Sıklıkla kullanılan sözcükler vardır.

Kardeş, arkadaş, meslektaş, sırdaş, dost, kalleş, hırsız, yalancı, talancı, istismarcı.

Peki, ama kim bunlar?

Yine her toplumda insan tipi tanımlamaları vardır.

Bazıları; kendi kimliklerinin ne olduklarını bilirler ama kendilerini asla o tanımla ifade etmezler.

Bazıları; dini, bazıları ırki, bazıları etnik, bazıları mezhep, bazıları cinsiyet, bazıları renk, bazıları statü, bazıları unvan tanımlaması yapar. Bunu yaparken de kendine tanım getirir.

Ben meslek hayatımda öyle insanlar gördüm ki çıkarı için güçlü gördüğü herkesin önüne seccade sererler.

Bu tipler amacına ulaşmak için ise; hemen her yöntemi, her aracı kullanır. Silahlardan daha etkili olanı ondan daha tesirli olan öldürücü olan, sözler ve yazılardır. O nedenle karar veren, konuşan veya yazan yalakalar esip gürleyerek kendini çok olağan üstü olarak görürler ve göstermeye çalışırlar.

Bilgi birikiminden, tarih bilincinden, gerçekler dünyasından uzak, devlet, millet, vatan, kültür kavramını kavrayamayanlar, kişisel çıkarları için her türlü biat ederler.

Dürüst ve namuslu insanlar ülkesi için nefesini ve kalemini halkın ve doğruluğun emrine verirler.

Ama bazıları kimlik, kişilik, fikir değiştiren siyasetçiler, sözde yalaka bürokratlar, ülkemin en büyük talihsizliğidir. İlkesiz, yüzsüz, onursuz insanlar için önemli olan kişisel çıkarlarıdır. Bunları da çok gördüm. Daha önceleri başka fikri fırtına gibi savunan onuru ve çıkarı için başka bir düşünceye biat eden geçmişini unutan veya satan çok çıkarcı gördüm.

Büyük yazar Uğur Mumcu bu gibi çıkarcı biatçılar için ne demişti

"Haklıdan yana değil, güçlüden yana olanlar korkak ve kaypak olurlar. Güç merkezi değiştikçe dönerler; fırıldak olurlar."

Kardeşlik; çoğu kez de benzer düşünceye, inanca sahip olanlar arasında kullanılır.

İçtiği su ayrı gitmeyen arkadaşa ise son zamanlarda kanka yani Kan kardeşi deyimi kullanılır.

Dürüst bir insan, üçkâğıtçı hain, işbirlikçi biri ile kardeş olabilir mi?

Aynı inanca sahip olmalarına rağmen biri hakkı gözetirken, diğeri dini veya fikrini istismar ederek bir şeylere sahip oluyorsa bunlar dost olabilir mi?

Doğru konuşan biri, sürekli yalan söyleyen biri ile kardeş veya dost olabilir mi? Olmaz tabi ki!

Dürüst, namuslu, ahlaklı olanlar olabildiğince bağırıyor; ben seninle dost değilim olamam! Diyor ama kimse duymuyor. İstismarcılar ve çıkarcılar için vatan sevgisi pek olmaz onlar için her şeyden önemli olan çıkarlarıdır. Böyle birini de çok yakından tanıyorum.

Dostluk; belli idealler, belli değerler etrafında buluşmak, bir gelecek vizyonu etrafında kenetlenmek, insanlığın tamamının huzur ve barışı adına tek yürek haline gelmektir. Ortak tarih ve kültür bilinci; insanları bir arada tutar, bir millet olarak geleceğe taşır.

Dostluk; kendi milletine, kendi vatanına, ülkesine, onlarla birlikte tüm insanlığa, mazlumlara, mağdurlara ulaşmak, onlara el uzatma, onlara kucak açabilmektir.

Zira milleti teşkil eden ana unsurlar; tarihtir, kültürdür, ortak idealler, ortak değerlerdir. Aynı toprak parçası için, aynı bayrak için, aynı idealler ve değerler için bu vatan için şehit düşmüş ve aynı mezarlıkta yan yana yatan şehitlerinde çıkarcılardan ve fırıklardan, hakları var. Çıkarcıları ve fırıldakları kollayıp onlara önemli makamlar vermek bu millete yapılan en büyük kötülüktür.

Dostluk; bu ortak özelliklere inanmak, savunmak ve uygulamakla olur.

Kuru kardeşliğe, slogan kardeşliğine teslim olunmaması gerekir.

Sevmek ve güven duymak istersen, kişiliğe önem ver.