Eli kolu bağlı ‘protokol başkan’

Servet TÖZ

1989 yerel seçimleri öncesiydi...

8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın genel başkanlığını yaptığı Anavatan Partisi iktidardaydı…

Orta gelirli vatandaş grubuna 'ortadirek' diyen ve burada sayının artması gerektiğini savunan Özal, aktif siyaset hayatında orta gelirli vatandaşların sayısını artıracak pek çok uygulamaya imza attı.

Özal, Türkiye'de zengin yerine 'ortadirek'in gelirdeki payının artması gerektiğini savunuyordu fakat orta kesim yerine en yoksul ve en zengin kesimin gelirini arttı, orta kesim ise beklenenin aksine geriye gitti.

Bu tanım kısa sürede halkın diline de yerleşti. Kemal Sunal'ın başrolünü oynadığı, "Orta Direk Şaban" adlı bir filme konu oldu. Filmde peş peşe gelen zamlardan bunalan orta gelirli Şaban'ın maceraları anlatılıyordu.

1989 yerel seçimler arifesiydi…

Elinde kalem…

O naif…

O tonton görüntüsüyle halkın gönlünü fetheden Özal, “eli kolu bağlı belediyeler ister misiniz” diyordu…

Özal’ın bu sözleri gazete sayfalarını da süslüyordu…

Birinde üzerinde Çinliye benzeyen bir adam ve yanında Çince harflerle yazılmış kalın yazılar.

Hemen altında da büyük harflerle “Farklı dilden konuşan bir belediye başkanı ister miydiniz?” yazısı vardı.

Diğerinde ise her yanı iplerle bağlanmış koltukta oturan bir adam, yanında “Eli kolu bağlı bir belediye başkanı ister miydiniz?” yazısı yer alıyordu.

Erdal İnönü’nün genel başkanlığını yaptığı SHP bir elin limonu sıkan afişini astı ve üzerine de şu kısa yazıyı koydu:

“Limon gibi sıkacağız…”

Halk bu, sağı solu belli olmuyor işte..!

Öyle bir tokat attı ki halk, Anavatan Partisi’nin keyfine limon sıktı. 1989 yerel seçimlerinin kazananı SHP, kaybedeni Anavatan Partisi oldu.

İstanbul, Ankara gibi anakent şehirleri de elinde bulunduran SHP, yereldeki iktidarını genele taşımak istiyordu. Bölücü örgütün uzantılarını SHP listesinden TBMM’ye taşıması sayesinde Güneydoğu’da oyları yüzde 50’yi aşarken, Karadeniz, Trakya ve Ege bölgelerinde büyük oy kaybı yaşadı.

Bütün bunlara SHP’nin elinde bulundurduğu belediyelerde yaşanan yolsuzluklar eklenince İstanbul, Ankara gibi anakentleri Refah Partisi’ne kaptırdı. SHP’nin etkisi azalınca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki AK Parti’nin iktidar yolu açılmış oldu.

Günümüze dönecek olursak…

Özal gibi gazetelere, “eli kolu bağlı belediye başkanları ister misiniz.” reklamları veren yok…

Lakin belediye başkanlarını kuşatarak etkisizleştiren yapı, en az o zamanki gazeteleri süsleyen reklamlar kadar etkili oluyor…

Mesela…

Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı CHP’li Özlem Çerçioğlu, aynı yöntemle kendi partisine mensup belediye başkanlarını dövme telaşında. Mesut Özakcan, Süleyman Toyran, Özer Kayalı, Levent Tuncel ve Fatih Atay’a uygulanan benzer senaryolar, siyaset arenasında yeniden sahnelenmeye çalışılıyor…

Örnek verecek olursak…

Çevresini kuşatarak, Efeler Belediye Başkanı CHP’li Anıl Yetişkin’in elini kolunu bağladığı gibi “protokol başkan” konumuna getiriyor. O protokol başkanlık yaparken, yakın çevresi arkasından iş çeviriyor.

Bunları anlamak zor değil hani…

Dertleri tasaları rant.

Ateş ortalığı sardığında ilk yanacak olan kendisi olacağı için; başkan mı, protokol başkan mı olacağına Anıl Yetişkin karar verecek.

Ayrıca...

“Tarih tekerrürden ibarettir” sözü, İstiklal Marşı'mızın yazarı Mehmet Akif Ersoy tarafından söylenmiştir ve doğruluk payı oldukça yüksektir. Bu söz, geçmişte yaşanmış olaylardan ders alıp geleceği ona göre şekillendirmemiz gerektiğini ifade eder.

CHP bir model geliştirildi. Adına “Kent İttifakı” denildi. DEM Parti ile yapılan bu ambalajlı ittifak belediyelere nasıl yansıyacak, bekleyip göreceğiz.

GÜNÜN SÖZÜ:

“Hiçbir kör, görmek istemeyen kadar kör olamaz.”

Selam ve saygıyla…

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.