Ömer ERU
Yaşlıların sorunları
Yaşlıların sorunları iki başlık altında incelenebilir.
1-Kendilerinden kaynaklanan sorunlar.
2-Yaşlının dışında çevreden kaynaklanan sorunlar.
Günümüzde yaşlılık kişisel olmaktan çıkıp artık toplumun ortak bir sorunu haline gelmiştir.
Bu dönemde yaşlılar daha çok hastalanırlar kronik bir hastalıkla yaşamak zorunda kalırlar. Demans, alzeymır, idrar kaçırma, görme bozuklukları, işitme bozuklukları, ostropos, yürüme bozuklukları, sık düşme, uyku bozuklukları, gibi. Bunlar yaşlıların kendilerinden kaynaklanan sorunlardır.
Yaşlılar bu dönemde gelir azalmasıyla karşılaşabilirler. Bu durum o ülkenin ekonomik düzeyi ile ilgilidir. Yaşlıları ekonomik durumları azalınca psikolojik durumları da bozulabilir.
Yaşlılar eğitim, kültür, sanat ve meslek durumları ile ilgili olarak, sosyal uyum sorunu da yaşayabilirler. Uzun süre çalıştıktan sonra birden emekli olmak durumunda kalan yaşlılar kendilerini aniden yalnız kalmış hissedebilirler. Bu nedenle emekliye ayrılacak olan yaşlıların emekliye ayrılmadan en az bir yıl alışma döneminden geçirilmeleri faydalı olur. Bu sürede belli dönem seyahat yaptırılabilirler, tatil yaptırılabilirler bölgedeki sanat etkinliklerine ve güzel sanatlar kurslarına yönlendirilebilirler. Bazı şehirlerde belediyelerin hobi bahçeleri kurmaları ve buralarda yaşlıların çalışmalarını sağlamaları faydalıdır. Şehrin dışında kırsal kesimde beş yüz metrekare bahçeler yapılmakta bahçenin içine prefabrik kulübeler yapılmakta. Buraları emeklilere belli ve düşük bir ücretle kiralanmaktadır. Yaşlılar burada sebze yetiştirebilmektedirler. Kütahya belediyesi bu konuda örnektir.
Yaşlıların emekliliğinden sonra yaşlılıkla ilgili araştırma ve çalışmalar yapılmaktadır. Yaşlılar belli yaştan sonra yaşamdan nasıl memnuniyet duyacaklardır. Bu konuda sosyal yaşlanma kavramının ortaya çıktığını görmekteyiz. Bu araştırma ve incelemelerde, yaşlının sosyal uyumu, yaşlının kendini algılaması, yaşlının topluma aktif katılımının sağlanması, yaşlılığın toplum tarafından algılanması, yaşlılık konusunda sorunların tespit edilmesi ve bunların çözümlenmesi bu araştırma ve incelemelerin konusunu oluşturmaktadır.
Ayrıca yaşlıların yaşam standartlarının yükseltilmesi, yoksul ve düşük gelirlilere yardım edilmesi, tek başına yaşamayı tercih edenlere yardım edilmesi konularında yapılan inceleme ve araştırmalardan sonra ortaya çıkarlan sonuçlara göre yasal düzenlemelerin hemen yapılması gerekir.
Zamanımızda insanlar artık uzun yaşayabilmektedirler. Bu nedenle ülkelerde yaşlı nüfua giderek artmaktadır. İnsanların yaşlanması ve giderek nüfuslarının çoğalması eğitimi ,sağlığı, sosyal güvenliği yakından ilgilenmektedir.
Bu demografik hareketler titizlikle takip edilmeli ve gerekli önlemler zamanında alınmalıdır. Ancak görülen ve ortaya çıkabilecek sorunlar en aza indirilebilir.
2005 yılında yüzde 5,7 olan 65 yaş ve üzeri nüfusun 2050 yılında yüzde 17,6 ya ulaşacağı gözönüne alınırsa bu konuda inceleme araştırma ve alınacak önlemlerin ne kadar ciddi olduğu açıktır. Ülkemizde bu konuda DPT Müşteşarlığı, SHÇEK Genel Müdürlüğü ve sivil toplum kuruluşları çalışmaktadır. DPT ve SHÇEK 2.Dünya Yaşlılık Asamblesi süresinde hazırlanan Yaşlanma Uluslararası Eylem Planı üzerinde durarak yaşlılar konusunda sektörler arası faaliyetlerin planlanması, belirlenen hususların uygulanması ve bu uygulamaların izlenmesi konularında çalışmaktadırlar. Bu konuda 2004 yılında bir ulusal komite oluşturulmuştur. 2005 yılında Türkiye’de yaşlıların durumu ve eylem planı hazırlanmıştır.
İngiltere’de dil eğitimin bulunduğum sırada güzel bir örnek görmüş ve beğenmiştim. Orada yaşlıları toplum içinde yaşamalarını sağlamışlar. Erkek ve kadınların yaşaması içim değişik mahallelerde daireler ve evler tutmuşlar. Burada beşer altışar kişi kalabiliyor. Bunların temizlikleri ve sağlık durumları mahalli belediye başkanlıklarınca sağlanıyor. Belli saatlerde araçlar servis yapıyor. Yaşlılar o bölgedeki kurslara, etkinliklere üretim faaliyetlerine, ticari faaliyetlere hafif hizmet veren sektör çalışmalarına örneğin tezgâhtarlık ve danışmanlık gibi veya sergilere kolaylıkla katılabiliyorlar. Toplumun içinde iç içe yaşayınca da kendilerini yalnız hissetmiyorlar Bu sistemden örnek alarak Yenişehir kaymakamlığım sırasında Özel idareye ait iki dairede bunu uyguladım Özel idarenin boş olan dairelerinden birine altı erkek diğer daireye altı kadın yaşlı yerleştirdik.. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfından gerekli eşyaları aldık. Yaşlılarımız burada yaşamaya başladı. Bunu duyan ilçe esnafı hemen yardıma koştu. Fırıncılar “ekmekleri biz vereceğiz” dedi. Kasaplar “eti biz vereceğiz” dedi. Tüpçüler ücretsiz tüp verdiler. Bir süre sonra Devletten para harcamadan ilçe olarak o yaşlılara sahip çıktık. Bu bizim milletimizin ne kadar yardımsever ve hayır yapma eğiliminde olduğunu göstermesi açısından da çok önemliydi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.