Değerli okurlar neredeyse bir aydır Aydın Büyükşehir Belediyesine ait Aybel A.Ş.hakkında bazı gazeteler ve medya kuruluşlarından eleştiri haberleri yer almaktadır.
Gerçekten böyle bir usulsüz durum varsa bunu yasal olarak sorulması gerekir.
Bunun içinde Aydın Emniyet müdürlüğü Aybel A.Ş. çalışan bazı kişileri Emniyete götürülerek ifadelerini almış ve sonrada bunları serbest bırakılmış.
Bu şirketi ve Büyükşehir belediyesine yönelik eleştirilere, AKP milletvekili Sayın Mustafa Savaş da dahil olmuş.
Sayın Mustafa Savaş diyor ki:
“ AYBEL A.Ş’nin 9 milyon 250 bin lira olarak açıklanan 2015 cirosu, AK Partili Mustafa Savaş’ın itirazları üzerine düzeltildi! Yıllık faaliyet raporunda açıklanan cironun 6 aylık olduğunu iddia eden Büyükşehir Belediyesi, “Yıllık ciro 17,8 milyon lira.”
Değerli okurlar Anadolu’muz da çok güzel bir söz var.
“ Kendi gözündeki hezeni görmeyen başkasının gözündeki çöpü görürmüş”
Bürokraside şöyle bir kural var herhangi bir makama bir yazı gönderilecekse yazılan yazının üçüncü veya ikinci nüshası yazan memur parafa eder sonra varsa şef veya Müdür yardımcı parafa eder en sonunda daire veya kurum amiri imzalar gerekli makama gönderilir.
Sayın Savaş şimdi size soruyorum Halk Bankası Genel Müdür yardımcısı olduğunuz dönemde bu soygun olaylarından bir bilgin varmıydı?
Veya siz Genel Müdür Yardımcısı olarak böyle bir soygun olayında da parafın veya bilgin var mıydı?
O ayakkabı kutularındaki dolarlardan hiç mi haberiniz olmadı?
Tabi bu 17 ve 25 soygununa konan yasak yüzünden pek açığa çıkarılamadı. Soruşturulamadı. Ama bir gün mutlaka bu soygun açığa çıkarılıp soruşturması yapılacaktır.
Sayın Savaş sen ilk önce kendinle yüzleş sonrada Aydın Büyük şehrin konuları hakkında konuş.
Bu konuda en son konuşacak biri varsa oda sizsiniz.
Aklınıza hiç gelmesin ben Büyükşehir Belediyesini asla savunmuyorum.
Kim hırsızlık ve yolsuzluk yaptıysa Allah onun bin türlü belasını versin.
Eğer gerçekler ortaya çıkarsa Sayın Başkan Özlem Çerçioğlu bunun hesabını sorarak gerekli önlemi alır ve almalıda.
Ama polisin soruşturma aşamasından sonrada yargıya giden hiç kimse yokken AKP Sayın Özlem Çerçioğlu’nu hedef alıp yıpratma yapmanızı yadırgamadım.
Çünkü sizin geçmişiniz yalan, iftira ve karalamalarda çok mahirsiniz.
Seçildiğiniz günden bu zamana kadar acaba meclis kürsüsünden memleket hayrına yemin etmenizin dışında ne gibi konuşmalar yaptınız?
Aydın’ın hangi derdine çare oldunuz?
Eğer ben yanılıyorsam veya bilmiyorsam lütfen bunları bana yaz bu köşeden yayınlayacağıma söz veriyorum.
Sayın milletvekili kendi partinize mensup belediyelerdeki vurgun ve yolsuzlukları hiç görmedin mi duymadın mı?
Buradan Sayın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na çağrı yapıyorum.
Böyle büyük bir kuruluşun içinde elbette zihni bozuk olanlar olabilir bunları aranızda barındırmayın. Rüşvet, yolsuzluk, haksız kazanç ile zenginleşmenin hoş görülebileceği, bir durum değildir. Bazı zihniyeti bozukları kurumdan temizle bu zamana kadar Aydında çok güzel işler yaptınız. Bu güzel hizmetleri bir iki kişinin hatasını kurum çekmesin. Çünkü Aydınımıza çok büyük hizmetler yaptınız. Sizi seviyor ve takdir ediyoruz.
*********
Meclis Başkanımız Sayın İsmail Kahraman.
Değerli okurlar Sayın Tansu çiller ile Rahmetli Erbakan hocamız koalisyon yaptıklarında Sayın İsmail Kahraman’da kurulan hükümette Kültür Bakanı olmuştu.
Sayın İsmail Kahraman ilk yaptığı icraat Kültür Bakanlığındaki önemli ve ehil adamları hemen dağıtıp kendi görüş ve düşüncesinde ki adamları önemli makamlara getirmek oldu.
Aydına da birisini kültür müdürü olarak atadı.
Ben de o zaman geçici görevle Milet müzesinde bulunuyordum.
Yeni atanan bu müdür vekili yanına birisini alarak Milet müzesine geldi.
Müdür bana şunları söyledi:
—Bakın sizler burada rahatsınız ama biz kültür müdürlüğü olarak mahrumiyet içindeyiz. O nedenle bana dernekten bir milyon para vereceksin.
—Nereden vereceğim bu istediğiniz bir milyon lirayı,
—Ben onu bunu bilmem bu istediğim parayı hemen vereceksiniz. Dernekten alıp vereceksin.
—Ben dernek başkanı değilim başkan Priene ören yerinde görevli git ondan iste varsa versin.
Olsa bile size bu parayı veremez. Çünkü bu istek yasal değil sonra dernek başkanı suçlu olur.
Bırakıp gitti.
Ama doğru Didim Apollon mabedindeki gişeye girer tabi zaman turist mevsimi olduğundan
Ziyaretçi çok, Gişe memuru maliyenin biletlerini ücret karşılığı ziyaretçiye verir.
Kültür müdürü bu kadar para kazanıyorsunuz biz orada mahrumiyet çekiyoruz diye zorla kasadaki bilet paralarını alıyor.
İlgili memur “bu maliyenin bilet paraları veremem” dese de kasadaki paraları alır .
Orada bulunan vatandaşlarda gişe görevlisinden yana tavır koyunca şaşırır kaçar.
Durum Kaymakama intikal eder kaymakam ertesi günü beni aradı.
Bu durum ne diye.
Kaymakamın makamında konuyu olduğu gibi anlattım.
Kaymakam Kültür Bakanlığını arayıp durumu anlatıyor. Hatırladığım kadarı ile bir müsteşar yardımcısı
Bu müdüre. “aldığın parayı derhal iade et diye talimat veriyor.
Ertesi gün bu densizliği yapan müdür Milet müzesine geldi.
—Ankara’yı ayağa kaldırmışsın aldığım parayı geri getirdim bunu al Didim Apollon mabedindeki memura götür ver.
—Bu parayı nereden aldıysan götür kendin ver. Sen ne utanmaz adamsın devletin parası bu şekilde gasp edilir mi? Sen gerçekten bu makamlara yakışmayan bir insansın. Nasıl aldıysan götür kendi elinle ver o memurdan da özür dile.
Bırakıp gitti aldığı veya gasbettiği parayı da memura vermiş.
Bunu mahkemeye verdiler sonucunu bilmiyorum.
İşte İsmail kahraman’ın atadığı insanlar.
Sayın İsmail Kahraman bilerek ve isteyerek laiklik konusunu gündeme getirdi.
Sonradan çark ettiğine sakın inanmayın.
Çünkü mayası bu.