Yeri geldiğinde İslamiyet’i sonuna kadar kullanmaktan bahis duymayan siyasal yapı her davranışıyla İslamiyet’e ve Müslümanlığa bilerek zarar vermekten zerre olsun hicap duymamaktadır.
Bir yanda aşırı kibir, bir yanda küfür, diğer yanda aşırı savurganlık, kamu kaynaklarının sınırsız, sorumsuz bir şekilde kullanılması, şeffaflığın neredeyse çöpe atılması, çılgınca harcamalara ticari sır kılıfı uydurulması, sevgi, saygı ve nezaketin rafa kaldırılması, küfür dilinin sıradanlaşması, dostluğa uzanan ellerin havada kalması, sağ elin verdiğini sol elin görmemesi kuralının gereksiz sayıldığı, dün İtibariyle "Tek yürek " adı altında yapılan yardımların çarşaf, çarşaf yayınlanması, diğer yanda ise 1999’dan bu yana deprem vergisi adı altında toplanan vergilerin nereye harcandığı ile ilgili bilgiye ulaşılamaması, kamu oyundan gizlenmesi daha beteri ise asrın felaketi denilen bu yıkıcı depremde herkesten önce halkın yardımına koşan, aldığını, verdiğini bağımsız denetim kuruluşlarına açan AHBAP kuruluşuna teşekkür etmek yerine saldırıp linç etmeye çalışmak yardımların ruhuna gölge düşürmekten başka bir şey değildir.