Siyaset iddia işidir. Ama sadece iddianın yetmediği de bir gerçektir. Bazen şans gelir, alır seni zafere götürür. Bu gerçeği yaşadık 2019 yerel seçimlerinde. İYİ Parti ve HDP olmasaydı başkanlığı rüyasında görecekti, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu.
İttifak aynı yöntemle Nazilli Belediye Başkanı Kürşat Engin Özcan’ı başkanlığa taşıdı. Başkanlık koltuğuna bu şartlarda oturan Özcan, “Benim iki tane ablam var” diyerek İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile Özlem Çerçioğlu’nu işaret etti. Akşener’e pamuk ipliği ile Çerçioğlu’na sıkı sıkaya bağlandı. Artık iki ablası vardı ama o has ablasını örnek almayı tercih etti. Ablasının bir dediğini iki etmeyen Özcan, Özlem Çerçioğlu’nun “tak” söylediğini “şak” yapmaya başladı. Mesela has ablasının emriyle, partisine ihanet ettiği için yeniden aday gösterilmeyen AK Partili Meclis Üyesi Kadir Mutlu’yu kendine yardımcı yaptı.
Yetmedi…
CHP Gençlik Kolları eski genel başkan yardımcısı Kerem Yıldırım’ı basın danışmanı görevine getirdi. Özlem Çerçioğlu bu danışmanı istemedi ve “gönder” emrini verdi. Özcan CHP’li danışmana sahip çıkınca, kriz çıktı ama fazla direnemedi. Kürşat Engin Özcan için bu durum sakal-bıyık meselesiydi. Göndermese Çerçioğlu kırılacak, gönderse danışman bozulacaktı. Neyse çok geçmeden çözüm bulundu. Sonunda danışman gönderildi ama faturayı Nazilli halkı ödedi. Nasıl mı? ADÜ Ziraat Fakültesi ile Tarım ve Orman müdürlüklerinin 250 lira karşılığı yaptığı “toprak analizi” işi 100 bin lira karşılığında danışmana verildi.
Bitti mi?
Bitmedi.
Adeta “Al şu parayı, sus” denilen danışman, belediyeden gönderildi. Devreye yine Has abla girdi. Özlem Çerçioğlu’na “muhbirlik” yaptığı gerekçesiyle çalıştığı gazeteden işten atılan bir başkası danışman yapıldı. Böylece Başkan Özcan’ın etrafı iyice sarıldı, Nazilli Belediyesi BBG (Biri Bizi Gözetliyor) evi gibi oldu. Hatta belediyenin önemli birimlerinin bilgisayar şifrelerinin Çerçioğlu’na verildiği bilgisi belediye koridorlarında yankılandı. Artık Çerçioğlu, Özcan’ın elinden sarı öküzü almış, diğer öküzleri de ister olmuştu.
Has ablası tarafından etrafı kuşatılan Başkan Özcan’ın, Nazilli halkına verdiği sözlerin üzerinden tam 39 ay geçti. Geçti geçmesine de bu süre içinde verdiği sözlerin hiçbirini yerine getiremedi. Hani denir ya “Bir dikili ağacı yok!” Sahiden yok. Halk hizmete aç, yatırıma muhtaç halde… Öyle ki geçtiğimiz Mart ayında, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır’la beraber İYİ Parti lideri Akşener’in açılışını yapacağı hizmeti 3 gün mumla aradılar ama bulamadılar. Akşener ise Uzun Çarşı’da birkaç esnaf ziyaretinden sonra ilçeyi terk etmek zorunda kaldı.
Seçimlerin üzerinden geçen 39 ayda ne Büyükşehir ne de Nazilli Belediyesi ilçeye tek bir çivi çakmadı. Görev süresinin çoğu gitmiş azı kalmıştı. Belli ki o zaman da su gibi akacak, sandıkta hesap vakti gelecekti. Başkan Özcan içinde bulunduğu girdabın farkına vardı. Ve sanki yetki kendisindeymiş gibi Nazilli’nin il olması için “mahkûmun enayisi jandarmaya dert anlatırmış” misali temaslar kurdu, toplantı düzenledi. Bu şekilde başarısızlığının üstünü örteceğini, girdiği girdaptan bu şekilde çıkabileceğini sandı.
