Yerel yönetimler demokratik sistemin vazgeçilmez kurumlarındandır. Halk kendi sorunlarını mahallinde yerel kurumlar aracı ile çözer. Bu manada, halk kendi kendini yönetir denebilir. Yerel yönetimler doğrudan yönetim demokrasilerine örnektir.

Yerel yönetimler yönetilenlerin yönetime doğrudan katıldığı; dayanışma, liderlik ve hesap verme sorumluluğunun yoğun bir şekilde yaşandığı demokratik kurumlardır.

Yerel yönetimler demokrasinin gelişmesi güçlenmesi için gerekli kurumlardır. İnsanlar bu kurumlarda demokratik geleneği ve göreneği öğrenmek ve uygulamak fırsatını bulurlar.

Yerel yönetimler ulusal ölçekteki demokratik sistemin alt yapısını oluşturan kurumlardan oluşur.

Gelişmişlik ile demokratik sistem arasında yakın ilişki vardır. Yurttaşlık vasfını kazanmamış bireylerden oluşan toplumda demokrasiyi yaşatmak mümkün olmamaktadır. Öncelikle gelişmekte olan ülkelerde yerel yönetimler, yerel alan gruplarının baskı ve denetiminde demokratik özelliğini yitirmektedir.  Gelişmekte olan ülkelerde; özellikle, taşra yerel yönetimlerinde demokrasiden söz etmek fazla mümkün görülmemektedir. Günümüzde ülkemizde, bilhassa Doğu ve Güneydoğu Bölgelerinde gerçek yetkinin toprak ağaları, aşiret reisleri ile temsil edildiği görülmektedir. Bu yörelerde mevcut sosyal yapıyı değiştirmeğe talip olmadığı sürece mevcut yerel yönetim biçimlerine olanak tanınmakta, gerçek erk, resmi olmayan yerel otoriteler tarafından temsil edilmektedir.

Gelişmiş ülkeler yerel yönetimlerinin de,  gerçek demokratik temsil içeriğinde ciddi kuşkular vardır.

Siyasal parti genel merkezleri yerel yönetim için ciddi müdahale kurumlarıdır. Bu durum yerel yönetimler açısından ciddi sorunlar yaratmaktadır.

Ülkemizde yerel yönetimlerin ülkenin genel politikasından bağımsız davranamadıkları görülmektedir. Örneğin adayların merkezlerden saptanması halkın her zaman istediğini seçmesinin önünde bir engel oluşturmaktadır. Ancak yerel yönetimlerin genel siyasetin birer parçası olduğu göz ardı edilmemelidir. Ne olursa olsun yerel yönetimler siyasi yapının temelidir.

Şehrimizde yerel yönetim kurumlarının geçmiş dönemlerdeki başarısı tartışılabilir. Başkanlarıyla uyumlu olmayan belediye meclisi; meclisiyle ve halkla sürekli kavga eden belediye başkanı, halka götürülmesi gereken hizmetlerin ertelenmesine ve aksamasına sebep olmaktadır. Bu açıdan güçlü bir yerel yönetim oluşumunun sağlanması için siyasi partilerce gerekli demokratik önlemlerin alınması gerekmektedir.