Memleket Virane Muhalefet Şahane

Mehmet EROĞLU

Sevgili okuyucular Şahin Mengü’nün yukarıdaki başlıkta verdiği haberde Ülkemizde her türlü bozuk düzenin diz boyu alabildiğine giderken muhalefetten tıs çıkmadığından dert yanıyor.

Başbakanın gündemi belirlediğini muhalefetinden bunun arkasından giderek tuzağa düştüğünü yazıyor. Sayın Mengü’nün bir yerde yazdıkları doğru. Çünkü ülkenin bu denli ağır sorunları varken muhalefet bunların hiç birini gündeme yeterince taşımıyorlar.

Gazetelerin yazdığına göre ABD deki Cumhuriyetçilere yakın Amerikan girişimi Enstitüsünün dergisinin 10 Mayısta verdiği haberde “Bağımsız Kürdistan zamanı geldi” diye bir makale yayınlanıyor. Makalenin içeriğinde Kürdistan’dan önce Türkiye’nin de içinde bulunduğu bir federatif yapının meydana getirileceği bu yapılanmanın geçici düzenlemeler olacağı, federatif yapılanmanın kaçınılmaz olarak bağımsızlıkla sonuçlanacağı dile getiriliyor.

Buna benzer gerek AB, de gerek ABD de birçok olumsuz yazılar yazılıp çizilirken muhalefetten bir ses yok.

AB denen İslam düşmanı oluşum sözde barış süreci başlar başlamaz kırk bin kişinin katili olan PKK’yı terör listesinden çıkarmıştır. Buna da ne muhalefetten nede hükümetten güçlü bir tepki gelmemiştir.

İktidar IMF’den çıkılmasını nerede ise bayram olarak kutlayacak IMF’den çıksan ne olur çıkmasan ne olur. Ülkede işsizlik hızlı bir şekilde artarken, Üniversite mezunları iş bulamazken, çiftçi, esnaf, memur hele emekli çok zor durumdaysa IMF den çıkıp çıkmamak hiç önemli değil.

Siyasetçiler ülkeyi milletten aldıkları yetki ile yönetirler.

Bebek katili Abdullah Öcalan’ın, sadık adamı Sıtkı Süreyya Önder kanalıyla Amerika’da yaşayan Fethullah Gülen’e İmranlı’dan mesaj gönderiyor.”Sayın Fethullah Gülen hoca efendi ile birlikte çalışabiliriz” diye.

Sayın Başbakan da Amerika gezisinde Fethullah Gülen’den icazet almaya Bülent Arınç’ı gönderiyor. Sayın Arınç’ın Amerikan dönüşünde katıldığı TV kanallarında Gülen’e methiler yağdırıyor.

Ama evrensel yapıda belirlenmiş kural, bütün uluslarca da kabul edilen demokrasilerde kişilere asla yer yoktur. Kişiler gelip geçicidir. Önemli olan demokrasinin erdemleridir.

Sayın Arınç’ın siyasal hayatı boyunca söylem ve eylemleri ile demokrasiye yakışmayan davranışları bir yana, Türkiye’ de değil yurt dışında yaşayan bir cemaat önderi için; “Türkiye ve Dünya meselelerini bizden daha iyi görebiliyor, değerlendirebiliyor” diyebilen bir iktidarın önemli ismi ilkokul mezunu bir hocanın bilgisinin ve görüşünün altına sokan bir başbakan yardımcısından demokrasi beklenir mi?

Yıllarca vatanından ayrı olan, kendi ülkesi bile olmayan ABD çan sesleri ve CİA korumasında yaşayan bu yaşlı adamın görüşleri bu kadar önemli ise vay ülkemim haline.

Sokrates’in dediği gibi “Demokrasi, halkına saygı duymaktır”.

Büyük Önder Atatürk “Din ve mezhep hiçbir zaman politika aleti olarak kullanılamaz” demiş.

İktidar terörü durdurmak Beşar Esat iktidarını yıkmak için savaş kışkırtıcılığı yaparken öte yandan kan akmasın analar ağlamasın söylemi ile terörü durdurmak adına içte açılımlar sergilenmektedir.

