İstanbul da çalışan İngiliz Büyükelçisi 28 Mart 1894 yılında İngiliz dışişleri bakanlığına yazdığı mesajda’’Erzurum’daki ihtilalcilerin hedeflerinin karışıklılar çıkarmak, böylece Osmanlı Devletinin karşılık vermesinin sağlanacağını, sonra yabancı devletlerin müdahalesinin sağlanacağını ‘’ belirtmiştir.
Bitlis ve Van da Rus başkonsolosluğu yapan General Mayewski de Aralık 1912 yılında yazdığı raporunda’’Taşnak komitesinin Ermeni ve Müslümanları birbirlerine düşürdüklerini, durumu karıştırdıklarını ve Rus müdahalesine zemin hazırlamaya çalıştıklarını ‘’yazmıştır.
Bu olaylar ve yazışmalar Ermeni isyanlarının sırf Osmanlı Devletini bölmek ve parçalamak için Ermeni halkını Kullanarak çıkartıldıklarını göstermektedir. Osmanlı Devleti bu ayaklanma ve isyanları devletinin ve milletinin güvenliği için bastırmıştır. Osmanlı Devletinin kendi güvenliği için yaptığı bu hareketler Ermenileri kışkırtan ve destekleyen diğer devletler tarafından ve Ermeniler tarafından Ermenilere karşı yapılan katliamlar olarak gösterilmiştir
O zaman Osmanlı Devleti içinde bulunduğu karışıklık nedeniyle ve dış devletlerin baskısıyla yakalanan Ermeni komitecileri serbest bırakmıştır. Örneğin Fransa Zeytun olaylarında tutuklananların haklarını savunmak ve onların serbest kalmalarını sağlamak amacıyla 8 Mart 1879’da Osmanlı Devletine nota vermiştir. Hâlbuki Zeytun olayları Fransız basınında bile o zaman yer almıştır. Dış devletler Ermenilerin az nüfusa sahip olduklarını bile bile onları kendi politikaları için kullanmışlardır. Öyle ki şımaran Ermeniler Erzurum, Bitlis, Elaziz, Diyarbakır ve Sivas şehirlerini kapsayan özerklik isteklerine Adana, Halep ve Trabzon illerini de katmışlardı.
Biraz Ermeni çetelerinin Müslüman Türklere yaptıkları saldırılardan bahsedersek Türk insanına karşı ne derece acımasız olduklarını görebiliriz. Bu yapılan saldırılardan az bir bölümdür. Bu saldırılarda Kars ve yöresinde 30 bin Müslüman Türk katledilmiştir. Osmanlı ordusundaki Ermeni ve Rum subayların Rus saflarına danışıklı olarak esir düşmeleriyle katliamların boyutu daha çoğalmıştır Çünkü mahsus esir olan bu subay ve askerler sığındıkları Ruslara Osmanlı ordusu hakkında bildiklerini söylemişlerdir.
Ruslar ve Ermeni çeteleri Hasankala’da 2000 Müslümanı esir ederek öldürmüşlerdir. Erzurum da 9 kişiyi idam etmişler, iki yaşından küçük çocukları bilinmeyen yerlere götürmüşlerdir. Bekreç nahiyesinde 400 kişi Ermeniler tarafından idam edilmiştir. Aşkale, Tercn, Ilıoca ve Artvin taraflarında rastladıkları Müslüman Türkleri öldürmüşlerdir. Van da 200 Müslümanı öldürmüşlerdir. Mahfuran deresinde 10 bin Müslüman Türkü öldürmüşlerdir. Norman’da Hot karyesinda halkı mitralyözle yok etmişlerdir. Bitlis’in Çukur nahiyesinde halkı kılıçtan geçirmişlerdir. Ergani Cinis ve Semerşeyh karyeleri halkıyla yakılmışlardır. Bitlis’te ağır hasta olan çocuklar hastanede yakılmışlardır. Balaken karyesinde öldürdükleri Müslüman Türklerin cesetlerini köpeklere yedirmişlerdir.. Çukurda yaşlı kadın ve erkekler öldürülmüş ve kızlara tecavüz edilmiştir. Çocuklar süngüyle öldürülmüşlerdir.
Bu anlattıklarım Rus ve Ermenilerin yaptıkları saldırı ve katliamların çok az bir örneğidir Yapılanlar çok fazladır ve bunlar hep belgelenmiştir.
DEVAMI 7 NİSAN CUMARTESİ GÜNÜ