Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nun, köyüne dönmek isteyen vatandaşlara 5 gebe düve desteği vereceğini açıklaması, son yıllarda kırsal kalkınma adına duyduğumuz en umut verici projelerden biri. Bu açıklama, Ferdi Tayfur’un “Hadi gel köyümüze geri dönelim” sözlerindeki çağrıyı adeta hayat bulmuş bir şekilde karşımıza çıkarıyor.

Şehirleşme, modernleşme ve ekonomik kaygılar nedeniyle köylerden kentlere göç eden insanlar, yalnızca doğdukları topraklardan değil, aynı zamanda doğanın huzur veren dokusundan ve samimi insan ilişkilerinden de uzaklaştı. Şehirlerin taş duvarları arasında sıkışıp kalan insanlar için doğaya dönüş çağrısı, artık bir lüks değil, bir gereklilik haline geldi.

BAŞKAN ÇAVUŞOĞLU’NUN VİZYONU

Başkan Çavuşoğlu’nun “Denizli’de köyüne dönüp hayvancılık yapmak isteyen kardeşlerimize 5 gebe düve desteği başlatacağız” sözleri, sadece bir sosyal destek değil; aynı zamanda geleceğe yönelik bir kalkınma modelinin somut adımıdır. Tarımı ve hayvancılığı canlandırmak, yalnızca üreticiyi desteklemekle kalmıyor, şehirlerdeki nüfus baskısını da hafifletiyor. Köylerin mahalleye dönüştüğü Bütünşehir yasasıyla birlikte kırsal bölgelerin yeniden ayağa kalkması, ancak bu tür desteklerle mümkün olabilir.

Bu vizyon, yalnızca Denizli halkı için değil, tüm Türkiye için örnek alınması gereken bir yaklaşımı temsil ediyor. Aydın 24 Haber yazarı Fügüran Töz’ün “Narenciye üreticisinin gerçek sorunu” başlıklı yazısında belirttiği gibi, “Bir kişiye iyilik yapmak istiyorsan ona balık verme, balık tutmayı öğret.” Çavuşoğlu tam da bunu yapıyor. Vatandaşı üretime teşvik ederek, sürdürülebilir bir ekonomik model oluşturuyor.

PEKİ YA ÇERÇİOĞLU?

Bu noktada, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun yaklaşımı sorgulanmayı hak ediyor. Çerçioğlu’nun yerel üreticiyi destekleme konusundaki çabası elbette takdire şayan. Ancak satın aldığı portakalları üreticiye destek olarak sunarken, bunun katbekat fazlasını reklamlara harcaması düşündürücü. Bu yöntem, kısa vadeli bir destek sunabilir; ancak kırsal kalkınma için gerekli olan sürdürülebilirliği sağlamaz.

Aydın gibi verimli topraklara ve tarım potansiyeline sahip bir bölgede, Denizli’deki gibi somut projelere öncelik verilmesi gerekiyor. Hayvancılık desteği, tarımsal teşvikler ve kırsal bölgelerin altyapısını güçlendirecek projeler, Çerçioğlu’nun yönetiminde ön plana çıkmalıdır.

Başkan Çavuşoğlu’nun tarım, hayvancılık ve kırsal kalkınma konusundaki projeleri, halkın refahını artırma ve şehirlerin yaşanabilirliğini sağlama adına önemli bir örnek teşkil ediyor. Çerçioğlu da bu vizyondan ilham almalı, kısa vadeli çözümler yerine, uzun vadeli kalkınma hedeflerini öncelemelidir.

Bu noktada bir çağrıda bulunalım:

Ey Çerçioğlu! Ozan Çavuşoğlu’ndan değil; Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’ndan örnek al!

Denizli’nin toprağıyla barışan, köylerini canlandıran bu adımları örnek al ve Aydın’ın da doğayla yeniden buluşmasını sağla. Çünkü üretimle kalkınan bir toplum, gelecek nesiller için en büyük mirastır.

Selam ve saygıyla.