Aydın’da ilk terör şehitlerimiz

Ali AKSÜT

Aydın-Buharkentli hemşerimiz Yüzbaşı Bilal Soybilgiç 02.10.1984 tarihinde Hakkâri-Şemdinli Derecik mevkisinde şehit edildi. Gene Buharkent ilçemizden hemşerimiz Üst Teğmen Mehmet Esin, Şırnak Bölük Komutanı iken sağlık taraması görevine giden doktor, hemşire, polis, şoför ile birlikte 5 kişi hain PKK’nın kalleş pususuyla 03.04.1985 tarihinde şehit edildi.

Hemşerimiz olan bu iki komutanımız aynı zamanda birbirleriyle çocukluk arkadaşı idi. Üst Teğmen Mehmet Esin İstanbul Hukuk Fakültesi öğrencisi, kısa bir meslek hayatı içersinde 3 tane takdirnamesi var. Başarılı bir Subay, Engin Esin’in babası, güzel bir eş ve 26 seneye sığdırılan bir ömür. Geride kalan gözü yaşlı bir anne baba ve gururlu mağrur bir eş Sevil Esin. 1999 yılından beri şehit aileleri ve gazileri derneğinin tüm çalışmalarını yürüten onurlu bir eş ve dernek başkanı. Sevil Esin Hanım aynı zamanda AY-ŞE vakfı (Aydın Şehitleri ve Gazileri Kültürel ve Sosyal Dayanışma Vakfı) başkanı Aydın eski il jandarma komutanı emekli Albay Ali Osman Aslan başkanın vekilliği görevini de yürütüyor.

Aydın Şehit ve Malül Gaziler Derneğinin başkanlığını yapmakta olan Sevin Esin kardeşimiz; şehitlerimizin emanetleri olan eş, ana-baba, yetim çocukları ve yakınlarına hizmet etmek gayreti içinde. Mütevazı kişiliği ve dik duruşuyla pek çok şehit gazi ailesinin fertlerini, onları kendi yakınları kadar seven ya şefkatli bir annesi, ya ablası, ya o hanenin bir evladı kızı, gelini olmuş sanki. Bir 5-10 dakikalık ziyaretimde, gelen şehit gazi yakınları sayın başkanın elini öpüyor, hal hatır soruyor, bir isteğinin, yapılacak bir işinin olup olmadığını soruyorlar. Gerçekten şahit olduğum bu samimi diyaloglar; İnsanı, manevi, bağların güçlülüğünü, bu kardeşlerimizin vatan, bayrak sevgisiyle daha çok kenetlenmiş olduklarını gördüm. Bu şuur ve inanç karşısında şehitlerimiz ve şehitliklerimiz çok büyük anlam ve değer tanışmaktadır. Mesela:18 Mart Çanakkale Şehitliğimiz, Kars Sarıkamış Şehitliğimiz, 26 Ağustos 1071’de Sultan Alparslan’ın Anadolu’yu Fethi esnasında verdiğimiz şehitler, kurtuluş savaşında Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Dumlupınar’, 30 Ağustos Afyonkarahisar Anafartalar Baş Kumandanlık Meydan Muharebesinde verdiğimiz şehitler ve şehitliğimiz, 15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsü gecesi verdiğimiz 250 şehidimiz ve 1194 gazimiz. Örnekleri saymakla bitiremeyiz Kafkaslardan Balkanlara Afrika’dan Asya’ya ve Orta Doğuya, son kalemiz bizlere emanet edilen Türkiye’miz, cennet vatanın her köşesi atalarımızın şehitlerimizin kanlarıyla sulanmıştır. Şairin dediği gibi:                       

”Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır

Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.”

Geçen sene 15 Temmuz sonrası Denizli’deki Pamukkale Üniversitesinin (PAÜ) daveti üzerine “Şehit Ast Subay Ömer Halis Demir” anıtının açılış törenine katıldım. Denizli devlet protokolü Üniversitemiz, rektörlük bütün akademisyen öğretim görevlileri personel ve bütün öğrenciler sanki Şehidimiz Ömer Halis Demir’le tek bilek tek yürek halinde bayraklaştığını bütünleştiğini gördüm. Gerçekten o gün gurur verici bu tabloyu ve törenin gerçekleşmesinde yaşadığım havayla PAÜ’müz adına gençliğimiz ve geleceğimiz adına çok büyük gurur duydum.

