1999 seçimlerinde “Nazilli’de, üç yılın içinde, 3 bin işsizimize iş vereceğim dediğimde” anlamakta zorlanmıştı halkımız.
Nasıl yapacaksınız?
Nerede iş vereceksiniz?
Belediye fabrika mı kurar?
Dediklerinde.
Belediyemizin kiralık dükkânları var mı?
Var.
Kiralık Fabrika binaları da olacak. Ve “sembolik rakamlarla, bir lira gibi bir bedelle kiraya vereceğim” demiştim.
Denizli’de yirminin üzerindeki sanayici ve iş adamı ile görüştüm. Size, konfeksiyon fabrika binası hazırlasam, Denizli’de dokuduğunuz, baskısını yaptığınız kumaşları, Nazilli’mizde keser biçer ve diker misiniz? Mamul hale getirir misiniz?
Benim yerli halkıma, kendi profesyonel elemanlarınızın dışında, size tahsis ettiğim binalarda, iş verir misiniz?
Söyledikleri söz şu olmuştu:
“Bize bina değil 5 er dönüm arazi tahsis edin biz kendi binalarımızı yaparız. Denizli’de arazi artık çok büyük sorun oluyor” demişlerdi.
Elemana gelince tabii ki, “Nazilli’den işçi çalıştırmamız çok daha uygun olur. Profesyonel elemanlarımız en fazla 20 kişi olur gerisi Nazilli’den olur” demişlerdi.
Seçildiğimde, en az 30 adet, 5 bin metrekare fabrika arazisine 1000’er metre kare fabrika binası yapıp, 100’er işçi çalıştıracak müteşebbise sembolik rakamlarla kiraya vereceğim diye seçim meydanlarında anlatmaya çalışmıştım.
Sanayi kooperatifinin arazisi ve onun arkasında bu gün organize sanayi bölgesindeki araziler o zamanlar boş tu.
Bunu niye anlattım?
Bu gün tam 17 yıl sonra Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Güneydoğu’nun kalkınması için, anahtar teslimi fabrika binaları yapacak ve fabrikatörler sadece makinelerini koyacaklar, işe başlayacaklar.
Mükemmel bir uygulama Allah düşünenlerden razı olsun.
Biliyor musunuz 3 bin işçi çalıştırabilmek için, 30 X 5 dönüm = 150 dönüm arazi gerekiyordu. Bu arazi Nazilli’de sonraki yıllarda sadece bir firmaya tahsis edildi.
1000 metre kare bir fabrika binasının çelik konstrüksiyon maliyeti ne biliyor musunuz? Bu gün bile 300 Bin TL’dir. 30 Fabrika binası X 300 Bin TL = 9 Milyon TL.
Bu paranın onlarca katını, bizim belediyelerimiz parklara bahçelere harcadılar.
Şimdi gelelim hükümetin yeni uygulamalarına. Yeni işsizliğe çare bulmak için uygulanan yöntemler çok geç kalınmış yöntemlerdir. Düşününüz benim söylediğimden tam 17 yıl sonra. Buna rağmen Allah razı olsun.
Şimdi size başka bir çözüm yolu öneriyorum. İşverenlerin ve işçinin üzerindeki SGK yükünü kaldırınız. Bunu uygulamakta da, 17 yıl gecikecek olursak. Biliniz ki ülkemde, Müteşebbis ruh kalmayacak.