GÜL/AYDIN, GÜN/AYDIN, GÖZÜN/AYDIN
MERHABA AYDIN, MERHABA
İlk yazım ve ilk merhabayla selâmlıyorum www.aydin24haber.com haber sitesinin çok değerli okurlarını.
Aydın, Denizli’nin Güney ilçesinde doğmuş büyümüş birisi olarak ilçemden dışarıya çıktığımda ilk karşılaştığım; ilk kez otelde yattığım, ilk kez lokantada yemek yediğim şehir…
Aydın, Vakıf Talebe Yurdu sınavlarını kazandığım için, Aydın Lisesinde 1969-1970’te bir yıl okuduğum şehir.
Tarihî Cihanoğlu Camii bahçesindeki taş yapılı Vakıf Talebe Yurdunda Ege Bölgesinin değişik yerlerinden gelen arkadaşlarımızla gurbet duygusunu ilk kez yaşadığım şehir.
Müderris Cihanoğlu Abdülaziz tarafından 1756 yılında yaptırılan; I. Dünya Savaşı sırasında depo olarak kullanılan, Yunan işgali sırasında zarar gören, 1950 ve 1967 yıllarında onarılan ve Vakıflar Öğrenci Yurdu haline getirilen Cihanoğlu Camii ve Külliyesiyle, Ramazanpaşa Camii ile, Tralles antik kenti vb tarihi eserleriyle bana tarihiliği ilk hissettiren şehir…
Aydın Lisesi 4-L sınıfında geçen bir yıllık öğrenciliğimle aradan geçen elli yılın sonunda hâlâ bana sınıf arkadaşlarım, Ahmet Gökşin, Doğan Alçın, Aynur Özakçan, Selma Kurtdal, Nâdide ?, aynı yıl kaybettiğimiz arkadaşımız Nükhet ? , Adem Şahin, Adnan ? , Kenan ? , Hülya ? , Timur, İbrahim’i; Müdürümüz ve edebiyat öğretmenimiz İbrahim Ethem Şehitoğlu, ve Cabbar Ertürk’ü hatırlatan şehir…
1970’te yazdığım Aydın konulu bir şiiri Yeni Kıroba gazetesinde yayınlatarak şiir yolculuğuma bir kilometre taşı diken sevgili öğretmenim Habip Cantez’le ömrümün şiir madalyasını takan şehir.
Ailem Güney ilçesinden Nazilli’ye taşındığı için 1970-1971’de Nazilli Lisesine geçtiğim ve liseyi Nazilli ilçesinde tamamladığım vilayetim.
Önce Aydın’ın Pamukören kasabasında Türkiye’nin en genç Belediye Başkanı sıfatıyla iki dönem belediye başkanlığı yapan, ardından da Aydın Belediyesinde Hüseyin Aksu döneminde Aydın Belediye Başkan Yardımcılığı görevini başarıyla yürüten; şimdi de Aydın 24 Haber’in çok değerli köşe yazarlarından olan sevgili Ali AKSÜT’le Nazilli Lisesinde sınıf arkadaşı olduğum vilayetim.
Zaman zaman yazılarını okuduğum, çok yararlandığım çok değerli Ali Aksüt kardeşimin burada yazmam konusundaki ısrarları, devamında da Aydın 24 Haber’in sahibi çok değerli dostumuz Servet Töz beyin daveti, hayatımda çok önemli bir yeri olan Aydın şehri ve vilayetine teşekkür borcumu ödemem gerektiği duygusunu yaşattı bana.
Çok değerli şâir dostumuz Nermin Akkan hanımefendinin yazı ailesinden oluşu, birkaç gün önce kaybettiğimiz çok değerli köşe yazarı olan dostumuz Necdet Bayraktaroğlu’nun vefatı da ayrı bir yönlendirici oldu benim için.
Merhum Necdet Bayraktaroğlu’nun beklenmeyen vefatı bir kere daha gösterdi ki hiç birimizin dünyalık ömürlerinin garantisi yok: Hani Mehmet Âkif İstiklâl Marşında “Kim bilir belki yarın, belki yarından da yakın!..” der ya; ona misal “Gel!..” davetinin ne zaman geleceğini bilemiyoruz. Cahit Sıtkı’nın “Hayata beraber başladığımız dostlarla da ayrılıyor yollar bir bir!..” deyişi ne çok dostla yollarımızın ayrıldığını hatırlatıyor bizlere…
Bütün bu duygular eşliğinde, www.aydin24haber.com aracılığıyla haftada bir mi olur, ayda bir mi olur, arada bir mi olur bilemiyorum; kabul ederseniz konuk olmak istiyorum sizlere!.. Gül’le gelerek!.. Onun için Gül/Aydın dedim sizlere ve de bundan sonraki gelişlerimde de gül’le gelmek için GÜL/AYDIN dedim köşemin adına efendim!..
GÜL/AYDIN… AYDIN… GÜL/AYDIN…