Şuan özgür, bağımsız, aşını ekmeğini yediğimiz havasını teneffüs ettiğimiz üzerinde yaşadığımız bu cennet vatan için, bu bayrak için bu toprakların bağrına düşmüş yiğitlerimiz, askerimiz, polisimiz, korucumuz, sivil vatandaşlarımız, resmi kamu görevlilerimiz şehit oldular. Onlar şehit oldular ki biz onların sayesinde özgür bir şekilde yaşayabiliyoruz. Bugüne kadar bu uğurda yüzlerce, binlerce şehidimiz oldu. Yazıma kendilerini yakından tanıdığım Buharkent ilçemizden ilk terör şehitlerimizden Yüzbaşı Bilâl Soybilgiç ve Mehmet Esin’le başladım. Bir de 15 Temmuz darbe teşebbüsüne karşı mücadele veren yiğit kahramanlarından Ast Subay Ömer Halis Demir’den de bahsettim. Şu anda içinden geçtiğimiz kritik süreçte her gün bir iki şehidimiz oluyor. Şairin dediği gibi:            

“Şehitler tepesi boş değil,

Bir bayrak rüzgâr bekliyor.”

Bu bayrağın dalgalanması için daha nice şehitler vereceğiz. Şehitler tepesi boş değil, bu şehitler ne ilk şehidimiz ne son şehidimiz. Öyleyse bu vatana kanını canını veren o güzel insanların aziz ruhlarını incitmemek için şehitlere, şehit ve gazi yakınlarına ilgimizi ve vefamızı göstermeliyiz. Bütün şehitlerimizi rahmetle, minnetle, şükranla anarken gazilerimize de yüce Allah’tan sağlık, afiyet ve şifalar diliyoruz. Şehitlerimizin, gazilerimizin emanetleri olan dul, yetim kalan aile eş ve çocuklarını da devlet olarak ve millet olarak bağrımıza basıyoruz. Atalarımız: “ Kula vefası olmayanın Allah’a da vefası olmaz” demişler. Aydın’ da esnaflarımızdan bazı kahvecilerin “Şehit, gazi yakınlarına kahve ve su ücretsizdir, gene lokantacı esnafından bazılarının “Şehit ve gazi yakınlarına yemek ücretsizdir ve bazı berber esnafımızdan tıraş ücretsizdir ifadelerin gördüm ve okudum. İnanın çok mutlu oldum gönlü zengin o güzel esnaflarımızı tebrik ediyorum.”

Geçen sene PAÜ Senatosu Ast Subay Ömer Halis Demir şehidimizin adını Üniversitenin spor kompleksine vermişti. Buharkentli hemşerimiz Yüz Başı Bilal Soybilgiç’in adını da eski Buharkent kaymakamı Van İpek Yolu ilçesi belediyesi kayyumu Cemil Öztürk ve Buharkent Belediye Başkanı Mehmet Erol Buharkent’teki futbol sahası ve kapalı spor salonu tesislerine verildiğini öğrendim çok mutlu oldum. Bu vesileyle Sayın Kaymakamı ve Belediye Başkanımızı yürekten tebrik ediyorum. PKK terörüne kurban verdiğimiz ilk şehitlerimizden Buharkentli hemşerimiz Üst Teğmen Mehmet Esin’in adı Aydın’da bir okula verilmesi yerinde bir karar olacaktır. Efeler İlçe Kaymakamlığımız ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüzün teklifimi değerlendireceklerini ümit ediyorum.

Amacım şehitlerimiz ve onların aziz hatıralarını, vatan, şehitlik, gazilik kavram ve değerlerinin geleceğimizin en kıymetli hazinesi olan sevgili gençlerimizle, okullarımızla buluşturmaktır. Bir nebze olsun bu vesileyle onları hatırlamak, anmak ve unutmamak için milli şuur içinde olmaktır. İşte o zaman şehitlerimizin ölmediğini, eserlerde, okullarda, zihinlerde, kalplerde her yerde yaşadığını görürüz.Ve göğsümüzü gere gere Mehmet Esin’ler ölmez, Bilal Soybilgiç’ler ölmez, Ömer Halis Demir’ler ölmez diyebiliriz.

Evet:                                           “

Şehitler ölmez.

Vatan bölünmez.”

Bütün dünya, dost düşman bu gerçek böyle biline.

***

Okurlarımın, Türk-İslam dünyasının muharrem ayını tebrik eder, sevgi, saygı, barış ve kardeşliğimizi pekiştirmesini Allah’tan niyaz ederim.

Kalın sağlıcakla.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.