Leyla’nın siyah gözleri ışıltılıydı.
O gün
arkadaşlarıyla evlerinin önünde
ip atlama oyunu oynarken.
Savaş ve vahşet nedir, bilmiyordu daha.
Nereden bilebilirdi?
O gün,
sabahın kan uykularında
o kahrolası bombanın
yanı başında patlayacağını
Kurşunların bu kadar acımasız olduğunu,
bombaların sırf canlı öldürmek için yapıldığını,
Emperyalistlerin kana susamışlıklarını
Leyla
Beş yaşına daha yeni girmişti.
Siyah gözleri ışıl ışıldı.
İleride yaşayacak o kadar güzel günleri vardı ki
O gün,
Bombalar yanı başında patladı.
Güzel Leyla kıpkızıl kana bulandı.
Bilmediği ve görmediği düşmanları
taptaze vücudunu
yıkılan evlerinin bahçesinde
parçaladılar..
Leyla sen ölmedin.
Sen şehitsin.
Şehitler ölmez,
biz onları göremeyiz sadece.
Leyla şimdi
cennetin en güzel çiçeklerini topluyorsundur
Meleklerle,
en güzel bahçelerde dolaşıyorsundur.
Bize, oradaki güzellikleri,
oradaki dürüstlükleri,
oradaki sevgileri,
oradaki silah bilmeyen insanları
oralardaki bomba sesiyle uyanmayan bebeleri
Bu Dünyadaki emperyalistlere
Anlatabilir misin?