Aydın’da deprem gerçeği

Orhan ERDEM

Aydın kenti ve Menderes havzasındaki yerleşim alanları, uzmanların tespitlerine göre büyük bir deprem riski altında. Bu risk büyük ölçüde yerleşim hatalarından ve insanın doğaya bakışı ile kullanışından kaynaklanıyor. Deprem gerçeğini kabullenmemiz gerekir. Buna göre tedbirlerimizi almak, aklın ve bilimin ışığında hazırlıklı olmak gerekir. “Deprem öldürmez- bina öldürür” sözü ne kadar doğru bir deyiştir.

Efeler Belediyesinin düzenlediği ve uzman hocaların katıldığı Aydın’daki deprem toplantısının sonucunda, Efeler Belediye Başkanı Fatih Atay’ın yapmış olduğu açıklamalar Aydınlıları tedirgin etti. Efeler Belediyesi sınırları içindeki binaların dörtte üçü riskli. Bu insanı dehşete düşürüyor. Türkiye’nin büyük bir kısmı deprem kuşağında. Olası bir depremler zinciri başta Ege, Marmara, kuzey ve Doğu Anadolu’yu perişan edecek.

Aydın eski Belediye Başkanı Hüseyin Aksu zamanında Aydın fay hatları tespit edilmiş, riskli bölgeler ve faylar ilan edilmişti. Sonraki yıllar sanki bu tespitler hiç yapılmamış kabul edilerek fay hatları üzerinde yüzlerce adet katlı binalar yapıldı. 10 katlı Ulukent bunların örneklerindendir. Hafızamda kaldığına göre İzmir Denizli karayolu menderes vadisi boyunca fay hattında. Efeler ilçesindeki Doğu ve Batı Gazi Bulvarı,  Cumhuriyet Mahallesindeki Tevfik Fikret caddesi belli başlı faylardandır. 90’lı yıllarda ben Tevfik Fikret Caddesinde oturuyordum. Bu açıklamadan sonra,  evimi sattım daha güvenli bir bölgeye geçtim.

1950’li yıllarda Aydın’da bütün evler 2 katlıydı. Tek istisna Hasanefendi Mahallesinin, Batı Gazi Bulvarı ile kesiştiği 14.cü sokakta Denker apartmanı vardı. O da 3 katlıydı. Aydın hükümet binasından sonra ilk apartman bugün hala duruyor. Çocukluğumda bu apartmanın önünden geçerken yüksekliğine hayret eder apartman buymuş derdim.

1960’lı yıllardan sonra şehir nüfusu hızla artmaya başladı. 50’li yıllarda 25- 30 bin, olan şehir nüfusu 60’lı yılların sonunda 70- 80 binlere çıktı. 60’lı yılların başında ilk yapılan resmi çok katlı hizmet binaları SSK binası ile İstasyon Meydanındaki SSK’nın yaptırdığı binadır. 1957’de temeli, rahmetli Başbakan Adnan Menderes tarafından atıldı. Ben temel atma merasimini gördüm. O proje 15 -20 katlı bir proje idi. Güya iş merkezi yapılacaktı. 27 Mayıs ihtilali olunca bugünkü haliyle bırakıldı.

1965 ten sonra Menderes Bulvarı açıldı. Bu cadde eski Turan Caddesi idi. 2 katlı bahçeli havuzlu evler vardı. Daha sonra hepsi yıkıldı, çok katlı binalar yapıldı. O yıllarda dökme beton kullanılırdı. İnşaat kalitesi müteahhitlerin insafına bırakılmıştı. Bugün o binalarda binlerce vatandaşımız oturuyor. Olası 7 şiddetinde bir depremin Adnan Menderes Bulvarında nasıl bir tahribat yapacağını hayal etmek insanı dehşete düşürüyor. Denizli İzmir asfaltının etrafındaki yerleşim ve iskan içler acısıdır. Aydın İmam Hatip Lisesi ve çevresinde eskiden sazlık göl vardı. Avcılar kışın, burada ördek avlardı. Göl bir şekilde yok edildi. O yumuşak zemine 8 katlı binalar yapıldı. Büyük menderes nehri taştığı zaman eskiden Taşkırma dediğimiz yer olan, bugünkü Kahve Bahanenin olduğu yerlere kadar sular istila ederdi.

Tepecik Bulvarına doğru Çeştepe’nin kuzeyi Menderes Mahallesine doğru uzanan araziler azmak arazilerdir. Gençliğimde oralarda tarlaları olan bir arkadaşımla gezerken yere çakılmış borudan su fışkırıyordu. Ben ilk defa böyle doğal bir artezyen görüyordum. Demek ki zengin bir yer altı su rezervi vardı. İşte bu zeminlere çok katlı binalar yapılıyor.  Binalar sağlam ama zeminler çürük. Bunda müteahhitlerin kusuru yok, buraları imara açan belediyeler sorumlu. Bugün Belediyenin aldığı hiçbir tedbir yok. Belediyeler imardan gelir temin ettiklerinden, ne kadar çok inşaat yapılırsa o kadar çok gelirleri olacağından bu durumu görmezden geliyorlar.

Menderes Bulvarındaki Kırmızı Minareli Caminin adı Ağaçlı camiidir. Yapıldığı yıllarda oraları bahçe ve ormanlıkmış. Bey Cami yapıldığında etrafı bağlık bahçelikmiş. O yıllar Aydın’ın yerleşim bölgesi Gazi Bulvarının üzerindeymiş. Antik çağda da, bu alan yerleşim bölgesi. O yıllar sıtmadan kaçan antik çağ insanı daha yüksek yerlere çıkarak olayı çözmüş. Bugün ilim ilerlemiş, uzmanlarımız çok, her şeyi yazıp çiziyorlar, biliyorlar ama uygulama yok. Aç gözlülüğümüzden toplum olarak her geçen gün felakete sürükleniyoruz.

Şehir hastanesini, Işıklı’nın merası üzerine,  Adliye binasını, Ovaeğmir’in Menderes ovasına bakan kısmına kuruyoruz. 1898 Aydın büyük depremi 8 şiddetinde olmuş.  Aydın’da beklenen deprem 7 şiddetinde. Acil tedbirler alınması gerekir. Bu tedbirlerin hayata geçirilmesini bekliyoruz. Allah Aydınımızı felaketten korusun, Allah yardımcımız olsun.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.