Süleyman Künkçü’yü 1967 yılında tanıdım. Aydın Komünizmle Mücadele Derneğinin kurucularındandır. Ben o yıllarda Bursa Eğitim Enstitüsü Edebiyat bölümü öğrencisiydim.
Süleyman Künkçü serbest muhasebecilik yapardı. Adliye binasının yanında muhasebe bürosu vardı. Onun bürosu “milliyetçiyim” diyenlerin uğrak yeriydi. O yıllar Türkiye’de solcu düşüncenin eylem yıllarıydı. Özellikle Üniversiteler sol düşüncenin karargâh kurduğu mekânlardı. Solculuk moda olmuştu. Gençler Castro’ya, Che Guevra’ya, Lenin’e, Mao’ya özenir onların devrim stratejilerini tartışırlardı. Halk sadece susar, olup biteni şaşkınlıkla seyrederdi. “Milliyetçiyim” demek bile yürek isterdi. Solcular işçi ve öğrenci eylemleri ile büyük kentlerin altını üstüne getirir, güvenlik güçlerini sindirirlerdi. Anadolu ise üç beş milliyetçi muhafazakâr insanla “Komünizmle Mücadele Derneği” “Milliyetçi Öğretmeler Derneği” ya da “Milliyetçiler Derneği” gibi kuruluşlarda komünizme karşı direnmeye çalışırlardı.
Bizler Aydın’da “Aydın Kültür Derneği”nde toplanır bu kötü gidişata karşı bir şeyler yapmaya çalışırdık. Aklı eren öğretmen, öğrenci, birkaç memur ve esnaf Türkiye’nin geleceğini tartışır, çözüm yolları üzerinde kafa yorardık. Bizler o zaman gençtik. İçimizde en yaşlımız Süleyman Abiydi. Bize her bakımdan destek verir, bizleri korur ve kollardı.
Süleyman Künkçü daha sonra MHP’den Kale Belediye Başkanı oldu. 12 Eylül darbesi ile düşürüldü. Hakkında hiçbir suçlama olmadı. Takibata uğramadı. Çünkü Süleyman Abi insan haklarına ve hukuka son derece saygılı bir barış adamıydı.
Serbest muhasebecilik yaptığı yazıhanesini, Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde ortağına devretmişti. Yanında yetiştirerek kendisine ortak yaptığı elemanının ihanetine uğradı. Bu durum ona çok ağır gelmişti. Bu ihaneti asla unutmadı.
Süleyman Abi, bir gün sessiz sedasız aramızdan ayrıldı. Bugün onun davasını oğlu yürütmeye çalışıyor.
Süleyman Abi, pek çoğumuzun yüreğinde millet sevgisini ve vatanseverlik ateşini tutuşturdu. Onun yüreklerimizde yaktığı ateş hiçbir zaman sönmeyecek. Aziz hatırasını yaşatacağımıza, bize emanet ettiği bu vatanı ve aziz milletimizi ilelebet koruyup, güçlendireceğimize söz veriyoruz.
Ruhu şad olsun!