Nazilli İl Olsun Platformu'nun toplantısına çevre ilçelerin belediye başkanları da destek verdi. İlçe belediye başkanları Aydın Büyükşehir Belediyesi’nden hizmet alamadıklarını açıklayarak Başkan Çerçioğlu’nu topa tuttu. Başkanlar haklıydı, Çerçioğlu Aydın’ın hiçbir ilçesine bir çivi çakmamıştı. Hal böyle olunca Başkan Özcan da sessiz kaldı. Haber Çerçioğlu’na ulaştırıldı. Has abla küplere bindi, “sen misin o sessiz kalan” deyip Başkan Özcan’a savaş açtı.
Bu durumu öğrendiğimde doğrusu hiç şaşırmadım. Çünkü Efeler Belediyesi Kurucu Başkanı Mesut Özakcan’ın oğlunun düğününe CHP’li belediye başkanlarına “katılmayın” talimatı veren, Çerçioğlu, Özcan’ın sessizliğine sessiz kalamazdı.
Hiç şaşırmadım. Çünkü hemcinslerini “Hamile kalırsanız işten atarım” diye tehdit eden Çerçioğlu, Özcan’ın sessizliğine sessiz kalamazdı.
Belediye başkanlarının kimin düğününe gitmemesi gerektiğine, belediye çalışanı kadınların hamile kalmalarına müdahale eden Çerçioğlu, Özcan’ın sessizliğine sessiz kalır mı? Kalmadı.
Üstüne üstlük Nazilli Belediyesi ile Manşet Gazetesi arasındaki ilan anlaşması sızdırıldı Çerçioğlu’na… Özgür basın savunucusu (!) başkan resmen küplere bindi… Hop oturdu, hop kalktı.
Ne yaptıysa yaranamayan Özcan büyük suç işlemiş, has ablasını savunmamıştı ve ona bir ayar verilmeliydi… Her zamanki gibi maşa kullanıldı. “Çerçioğlu’na Allah gibi tapan” belediye bankamatik işçisi bu günler için çalışmadan maaş alıyordu. Çerçioğlu, bu gazeteci kılıklı zavallı üzerinden Başkan Özcan’a ayar verdi.
Değerli dostlar!
“Kendi düşen ağlamaz” sözü sanki Başkan Özcan için söylenmiş. Bu satırların yazarı Başkan Özcan’a çok uyarıda bulundu, “kendin ol, belediyeyi sen yönet” dedi ama o dinlemedi.
Aslına bakılırsa Kürşat Engin Özcan iyi insandır. İyi insan olmak iyi belediye başkanı olmayı getirmiyor. “Dost acı ama doğru söyler” diyerek, aramızdaki hukukun hatırına yeniden uyarıyorum!
İyi Başkan!
Ahanda şuraya yazıyorum. 2024 yerel seçimlerinde 2019’daki şans yeniden gelmezse, siz gereken gayreti göstermezseniz, ya da vatandaşa verdiğiniz sözleri yerine getirmezseniz, en önemlisi Çerçioğlu’na verdiğiniz sarı öküzü geri almazsanız, cüppe giyip adliye koridorlarında “Kendim ettim, kendim buldum” şarkısı eşliğinde duruşma kovalarsınız.
Bir uyarım da İYİ Parti Aydın İl Başkanı Recep Taner’e olacak.
Sayın Başkan!
Açıklamanıza bakarsak, İYİ Parti hedefine Aydın’da birinciliği koymuş, “Az kaldı” diyorsunuz. 2019 yerel seçimlerinde 160 bin nüfuslu ilçenin anahtarını partinizin adayına verdi Nazilli halkı. Belediyenin anahtarını CHP’li Çerçioğlu’na teslim eden İYİ Partili Kürşat Engin Özcan şeklen oturuyor o makamda. Demem o ki; düğün-dernek gezmeyi belediye hizmeti sanan bir belediye başkanınız var. Hal böyle olunca, Nazilli'den diğer ilçelere sinerji yayamadı. Yukarıda izah etmeye çalıştığım nedenler gün gibi ortadayken, halk size niye oy versin?