyle SGK tarafından bağlanmış bulunan malullük aylığı kesilmiş iken ölümün gerçekleşmiş olması gerekmektedir. 

4/a Kapsamındaki sigortalıları açısından önem arz eden sigortalılık süresi, sigortalının uzun vadeli sigorta kollarına tabi olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarih ile aylık bağlanma talebi arasında geçen süredir. Ölen sigortalılar için ise sigortalılık süresi ilk defa sigortalı olunan/prim ödenen tarih ile ölüm tarihi arasında geçen süredir. Şayet askerlik vazifesinden sonra sigortalı olunmuşsa, sigortalılığın başlangıcı askerlik borçlanması ile borçlanılan süre kadar geriye götürülebilir. Yine sigortalının prim ödeme gün sayısının borçlanma hariç 900 günden fazla olması şartıyla sigortalılık süresinin borçlanma yoluyla 5 yıla çıkarılması durumunda da aylık bağlanma kşartı sağlanmış olur. 

Devam edecek…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.