Kuşadası’nda lağım kokusuyla yaşıyoruz

Orhan ERDEM

Kuşadası eskiden idari bakımdan İzmir’e bağlı bir ilçe idi. Sonradan Aydın’a bağlandı. Bu nedenle Kuşadası Aydın’ın doğal olarak bir parçasıdır. Tarihi ve ekonomik, sosyal olarak Aydın’ın denize açılan penceresidir. Kuşadası, Aydın için bunaltıcı yaz günlerinin sığınılacak serin bir limanıdır. Yazın denizi ve Kuşadası’nı özlersiniz. Kuşadası’nda bir gecelik rahat uykuyu düşlersiniz. Aydın’da yaz geçiriyorsanız cumartesi ve pazarı iple çekersiniz.

Aydın’da imkânı olan emekli, memur, esnaf, her sınıftan vatandaşın Kuşadası’nda yazlık sahibi olması ihtiyacın yanında sosyal bir olgudur. Kuşadası eskiden 10.000 nüfuslu bir ilçe iken, son 30 senede Türkiye’nin her yerinden aldığı göçle 120 bin yerleşik nüfusa ulaştı. Yaz aylarında ilçenin nüfusu 600-700 bin kişiye ulaşıyor. Aydınlılar için Kuşadası her şeyden önce bir sayfiyedir.

Kuşadası turizmin ilklerindendir. Efes’e olan yakınlığı, yabancı turistler için tercih sebebi olmuştur. Gemi turizmi ekonomisine büyük katkı sağlar. Kuşadası turizmde ilk olmasına rağmen, sınıf atlayamamış, dar gelirli yerli ve yabancı turistlerin tercih ettiği bir tatil beldesi olmuştur. Çarpık yapılaşma Kuşadası turizminin geleceğini karartmıştır. Kuşadası Belediyesi dar bir bütçe ile dev sorunları halletmek için çırpınır durur. 120 bin nüfuslu Kuşadası Belediyesinin gelirleri ile yaz sezonunda 600-700 bin nüfusa ulaşan ilçenin sorunlarını çözmek ve hizmet vermek imkânsızdır. Üstelik Kuşadası Belediyesinin birçok gelirine Aydın Büyükşehir el koymuşsa.

Kuşadası’nın sevilen Belediye başkanının iyi niyeti, sorunların çözümüne yetmez. Halk bunu bilir Belediyeyi suçlamaz. Yazlıklar da Belediyeden hizmet bekler. Belediyenin verdiği hizmetin birçoğunu Aydın Büyükşehir Belediyesi sahiplenerek, Kuşadası Belediyesi hizmetlerini (bu hizmet Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılmıştır) levhaları ile gölgelemektedir.

Kuşadası sahilinin doğal yapısı gereği, tepelerden yüzlerce dere denize akar. Bu dereler ve kenarları üzerine kurulan siteler, arıtma sularını derelere salarak doğal kanalizasyon gibi kullanırlar. Sitelerin arıtmalarının çoğu göstermeliktir. Gizli döşenmiş borularla atıklar dere ve denizlere yönlendirilir. Bu durumu belediye bilir, yapacak bir şey yoktur. Zaman zaman göstermelik cezalar kesilir. Oteller de buna dâhil olunca deniz sezon boyunca yoğun bir şekilde kirletilerek, her türlü sağlık kuralı ihlal edilir.

Tatilciler için Milli Park deniz ihtiyacını karşılayan en temiz yerdir. Aydın’da son zamanlarda termal enerji tesislerinin hava kirliliği konuşuluyor. Yaz günlerinde sıcakla beraber havayı kaplayan kükürt kokusu kenti yaşanmaz hale getiriyor. Halk kendini yazlıklara atıyor orada da lağım kokusundan durulmuyor.

Denizi kirlettik, havayı hallettik nerede nasıl temiz hava alacağız bilen varsa lütfen açıklasın.

Ben 30 seneden beri Güzelçamlı’daki yazlığımda oturuyorum. Kaynak evlerinin arıtma suları açıktan aktığı için Serap sitesi başta olmak üzere, termal otel ve çevredeki yerleşim alanlarında rüzgârın esiş istikametine göre herkes etkileniyor. Belediyeden halkın ricası açıktan akan arıtma suyunun kontrollü bir şekilde borulara alınmasıdır. Bu küçücük basit hizmeti orada yaşayan yerli, yabancı tatilcilere lütfen çok görmeyin.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.