Memleketin haline bakıyorsun…
Anayasa, rejim değil sistem değişikliğiymiş, şehitler, asgari ücret 1404 TL… Yanlışa alkış tutanları, çizgi değiştirenleri hayret ve şaşkınlıkla izliyoruz. Çaylarımızı tazeleyelim de bari umut dolsun.
**
Bu konuda vecizeleri de vardır, şöyle yazmış;
“Meşrubat-ı umumi içinde,
Bir iksir-i azamdır çay ”
Şu soğuk havaları da unutmaz.
“Hava soğuk, umutlar uzak.
Demek ki;
İçimizi bu gün de çay ısıtacak”
**
Bir başkası der ki;
“Çayı çay olduğu için değil, sevdiğim sevdiği için sevdim”
**
Çayın derdi var dedi adamın biri…
“Ateş içinde yandığına göre,
Bekleye bekleye acıdığına göre,
Var bir derdi muhakkak…”
**
“Biz, çayın yalnızlığa iyi gelen tarafını da severiz.
Avuçlarken ince belli bardağı,
hücrelere kadar hissettiren sıcaklığında unuttuk yalnızlığı”
der Oğuz Atay.
**
Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır diyen toplumumuzda bir bardak çay içmek, dostluğun göstergesi sayılır. Akşamları evde demlenen çay, aile olmanın, huzurun ve dayanışmanın bir göstergesi, dumanlarının tüttüğü bir ocaktır aslında…
**
Çay ile ilgili bir sosyal medyada hoş bir benzetme…
Alt demlik, kaynanadır mesela.
Sürekli kaynar, fokurdar, taşarsa kötü…
Gelin, üst demliktir, alt demlik kaynadıkça onun da harareti artar.
Koca ise; çay bardağıdır. Biraz alt demlikten, biraz üst demlikten dolar. Yani, azıcık kaynana, azıcık gelin doldurur. Aslında koca denge unsurudur.
Çocuklar çayın şekeridir. Çok şeker, insanın içini kıyar.
Görümce ise, çay kaşığıdır. Arada bir kardeşini, pardon çayın şekerini karıştırır, işi biter, gider.
Çay tabağı ise, kayınpederdir. Lök gibi oturur, taşanı toplar.
Ateş hoşgörüdür, çayı demler.
Kısaca bir bardak çay, bir ailedir aslında...
Dediğimiz gibi ailecek birlikte bir bardak çay içmek de mutluluktur.
**
2017 yılının ülkemize barış ve huzur getirmesi dileğiyle,
Yeni yılınız kutlu olsun!