Hiç durmadan hakaret! Yeniden hakaret… Neymişiz ‘’azgın azınlıkmışız’’ şimdi de böyle olduk! Biz azgın azınlık değil terbiyeli çoğunluğuz. Atatürk’ün çocukları, onun vatanı emanet ettiği Türk Milletiyiz! Yeter hakaret ettiğiniz! Biz eğer susuyorsak terbiyemizden susuyoruz. Artık yeter doymadınız mı hakaret etmeye? Dünyanın hiçbir yerinde bir millete, milletine böyle hakaret eden bir hükumet yoktur. Her şeyi söylediniz. Ne öküzlüğümüz, ne adiliğimiz, ne kelleliğimiz kaldı. Biz utandık söylemlerinizden siz hala utanmıyor musunuz?

Edep diye bir şey var. Siz de yok mu? Alt tarafı bir oy yüzünden işitmediğimiz kötü söz kalmadı. Sadece bunlar olsa... İnsanlarda birbirine saygı bırakmadınız. Hiçbir suçun cezası yok. Bütün suçlar cezasız kalıyor. Darp, gasp, tecavüz, hırsızlık hiç fark etmiyor.

Sahi siz ne yapmaya çalışıyorsunuz? Sayenizde iki paralık olan prestijimiz yüzünden Türk denildiği zaman antipati duyulan insanlar haline geldik. Evet bu ülkede bir azgın azınlık var; Suriyeliler! Ülkede bozduğunuz insan dokusu kendi ülkemizde bizi fevkalade üzer hale geldi. Susuyorsak edebimizden!

Yorulduk biz, hakaretlerinizden yorulduk, millet olarak ayrıştırılmaktan yorulduk, sizinle uğraşmaktan yorulduk! Huzura ihtiyacımız var, sakin ve hakaretten uzak yaşamaya ihtiyacımız var, hiç bir zaman diliminde böylesine yorulmamıştık, bu kadar hakarete uğrayıp bu kadar üzülmemiştik.

Ahlaksız olduk! Bize ahlaksız diyenler elalemin sapığına şehit diyor, yakışıyor mu? Elin Suriyelileri burada tatil yaparken, bizim çocuklarımız kan dökerek şehit oluyorken adam hem pedofiliye hem de nekrofiliye sempatiyle bakacak kadar sapık. Buna şehit demek, bizim şehitlerimize hakarettir. Vatandaşa ahlaksız demek artık sözün bittiği yerdir!

İyi konuşun iyi işler yapın, nasıl olsa tarihe geçeceksiniz bari iyi bir şekilde iyi isimlerle anılın. Bu yaptığınız hakaretler size bir şey kazandırmayacağı gibi çok şey kaybettirecek. Gelecekte bir gün isminiz anıldığında utanan biz değil sizin çocuklarınız, sizin torunlarınız olacak. Onların yüzleri kızaracak! Kötü söz sahibine aittir. Sakin olun sükûnetinizi koruyun. Alt tarafı bir seçime gidiyorsunuz, alt tarafı birkaç oy fazla ya da eksik alırsınız. İnsanları böyle aşağılamakla elinize bir şey geçmediğini bu işin sonuçlarını alınca göreceksiniz. Yani hakaretlerinizin size hiçbir artı kaydettirmeyeceğini bilakis çaptan daha da düşüreceğini göreceksiniz…

Türkiye Türkiye olalı böyle bir siyaset dili görmedi. Seviyesiz, basit, hakaret içeren. Biz utanır olduk vatandaş olarak. Geçmişte gördüğümüz o zarif, düşünceli, kibar, nazik özetle janti siyasetçileri tanıyınca. Ağzımız bir karış açık kalıyor doğal olarak. Onlarda insandı. Duyguları, hırsları, idealleri vardı. Gelmek istedikleri yerler, kazanmak istedikleri seçimler vardı. Ama hiçbir zaman terbiye sınırlarını aşarak birbirlerine, vatandaşa böylesine hakaret etmemişlerdi. Seçim sonuçları ne olursa olsun kaybeden kazananı tebrik eder, kutlar, elini sıkardı. Şimdi şu halimize bakar mısınız!

Bilmiyorsanız, tarihin yapraklarını bir karıştırıp arşivlerden öğrenin. Siyasetin hakaretle yapılmayacağını! Tatlı dilin yılanı deliğinden çıkaracağını…