Bu bakımdan Kürt yapılanmasının oluşumu için idari düzenlemelere ilave olarak anadilde eğitim konusunun garanti altına alınması adı ile kültürel ayrışmayla bir bölünme anayasasının çıkarılmak istendiği yazılıp çiziliyor.

Bu nedenle halkın tepkisini önlemek en azından asgariye indirmek için bu akil adamlar formülü çıkarıldı.

Bu akil adamlar bir Güney-Doğu vilayetleri hariç her gittikleri yerde halkın çok büyük tepkisini çekti. Her yerde iktidar yandaşı sivil toplum örgütlerine konuşup gittiler. Bu akil adamlardan birisi de inci gibi laflar ediyor. Tamda akilliğine yakışacak bir şekilde. Ne diyor: "Çözüm sürecini hayvanlar bile anlamış, ama bazı insanlar anlamıyor

Gel de düşünme.

Aslında din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni olan adama bakın.

Mesleği öğretmen olan ve herkese örnek olacak bu sözde akil Ahmet Gündoğdu.

Bu vatandaş, birde Memur Sen genel başkanı. Memurun hakkını hukukunu iktidara karşı nasıl koruyacak. Kendisi zaten iktidarın adamı. Bunu genel başkan seçen üyeler hiç düşünmediler mi?

Bu akil adamlardan biriside eski solcu şimdi eyyamcı Baskın Oran’ dır. Atatürk için yarı faşist demiş. Kendisine istemediği bir soru sorulunca bağırıp çağıran adama bakın.

Akillerin görevi milleti yalnızca PKK sevimli olduğuna ikna etmek değil, Cumhuriyete düşman etmektir.

Bu iktidar Türkiye’yi AB sokacağız vaadi ile geldiler Ortadoğu ya soktular.

İngiltere’de bir askerin öldürülmesi üzerine Fransa’da resmi ziyaretini kesip ülkesine dönen İngiliz Başbakanı halk nezdinde sevilen bir yönetici. Bizim başkanımızda 15 gün sonra çok büyük bir koruma ordusuyla Reyhanlı’ya gidiyor. Aradaki farka bakın.

Reyhanlı’da bombanın sorumlusu olarak Suriye yöneticilerini gösteriyor. Bu bombaları patlatan Suriye ise bunun sonucu savaştır. Hem 51 vatandaşımızı öldürülecek bizde oturup seyirci mi kalacağız.

Ama halk ve bazı yetkililer hükümet tarafından yapılan bu açıklamaları yetersiz buluyor. Yani hükümete pek inanmıyorlar.

Akil adamların Aydın ziyaretlerinde bütün sivil toplum örgütleri vardı ama CHP il örgütü yoktu. Herhalde onlar ya tatilde veya balığa gitmişlerdi.

Cumartesi akşam haberlerini dinlerken bir haber çok garibime gitti

Torbalı Belediye Başkanı levhasının önünde bulunan T.C. yazısını kaldırarak sadece Torbalı Belediyesi kalıyor. Torbalı halkının yoğun tepkisi üzerine tekrar T.C. koymaya mecbur kalıyor. Belediye başkanı birde açıklama yapıyor yanlış anlaşıldı diye.

Benim üzüntüm bunu yapan bir CHP’li belediye başkanı.

İşte ideolojisi olmayan sadece düzenin adamlarını böyle makamlara getirirseniz olacağı budur.

BDP yaptığı barış etkinliğinde CHP’den sadece Sezgin Tanrıkulu boy gösteriyordu.

İzmir büyük şehir belediye başkanı Aziz Kocaoğlu’nun kalabalık bir heyetle Diyarbakır Belediyesine gitmesini kendi düşünceme göre tasvip etmiyorum. Çünkü yeri ve zamanı değildi.

Ne kadar yazarsan yaz boşuna, gözleri kör, kulakları sağır insana ne anlatsan bir anlam ifade etmez.

Ülkem Kürt ırkçıları ile ümmetçiler anlaşınca ULUS- DEVLET anlayışı tehlikeli bir hale geldi.

Tanrı beterinden saklasın.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.