Çok şey yazdık Başkan Özlem Çerçioğlu için…
Ne zaman?
Aydın Belediye Başkanlığı döneminde halkı kucaklayan, ekip çalışmasına daha yatkın, yaşadığımız kent ve halk için hizmet üreten, dokunan bir başkanın yanındaydık elbette.
Büyükşehir belediye başkanlığında öyle mi?
Elindeki güçle ve vaatlerini gerçekleştiremedi. Beklenen performansından çok uzak, personeli ile kavgalı, halktan kopuk, ulaşılamaz, partisi CHP örgütüne sırtını dönmüş, partili-partisiz belediye başkanlarıyla uyumsuz, CHP’nin oy deposu konumundaki 3 büyük ilçe belediye başkanıyla düşmanlık derecesinde geçimsiz, Büyükşehir seçimlerinde kendisi için çırpınan örgütünden ayrık, üstelik mikser gibi elini daldırmaktan geri durmayan, danışmanı FETÖ tutuklusu, FETÖ tutuklusu danışmanının ekibiyle çalışmaktan çekinmeyen, Söke belediye başkanlığına hazırlandığı bir şahsın halkın midesini bulandıran ses kaydına, belediyenin imkanlarıyla kraldan fazla kralcı kesilen prensinin tüm pisliklerine ve CHP’den ihraç edilmesine rağmen yanında taşımakta mahsur görmeyen Başkan hem halkı hem de CHP’lileri üzüyor…
Tüm yurtta CHP’de olağan bir delege seçimi yapılıyor. Tabii ki Aydın’da da…
Meğer bu delege seçimleri nelere kadirmiş! Bir araya gelemez denilen milletvekilleri Metin Lütfü Baydar, Hüseyin Yıldız ve Başkan Özlem Çerçioğlu, “Deniz’in mavisi” dedikleri “mavi listede” bir araya geldiler. Her iki vekilin adamları ile Çerçioğlu’nu belediyede iş verdiği kişiler birlikte kol kola, yan yana kıyasıya mücadele veriyor.
CHP Efeler ilçe yönetimi, Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kullandığı “beyaz” liste ile Deniz Baykal’ı çağrıştıran “mavi” listeyle yarışıyor.
Beyaz listeye destek verenlerin ise; CHP Genel Başkan Yardımcısı ve parti sözcüsü Bülent Tezcan ile Efeler Belediye Başkanı Mesut Özakcan olduğundan söz ediliyor…
Seçimlerde karşı liste çıkarılmasını demokratik bir hak olarak görüyorum. Elbette milletvekillerinin, belediye başkanlarının, partililerin “beyaz” yada “mavi” listeyi desteklemelerini de normal karşılıyorum. Hadi Baydar’ı anladık, dün de Baykal’ın yanındaydı bugün de…
Kendisini CHP genel başkanlığına yakıştıranların yanında Kılıçdaroğlu’nu eleştiren Çerçioğlu’nu da anladık…
Ancak CHP’nin adalet yürüyüşünde genel başkan Kılıçdaroğlu’nun dibinde poz veren Hüseyin Yıldız’ın, Deniz’in mavisi listesini destekleme gerekçesini anlayamadık…Sorduk soruşturduk, altından kişisel bir mevzu çıktı. Meğer Hüseyin Bey, CHP Didim ilçe başkanını görevden almayan İl Başkanı Bayram İnci’ye kızgınmış… İnci beyaz listeyi desteklediği için o Deniz’in mavisini destekliyormuş… Kıyasıya mücadele "Yıldız" destek bunun içinmiş.
Tamam, iki kişi kavgaya tutuşmuşsa bu sırada "Sen bana niye yumruk attın" tartışması yapılmaz!
Yani, kavgada yumruk aranmaz!
Ama aynı görüşe kişiler arasında bir kavga söz konusu ise biraz daha kalite aramak herhalde en tabii hakkımız olsa gerek!
Son Cumhuriyet Mahallesi için yapılan delege seçiminde çıkan kargaşa sonucu ilçe başkanı Mehmet Şık, seçimi iptal ederek ileri bir tarihe erteledi.
Neden mi?
Anlatalım…
Milletvekilleri Baydar ve Yıldız’ın taraftarları ile bir kısım Büyükşehir Belediyesi çalışanının psikolojik üstünlük kurma adımları, yakışıksız, saygı kurallarını aşan, üyelere rahatsızlık verici bir hareket içine girmeleri karşısında ilçe başkanı Mehmet Şık'ın yönetimiyle birlikte soğukkanlılıkla partilileri yatıştırmaya çalışması bazı olaylara engel olamadı.
Her iki vekilin yanında görülen kişiler ve kimi büyükşehir çalışanı, “işi olmayanlar binayı terk etsin” uyarıları üzerine terk etmemekte direnerek, delege seçimlerini zorlaştırdı. İl başkanlığının “Gözlemci” olarak görevlendirdiği il başkan yardımcısı Avukat Özlem Burcu Uğan’ın seçimin yapıldığı salonu boşaltın uyarıları dikkate alınmadı.
Tam bu uyarının yapıldığı sırada, Avukat Özlem Burcu Uğan’ın “dudaklarını oynattığı” iddiasını ortaya atarak, bundan da “küfür” anlamı çıkaran bir grubun, milletvekilliği adaylığı yapmış genç bir hanım avukata yönelik ağza alınmayacak şekilde hakarette bulunmalarının izah edilebilir bir yanı bulunmamaktadır.
Hakaretleri hak etmeyen Avukat hanımın gözyaşları ile salonu terk etmesi bile “ağlayacaksanız oynamayalım” şeklinde ti’ye alındı... “Yönetim istifa” sloganları atıldı.
Sonuçta olayların daha da büyümesini engel olmak isteyen Mehmet Şık, delege seçimleri başka bir tarihe erteledi. CHP’lilerin, sosyal demokratlara yakışmayan bu durumu iyi değerlendireceğini umuyorum.