Biliyor musun; senin o bıraktığın cesur insanların yerini, bir tek kelime etmeye bir tek cümle kurmaya korkan insanlar aldı. Oysa bu ülke bizim. Uğrunda ne yaparsak helaldir. Biz nerede, ne ara kaybettik mücadele ruhumuzu bilmem ama? Hep söylediğim bir şey var ki; herkes elini taşın altına koymalı bu ülke bizim… ? Özür dileriz Atatürk’üm biz her şeyi biliyoruz da, ama kolumuz kanadımız kırıldı. O İstiklal Savaşı ruhu yok artık bıraktığın insanlarda. Her şeyden ve bir tek söz etmekten korkar olduk! Özür dileriz!
YA ATATÜRK DE KORKSAYDI
Cumhuriyetin sahibiyiz ona sımsıkı sarılmak, bu ülkenin vatandaşı olarak, Türk milleti olarak bizim boynumuzun borcu. Vatan için mücadele kutsaldır. Şimdi senin arkandan birçok seni istemeyen, sözde ama sadece sözde, Türk olduğunu söyleyen insanlar var. Onlar bu vatanın sahte evlatları. Onlara asla inanmıyoruz. Vatanımıza yapılan milletimize yapılan bu haksız muamele belki de hakkımızı sonuna kadar savunamayışımızdandır layıkıyla. Eğer bir sıkıntı yaşıyorsak, bunun bize zararı dokunuyor ise, bunun bizden başka sorumlusu yoktur. Bunu bilesin! Senden özür diliyoruz çok çok özür diliyoruz. Çok kıymetli, altın değerindeki dünyanın en özel en önemli coğrafyasında olan ülkemizin kıymetini bilemediğimiz için. Bu coğrafyadaki birçok değerli toprak parçasını birçok yabancıya kaptırdığımız için özür dileriz. Bütün ülke başkalarının eline geçerken sessiz kaldığımız için, susan herkesi sana şikayet ediyorum. Ülkemizin kıymetini ne yazık ki bilemedik biz Atam! Hep başkalarının gözü vardı topraklarımız, vatanımız üzerinde. Biz bunlar el değiştirirken görmezden geldik ya da öylece karşıdan seyrettik Atam. Bir avuç kahraman vatanseverle yaptığın mücadele boşa gitmiş gibi, sana dair ne varsa siliniyor. Gururla yapılan heykellerini yıkıyorlar. Yanımızda, yakınımızda hiç ummadığımız insanlar seni kötülemeye çalışıyor. Suçun neydi? Bu vatanı bize armağan etmek ki? Demek ki buna layık değilmişiz. O hiç sevmediğin, vatan için çok büyük felaket, tehlike ve düşman olarak gördüğün tarikatlar ve cemaatler baş tacı oldu. Hatta bunlardan bazıları ‘’keşke yunan kazansaydı’’ diyecek kadar ileriye gittiği halde bunlara ‘’ dur ‘’ diyecek kimse çıkmadı. Bozkırda kurduğun bir cennet olan ve Ankara ya armağan edip yemyeşil bir alan yarattığın adınla anılan Atatürk orman çiftliğini kendi çiftlikleri gibi kullanıp yok ettiler. Her sabah okullarda çocuklarımızın gururla okuduğu andımızı söyletmediler. Hala başında kavga var. Çok özür dileriz Atam! Biliyorum bu serzenişlerimizin ve üzüntülerimizin faydası artık yok. Bizi affet atam biz, bize armağan ettiğin bu kıymetli vatanın kıymetini bilemedik!
Dünyanın birçok ülkesinde caddelere senin ismini veriyorlar. Resmini pulların üzerine basıyorlarken, canını ortaya koyduğun kahramanlık gerçeğine rağmen sana pul kadar değer vermiyorlar Atam!
Dünyada çok ülkenin idol olarak gördüğü seni ve kahramanlık öykülerini hiçe sayıp kendi milli kahramanını böylesine yerden yere vuran bir ülke yoktur herhalde. Değer verdiğin bu topraklarda açtığın yüzlerce fabrikanın yerinde yeller estirdiler. Şeker fabrikalarımızı bile ellere sattılar. Kendi ülkemize el olduk Atam! Çocuklarımızın geleceğini soldurdular. Üst beyinler istemeye istemeye ülkeyi terk eder oldu. Yapılan bütün istatistiklerde en kötülerin içinde sıralanıyoruz. Yazık oldu emeğine, bize ve ülkeme verdiğin emeğe.
TC’mizi çok görüp her yerden silmeye çalıştılar. Çocuklarımızın okullarda söylediği andımızı yok ettiler. Adını ve heykellerini hala her yerde yıkmaya çalışıyorlar. Unutmayacağız unutturmayacağız demeye dilim varmıyor. Öyle çok hakaret ediyorlar ve seni yok farzettirmeye çalışıyorlar ki neyle, nasıl mücadele edeceğimizi şaşırdık! Biliyor musun? İthal edilemeyen hiçbir şey yok. İnsan bile ithal eder olduk Suriyeliler, Afganlar gibi. Yakında ülkemiz onlara kalacak. Biz de ihraç olacağız…
Denize döktüğün düşmanlara satılıyor topraklarımız. Özür dileriz Atam!
Ne olur geri gel!