Nermin AKKAN
Bu ne mi?
Bu kapitalizm.
Bu Siyonizm.
Bu emperyalizm.
Ve burası Dubai!
Bu adamizm’in dışında kalan, onu kapsamayan her şey.
Memleketimde en köhne bir köşedeki pastanede dünden kalan üç günlük, çikolatalı bir dilim pasta.
Kaç lira mı?
Memleketimde benim koşullarımda yaşayan emekli bir vatandaşın aylık su parası.
Pazar parası haftalık, normal yurdum insanının.
Gerisini boş verin.
Ya da boş vermeyin bir çok şeye varsayın.
Öyleyse, ben burada ....!
Boş verin beni de, ki ben dost misafiriyim refleksolog kimliğimle tıbbın yetmezliğinde.
Yoksa ne haddime!
Evet bu kara dilimcik tamı tamına seksen TL.
Ve burası pırlanta misketlerin zebil olduğu sokaklarda, misket oynamayı bilmeyen çocukların kurgu dünyası.
"Yersen üzüm ekmek, buranın hali böyle" diye tezgahını açık bırakıp uyuyan roman Remzi'nin memleketi değil yani!
Ve nedeni belli, bitmez Türk düşmanlığının tek hedefi yurdumun kıymetini bilme noktasında, öncelikle aslımı ve neslimi uyarma ihtiyacı duyuyorum.
Ramak kaldı!
Her türlü ayrılıkçı söyleme kulak tıkayıp "et tırnak" değil "cana can" da değil "cancan" olma zorunluluğumuz var bizim.
Türk-Kürt, Çerkez-Laz, alevi-sünni, Roman-Boşnak ve bir dolu renkle kendi gökkuşağımızı oluşturup, değişmek için değil, gelişmek için geçmeye çalışalım, her yağan yağmurun ardından bizi saran, bir renkli gökkuşağımızın altından.
Ne mutlu!
Ne mutlu!
Ne mutlu Türkiyeli olana
Ve ne mutlu kimliğinin kompleksinden arınıp
Ne mutlu, "Ne mutlu Türküm diyene!"
Ne mutlu bana ve ne mutlu bu gerçeğin bilincinde olana.
Yaşa varol Türkiye'm!
Yaşa ve kanatlan Mustafa Kemal' in öngördüğü sonsuzluğa.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.