Hangisi Doğru Tamamlayıcı Tıp mı? Alternatif Tıp mı?

Dilek Karavicir

Son 10 yıl öncesine kadar böyle bir soru sorsanız, elbette hiçbiri yanıtını alırdınız. İnsanlık tarihinde çok kısa bir zamandır 10 yıl..Oysa o köprünün altından çok sular aktı.. her şeye bakışımız yavaş yavaş değişti.

TIP BİLİMİ DEĞİŞİYOR MU?

Akupunkturun bir bilim dalı olmasını bile hala yeni yeni sindirmekte iken, ‘nereden çıktı bu yeni moda deyimler canım’ demeyin.

ÇİN DENEN BÜYÜLÜ ÜLKE

Aslında 1970 li yılların Çin devlet’ine bakmamız gerek. Mao devrimleriyle tüm geleneksel ne varsa reddetmiş, materyalist görüşe tamamen dönmüş iken, sağlık harcamalarının yüksek oluşu ülkede farklı arayışlara neden oldu.

Kırsal bölgelerin sağlık sorunlarını daha rahat çözdüğü görüldü. Nedenlerine inildiğinde; halk tababeti rejime rağmen devam etmekteydi. Ucuzdu, kolay tedavi ediliyordu.Ürünler iç pazardan sağlanabiliyordu. Bunlar bir çeşit sokak tedavicileriydi. Tıp kökenli olan da vardı,  olmayanda.  Çoğunluğu anadan, atadan, ustadan öğrenilen bilgilerdi.Yanlışları da vardı,doğru tedavi yöntemleri de…Hemen bilimsel kurullar oluşturuldu.Tüm tedavi edicilerin bilgileri kayıt altına alındı. Kullanılan tüm bitkisel, hayvansal,mineral ve metal hatta zehirler bile tek tek incelendi. Bilgi tasniflerinden sonra, tüm ülkede bilgilerin aynı olması için ,  yetersiz olanlar eğitildi.Belli bir sertifika ve diplomalarla ehil hale geldiler.

Bunu yaklaşık 25-30 yıl gibi büyük bir ülke için çok kısa bir sürede hallettiler. Tüm dünyaya yöntem, ilaç, doğal hammadde pazarlamaya başladılar.

AMERİKA HER ŞEYE MUHALİF

Amerika ilk başlarda bu tarz tedavi yaklaşımlarına uzak kaldı. ALTERNATİF  yöntemler bunlar dedi. Hele ki ünlü FDA dairesi hiç kabul etmedi. Ta ki 2008-2009 yıllarında kabul etmek zorunda kaldı. Eczane dışı marketlerde gelişi güzel satışını başlattı. İlaç demedi, Gıda Takviyesi adı altında bilinçsizce bir piyasa oluşturdu. Amerikan halkının ilgisini çeken bu gıda takviyelerinin sağlık bütçesinin çok üstündeki satış oranlarının olması,hükümeti harekete geçirdi..son yıllarda farklı düzenlemeler yapsalar da ,hiçbir Eczacılık Fakültesinde doğal hammadde bölümü dediğimiz Farmakognozi kürsüleri açmayarak,piyasa satıcılığına soyundular.Bugün Amerika’da Farmakognozi dediğimiz bölüm ülke genelinde 3-5 i geçmez…

AVRUPA TAMAMLAYICI DİYOR

Avrupa ise; Avrupa birliğine girdiği andan itibaren kendi araştırma birimini Fransa’nın önderliğinde oluşturdu. COMISSION E adı altında tüm bitkisel ürün dökümanlarını, yüzyıllardır kullandıkları bitkileri bir tür rehber (pharmacopea) kitapçıkta Standard hale getirdiler.

Çin’in atağını ilk gören Avrupa birliği oldu.  Fransa, Almanya, Avusturya, Hollanda; hem geleneksel kullanım yöntemlerini hem de bu yöntemlerin TAMAMLAYICI TIP unsuru olduğunu kabul etmekteler. Fitoterapi (bitkisel ilaçlarla tedavi), homeopatie; (bitkisel,hayvansal,mineral,metal,zehir vb maddeler) benzer belirtiler verenleri benzer yöntemlerle tedavi, Anthroposophie, Akupunktur, Akupres, Ozon terapi, naturopatie kupa terapi ve daha yüzlerce tedavi şeklini belli bir kalıp ve standartlarda kabul etmektedirler.

ALMAN-AVUSTURYA –PRUSYA İMPARATORLUĞU DEVAM MI EDİYOR

Alman dilinin konuşulduğu ülkelerde bitkisel ilaçlar reçete edilmekte ve sağlık sigorta sistemleri bunları karşılamaktadır.Şimdilik çok dar bir coğrafya gibi görünmekteyse de refah düzeyi yüksek olan bu ülkelere katılım gün geçtikçe çoğalmakta..Alman dil birliğinin korunmaya çalışıldığı,gelecekte revaçta olacak dillerin başında gelme olasılığı ve işgücü de düşünülmeli… Bitkisel ilaç üretimi yapan fabrikaların sayıları artmaktadır.

Almanya ,Avusturya,Macaristan ,İsviçre  kendi geleneksel yöntemleri olan ANTHRAPOSOPHIE yi resmen kabul etmekteler.Anthroposophie ; İnsanoğlunun beden, ruh, zihin üçlüsünden oluştuğunu kabul eden bütünsel felsefik bakış açılı,çok yönlü bir tedavi şeklidir. 12-13 . yüzyıllarda bazı manastırların bazı tarikatlarınca elde edilen bilgileri günümüze kadar taşıdılar. Yazılı kayıt altına aldılar.

Bu tedavi yöntemini modernize ederek ve her gecen gün daha Standard hale getirdiler. Bu düşünce ile fabrikasyon doğal ilaç üretimi yapmaktalar. Kendilerine ait bir üniversitede   ruhsal, bedensel ve zihinsel aktiviteleri birlikte barındıran, astronomi,tıp , felsefe ve rehabilitasyon bölümleri oluşturdular.

Avrupa’da yaklaşık 800 yıldır okutulan bir ders kitabı vardır. Onlar bu Alime AVICENNA derler…biz İbn-i Sina…Türk bilginidir. Buhara doğumludur.

Türk ve Arap bilginlerinin tüm ders kitapları Rönesans hareketi ile batı tarafından tercüme edilip kullanılmıştır. Hatırlayacağınız gibi bizim tüm alimlerimiz; tıp, matematik,felsefe,astronomi bilirlerdi…

Şimdi siz söyleyin bana… tamamlayıcı tıp mı olmalı? Yoksa Alternatif mi?

Saygı,sevgi ve dostlukla kalınız.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.