Değerli okurlar Kuşadası Üçgözler sitesinde mütevazı bir yazlığım var. Her sene ailece gider iki veya üç ay kalır geliriz. Aydın 24 Haber sitesinde köşe yazarı olduğum için hem Aydın’da hem de yaz ayları kaldığım sitede mecburen bilgisayar kullandığımdan mutlaka sabit telefon olması zorunlu oluyor. Bu nedenle hem Aydın’da hem de yazın kaldığım sitede mecburen sabit telefon kullanmam şart oluyor. Çünkü Internet üzerinden yazdığım yazılarımı gazeteye göndermem gerekiyor.
Bu sene beşinci ayın 20 sinde Kuşadası’na geldim. Hemen Kuşadası Telekom müdürlüğüne müracaat ederek internet naklimin yapılmasını istedim. Müracaattan altı gün geçmesine rağmen bağlanmayınca bana “444 1 444 numarayı arayarak müracaatınızı bildirin” dendi. Ben de uzun uğraşlardan sonra yetkiliyi ulaşarak internetimin naklinin yapılmasını istedim.
İki gün sonra Telekom müdürlüğünden iki eleman gelerek interneti bağladılar.
İki gün sonrada Telekom’dan fatura geldi 153 lira
Zaten bilgisayarım 15 gündür kapalı nasıl olurda 153 lira fatura gelir diye yukarda verilen 444 1 444 numarayı aradım yine uzun uğraşılardan sonra yetkili bir kızımızla konuştum.
Neden bu kadar yüklü fatura geldiğini sordum yetkili bayan da bir inceleyelim diyerek faturayı inceleyeceğini söyledi. Sonrada bayan fatura dökümünü verdi 80 lira bilgisayar aidatı 30 lira nakil ücreti 43 liraya yakında internetim açtırmak için ücretli çalışanları çağırmışsınız size gelen elemanlar şirketin elemanı bu 43 lirada onların ücreti.
Şaşırdım kaldım kızım ne ücretli elemanı ben Telekom’a müracaat ettim onlar gönderdi bu ne demek yaptığınız soygundur Telekom’un ayrı ücretli elemanımı olurmuş dedim.
Artık ne derseniz deyin ne kadar itiraz ederseniz edin Telekom’a Lübnanni Haririnin attığı kazıkları Telekom bizlerden çıkarıyor.
Telekom özelleştikten sonra vatandaşa değil hizmet vermekte eziyet etmekten başka bir işe yaramaz hale geldi.
Değerli okurlar Alternatif gazetesinin yazarı Sayın Sabahattin Önkibar bir video yayınlamış bakın neler söylüyor.
1990’ların başında İslamcı holdingler vardı. Bunlardan bazıları İhlas holding Kumbasar holding ve Yimpaş holdinglerdi. Bunlar çok büyük paralara hükmediyorlardı. Bu sermayelerin kaynağı nereden geliyor diye sorarsanız namazında niyazında abdestinde olan inanmış insanların bunlara güvenip de Alın teri paralarını vermeleri. Bu holdinglerin topladıkları paralar 15 milyar doları buluyordu.
Bunlardan Yimpaş holdingi kuran Yozgatlı bir iş adam sıradan bir isimdi. Bu holdingler faiz vermeyeceğiz kardan hisse vereceğiz diye Avrupa’daki Türklerden çok büyük paralar topladılar. Sonra ne oldu derseniz bu sermaye hortumlayıp batırdık diye topladıkları paraların üzerine yattılar. Başbakanlık teftiş kurulu incelemesinde 750 milyon dolar çalındığı tespit edildi. Bunu da açığa çıkaran o zamanlar Başbakana bağlı olan Ahmet Ertürk yapıyor.
Yimpaş’ın patronu Yozgatlı Dursun Uyar AKP iktidarları döneminde paraları hortumlamaktan tutuklanıp kısa bir süreliğine cezaevine girdi.
Peki, patron tutuklandığında Yimpaş’ın genel müdürü ve diğer üst yöneticilere bir şey oldu mu?
Hayır, hiçbir şey olmadı. Hatta üst düzey genel müdürü olan Fuat Oktay sonradan Cumhurbaşkanlığı yardımcısı oluyor. Hayırlı olsun Cumhurbaşkanı yurt dışına çıktığında Cumhurbaşkanlığına vekâlet ediyor. Çok önemli bir makam.
Gelelim Telekom’un durumuna:
Türk Telekom 2005 yılında altı milyon dolara Lübnan başbakanı Hariri’ye devredildi. Hariri’ye devredilmeden önce Telekom her sene iki buçuk milyar dolar kar ediyordu. Hepsinden önemli stratejik bir konuma sahipti. Devletin önemli bilgileri buradan geçiyordu. Üstelik Hariri Lübnan parlamentosundan Ermeni soykırımını geçiren bir başbakan.
Hariri ben Telekom’a yatırımı yapacağım diye Türk bankalardan beş milyar dolar kredi alıyor.
Bırakın yatırım yapmayı Telekom’a ait bazı tesisleri de 800 milyon dolara satıyor. Telekom’un olmazsa olmazı her yere çekilmesi gereken bakır kablo çekmediği gibi mevcut bakır kabloları da bir milyar dolara satıyor.
Telekom Devletin en önemli stratejik bir kurumu, bunun satılması hiçbir zaman ülke yararına değil zararına olmuştur. Neredeyse Devletin Kozmik odası.
Telekom da Hariri’ye satılmadan önce 60 bin kişi çalışıyordu. Hariri aldıktan sonra bu sayı 20 bine düşüyor. Bunların pek çoğu da asgari ücretli.
Daha sonra Hariri yatırım yapacağım diye bankalarda aldığı beş milyar doları ödemedi. Bunun üzerine bankalarda Telekom’a el koydular.
Değerli okurlar asıl en önemlisi Telekom’da devletin yüzde beş hissesi var. Yani Devlet Telekom’u denetlemek için yüzde beş hissesi sabit olarak tutuluyor. Bunu da takip etmek ve aksaklıları önlemek ve hükümete bildirmek için hükümet tarafından atanan bir yetkili var. Peki, bu yetkili tam olarak görev yapmış mı bence ve Sabahattin Önkibar’a göre yapmamış.
Hariri yurt dışına 12 milyar dolar kaçırırken hiçbir önlem alınmamış. Yine Önkibar’ın tespitlerinde bu sene Telekom 754 milyon dolar zarar ettiği iddia ediliyor.
Peki, Bu zararlar kimden çıkacak bizim gibi kazıklanan müşterilerden çıkacak.
İkinci yazdığım “Telekom’un vatandaşa attığı kazık” başlıklı yazımdan sonra Telekom yetkilileri tarafından bana gönderilen bir mailde “bu şikâyetiniz dikkate alındı ama siz ödemelerinize devam ediniz” diyor. Bizimle dalga geçiyorlar.
Anlayacağınız bu gidişle Telekom’dan daha çok kazık yiyeceğiz.
Telekom’un karşısına ikinci bir rakip çıkar da biz bu kazıkçı Telekom’dan kurtuluruz.